Organ bağışındaki düşüş kaygı verici boyuta ulaştı

Sağlık Bakanlığı’nın verilerine göre geçen yıllara oranla organ nakli sayılarında düşüş gerçekleşti. Uzmanlar organ bağışının teşvik edilmesi gerektiğini vurguladı.

Yayınlanma: 04.11.2022 - 04:00
Organ bağışındaki düşüş kaygı verici boyuta ulaştı
Abone Ol google-news

Her yıl 3-9 Kasım arası organ bağışı haftası olarak anılıyor. Uzmanlar, hafta boyunca düzenlenen etkinliklerde organ bağışının hayati önemine dikkat çekiyor. Sağlık Bakanlığı’nın yayınladığı verilere göre geçen yıllara göre organ nakli sayılarından düşüş olduğu gözlemlendi. Cumhuriyet’e konuşan Halk Sağlığı Uzmanı Prof. Dr. Gül Ergör ve İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Ayşen Yavru ise organ bağışının teşvik edilmesi gerektiğini vurguladı. 

‘SAYILARDA DÜŞÜŞ VAR’

Sağlık Bakanlığı verilerine göre Türkiye’de 22 bin 735 hasta, organ ve doku nakli bekleme listelerinde bulunuyor. Bu hastalardan ise 809’u kalp, 39’u akciğer, 19 bin 80’i böbrek, 1337’si karaciğer, 265’i pankreas, 1’i ince bağırsak ve 1204’ü kornea nakli için sıra bekliyor. Yine Sağlık Bakanlığı verilerine göre  kalp nakli sayısı 2018’de 91, 2019’da 84’ken 2020’de 21’e düştü. Akciğer nakli sayıları da 2018’de 43 iken, 2019’da 33’e, 2020'de 11’e geriledi. En sık yapılan nakiller arasında yer alan korneada ise sayı 2018'de 4 bin 141, 2019’da 3 bin 789, 2020’de 1651, 2021’de 2 bin 812 ve 2022’de 2 bin 656 oldu.  

‘BAĞIŞA YÖNELİK DUYARLILIK ARTTIRILMALI’

Halk Sağlığı Uzmanı Prof. Dr. Gül Ergör organ bağışının önemine ilişkin, “Ülkemizde özellikle böbrek kalp, kornea nakli bekleyenler var. Tek böbrekle yaşamak da mümkünken bizde ne yazık ki bağışlar düşük. Pek çok kişi de ameliyata kadar şans bulamayarak genç yaşında diyalizde hayatını kaybediyor” dedi. Ergör, yurttaşların neden organ nakline sıcak bakmadığına yönelik ise, “Kişiler sağlığının bozulacağından endişe duyuyor ya da dini açıdan sakıncalı görüyor. Toplum olarak bağışa yönelik duyarlılık da arttırılmalı. En azından herkes aile hekimine giderek bağış yapmanın kendisi için sorun teşkil edip etmediğini sorması ve bu konuda gönüllü olması lazım. Hekimlerin ve sağlık çalışanlarının da konunun önemini yalnızca organ bağışı haftasında değil her zaman topluma hatırlatması gerekiyor” ifadelerini kullandı.

'KADAVRA DONÖRÜ TEŞVİK ETMEK GEREKİYOR'

İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Ayşen Yavru ise 1991'den bu yana organ nakli konusuyla ilgilendiğini belirterek, "Pandemi nakil sürecini çok yıprattı. Nakillerdeki azalmanın bir diğer nedeni ise nakil yapılacak kadavra donörünün sayısının az olması. Daha çok canlı verici tercih ediliyor fakat bu verici için risk taşıyor. Bu yüzden kadavra donörü teşvik etmek gerekiyor" diye konuştu. Nakil sayılarındaki düşüşün geçici olduğunu düşünen Yavru, "Pandemi nedeniyle geçici bir durum olduğunu düşünüyorum çünkü  organ nakli merkezleri günümüzde çok fazla arttı. Fakat kadavra donör konusunda çok umutlu değilim. Halkın biraz daha bilinçlendirilmesi gerek. 

TARİKATLARIN HEDEFİNDE

Diyanet Vakfı yaptığı, organ nakline gerekli şartlar sağlandığında dini açıdan onay verildiğini belirtti. Bazı tarikatların ise hala organ naklini uygun görmediği de biliniyor. Açıklamalarda organ naklinin yapılmaması gerektiğinin altı çiziliyor.


İlgili Haberler

Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler