Yassıada'da dönen oyun

06 Nisan 2023 Perşembe

Bugün size Yassıada’nın nasıl en üst mahkeme kararlarına rağmen “talan” edildiğini anlatacağım. Aslında bu biraz da AKP dönemi yakın çağ Türkiye tarihi olarak özetlenebilir. Kısa bir özet geçeyim…

27 Mayıs 1960 darbesinin ardından Demokrat Partili siyasetçilerin yargılamalarının yapıldığı ve ismi AKP iktidarı tarafından “Demokrasi ve Özgürlük Adası” olarak değiştirilen Yassıada’ya bir otel yapılmıştı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan  açılışta yaptığı konuşmada “Yassıada'nın, Yaslıada, ardından da Demokrasi ve Özgürlükler Adası” diye altını çizdi ve devam etti: "Tabii bu süreç içerisinde Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'ne (TOBB) ve bunun yanında özellikle yüklenici firma ve genel başkan yardımcım Çiğdem Hanım'a ve eşine özellikle teşekkür ediyorum. Çünkü çok yoğun bir çalışma ortaya koyarak Yaslıada'yı Demokrasi ve Özgürlükler Adası haline getirdiler. Adeta 60 yıl boyunca yas tutan, gözyaşı döken bu adayı milletimizin darbecilere karşı zaferinin yeni bir sembolü haline dönüştürdük."

Cumhurbaşkanı’nın “dönüştürdük” dediği süreç çok hızlı hazırlandı. 

Dönemin Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, 2011'de adayı ziyaret etmiş ve burada bir "Demokrasi ve yüzleşme" müzesi açmayı düşündüklerini ve adadaki mevcut yapılarda bazı düzenlemeler yapılacağını açıklamıştı. 

Yassıada ile Sivriada Hazine mülkiyetinden çıkarılıp Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Müdürlüğü’ne tahsis edildi. 1970’te arkeolojik sit alanı olan Yassıada’nın tarihi sit statüsü 2012’de kaldırılarak otel ve kongre merkezi yapılması kararı alındı.

14 Aralık 2013 günlü Resmi Gazete’de yayımlanan 777 nolu karar ile adanın ismi “Demokrasi ve Özgürlükler Adası” olarak değişti. Sonra projenin hazırlanması ve imara açılması ile süreç başladı. 14 Mayıs 2015'te yapılan temel atma töreni ardından çalışmalar başladı. Yapılan çalışmalara karşı açılan davalar, alınan hukuki sonuçlar dikkate alınmadı.

Çıplak gözle dahi görülen son duruma göre ada artık bir beton yığını…

Bu noktaya gelindiğinde sorumluluk aslında Kültür Bakanlığı’na aitti. Ancak TOBB’a bağlı bir şirkete ihalesiz devredildi. “İhalesiz” çünkü Yassıada ve Sivriada “Bazı Yatırım ve Hizmetlerin Yap-İşlet-Devret Modeli Çerçevesinde Yaptırılması” hakkındaki kanununun 4’ncü maddesinin üçüncü fıkrasındaki düzenlemeye tabii olmaksızın devredildi.

Kime TOBB’a? Neydi o madde: “Kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarına veya üst kuruluşlarına doğrudan sözleşme yapma suretiyle kültürel ve turizm amaçlı yatırım ve hizmetler yaptırabilir. Kamu Kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları, bu madde kapsamındaki yatırım ve hizmetleri kendileri yapabileceği gibi başka şirketler vasıtasıyla yapabilir.” Gerçi bu madde iki hafta önce Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildi ama her zaman olduğu gibi olan oldu, yapılan yapıldı.

2019 yılı Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı'nın yayımladığı raporunda Yassıada'da yapılan projenin bedelinin 140 milyon 476 bin 765 dolar olduğunu Çiğdem Toker’in yazısından öğrenmiştik. 

Adada yapılan projeyi MESA şirketi üstlendi, mimarisini ise Cumhurbaşkanı’nın açılışta teşekkür ettiği AKP Genel Başkan Yardımcısı Çiğdem Karaaslan ve eşinin sahip olduğu Arme Concept adlı firma üstlendi.

Özetle baştan aşağıya AKP’lilerin milyonlar kazandığı bir “demokrasi” projesi.

Yersen…

TOBB şirketi tarafından Gümrük ve Turizm İşletmeleri Ticaret A.Ş tarafından adaya otel, camii ve konferans salonu inşa edildi. Yaptıkları Otele “Katre Island Hotel” ismini verdiler. Neden bu isim verildi onu da öğrendim. Faruk Nafız Çamlıbel 1967 senesinde kitaplaştırılan "Zindan Duvarları" isimli kitabında şu dörtlük yer alıyor:

"Bilmiyor gülmeyi sakinlerinin binde biri/Bir vatan derdi birikmiş bir avuçluk karada/Kuşu hicran getirir, dalgası hüsran götürür/Mavi bir gözde elem katresidir Yassıada."

Otel isminin Katre olması bu yüzdenmiş.

Adalar savunması ve arkeologlar tarafından Adnan Menderes ve arkadaşlarının 464 gün tutuklu kaldığı binanın yıkıldığı, daha önce varlığı bilinmeyen ve Doğu Roma İmparatorluğu dönemine ait kilise, zindan ve prens mezarlarının da dozerlerle tahrip edildiği belirtildi.

Demokrasi ve Özgürlük Adası 27 Mayıs 2020'de açıldı. Açıldıktan sonra otel ücreti çok fazla konuşuldu. Adaya yoğun katılım beklenilmesine rağmen istenilen ziyaret hiçbir zaman gerçekleşmedi.

TOBB şirketi 29 yıllığına “yap-işlet-devret” modeliyle işlettiği Yassıada’yı Kültür ve Turizm Bakanlığı’na iade ettiğini Odatv haber yapmıştı. Demokrasi ve Özgürlükler Adası için Kültür ve Turizm Bakanlığı tahsis duyurusu yayınladı. 

Resmi Gazete'de “Kamu Taşınmazı Tahsis Duyurusu” başlığı altında yayınlanan ilanda özetle “Üzerinde turizm amaçlı yatırım yapmak üzere Bakanlığımız tarafından yerli ve yabancı girişimcilere tahsis edilecektir” denildi.

Tahsis edilecek taşınmazın yerinin İstanbul Adalar İlçesi Kınalıada Mahallesi (Demokrasi ve Özgürlükler Adası), mülkiyetin Hazine, tesis türünün otel (5 yıldızlı) ve yaklaşık kapasitesinin de 324 yataklı olduğu belirtilen duyuruda, girişimcilerin başvurularını 19 Eylül 2022 tarihine kadar yapmaları istendi.

Ve beklenen oldu.

Yassıada yani Demokrasi ve Özgürlükler Adası devredildi.

Kültür ve Turizm Bakanlığı, (18/01/2023 tarih 3398372 sayılı yazısı ile) 103 bin 750 metrekare yüzölçümlü hazine taşınmazı ile 10.043 metrekarelik dolgu alanı üzerinde 324 yatak kapasiteli 5 yıldızlı otel tesisi 1 yıl için toplam yatırımın yüzde 5’i oranında tespit edilen 4.2 milyon Türk Lirası bedel üzerinden Birun Ada Otelcilik turizm A.Ş. adına 18 Ocak 2023 tarihinden itibaren 20 yıl süre ile üst hakkı tesis edilmesini istedi.

İşletmeci Birun Ada Otel yıllık işletme hasılatı üzerinden de yüzde 1 oranında pay ödemesi yapacak.

Anadolu Yakası Milli Emlak Dairesi Başkanlığı 14 Şubat 2023 tarihindeki yazısı ile şirkete tahsisi gerçekleştirdi.

BİRUN ADA İSİMLİ FİRMA KİMİN?

Firma 2022 Aralık ayında kurulmuş. Firma sahibi Albayrak Turizm Seyahat İnşaat A.Ş ye ait. Albayrak Turizm Yönetim Kurulu Nuri Albayrak, Mustafa Albayrak, Muzaffer Albayrak ve Mesut Muhammet Albayrak’tan oluşuyor.

Albayrak bir grup firması. Yenişafak gazetesi,TVNET Televizyonu, Platform A.Ş., Sukkar Şeker (Erzurum ve Erzincan şeker fabrikalarını 2018 yılında aldı) Varaka Kağıt (Seka Balıkesir Kağıt Fabrikası'nı aldıktan sonra  değişen ismi) Albayrak Grubu 80’e yakın şirket ve yayın markasıyla bugün; inşaat ve gayrimenkul yatırım ortaklığı, sanayi, lojistik, medya ve turizm başta olmak üzere 20’den fazla sektörde hizmet veriyor.

Ne diyelim hayırlı olsun…



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları