50 bin yurttaş etkilenecek... Hatay’da rezerv alan kaygılandırdı

İktidarın, Hatay’da 270 hektarlık alanı rezerv yapı bölgesi ilan etmesiyle 50 bin yurttaşın mülksüzleşme tehlikesiyle karşı karşıya kalacağı belirtildi. Hatay Baro Başkanı Açıkalın, “Eğer imara engel yoksa aynı bölgeyi rezerv alan yapmanın mantığı yok” dedi.

Yayınlanma: 28.11.2023 - 04:00
50 bin yurttaş etkilenecek... Hatay’da rezerv alan kaygılandırdı
Abone Ol google-news

Cumhuriyet tarihinin en büyük felaketinde en kapsamlı yıkımı yaşayan Hatay’da yurttaşlar her gün başka bir kaygı ile güne uyanıyor. 9 Kasım 2023’te 6036 Sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanunda yapılan değişiklik ile Antakya ve Defne’yi kapsayan 270 hektarlık alan rezerv yapı alanı olarak ilan edildi. Bu düzenleme ile hasarsız ya da az hasarlı yapılar da yıkılabilecek. Uzmanlar bu düzenleme ile 50 bin yurttaşın mülksüzleşme tehlikesiyle karşı karşı kaldığına dikkat çekti. Konuya ilişkin Hatay Depremzede Derneği bir açıklama yayınladı.

‘İDAREYE KEYFİLİK TANIYOR

“Hatay özelinde ise yasanın idareye keyfilik tanıması nedeniyle ciddi şüpheler var” denilen açıklamada süreç yönetimindeki “Belirsizliklerin, hiçbir şekilde bilgi verilmemesinin, açıklama yapılmaması ve kararların kapalı kapılar ardında alınması”nın “yurttaşlarda şüphe yaratıp göçe zorlandığı hissi” yarattığına dikkat çekildi.


                                                                 Ekrem Deveci

Açıklama sonrası Cumhuriyet’e konuşan Hatay Depremzede Derneği Başkanı Ekrem Deveci, bu metnin Baro, TMMOB odaları ve yurttaşlarla ortak istişare sonucunda ortaya çıktığını söyledi. “Halkın bu yıkımdan sonra binalarını kendi kendisine inşaa hali zaten yok. Bu yüzden yeniden yapılanmayı Bakanlık yapmalı. Ancak bu hizmet koşulsuz ve bedelsiz bir biçimde halka sunulmalı” diyen Deveci, “Fakat sorun şu, Türkiye’de ilk defa böyle bir yasa ile karşı karşıya kaldık. Bu konu sadece Hatay’ı ilgilendirmeyecek tüm ülkeyi ilgilendirecek. Hangi sonuçları doğuracağı konusunda tereddütler var. Şeffaflık problemi yaşıyoruz. Kararname var ama hiçbir ayrıntı yok. Yetkililerden kapsamlı açıklama bekliyoruz. Yıkım yaşamış bir halk üstüne kafasının karıştırılması psikolojilerini altüst ediyor ve göçe zorlandığını görüyoruz” dedi.



Hatay Barosu ilgili değişikliğe karşı dava açmaya hazırlanırken Hatay Barosu Başkanı H. Cihat Açıkalın uygulamayı gazetemize değerlendirdi. “Devletin kendi eliyle bu alanda uygulama yapmasına karşı değiliz” diyen Açıkalın, “Eğer imara engel yoksa aynı bölgeyi rezerv alan yapmanın mantığı yok. Vatandaşın mülkiyet hakkına bağlı kalarak yaparsın binaları sorun çözülür. Neden insanlarda mülksüzleştirme kaygısı yaratacak bir yöntem seçiyorsunuz” sorusunu yöneltti. Rezerv alan ilanının meskûn alanlarda yapılabilir duruma gelmesinin ülke genelini düşündüğümüzde çok sıkıntılı bir yetki olduğunu ve yurttaşlar açısından mülksüzleştirme riski yaratacağının açık olduğunun altını çizen Açıkalın şunları söyledi:

‘KAMUOYU BASKISI ÖNEMLİ'

"Hükümetin buradaki insanlara sosyal devlet anlayışı gereği destek vermesi, çözüm üretmesi gerekiyor. Bu anlamda devletin kendi eliyle bu alanda uygulama yapmasına karşı değiliz.  Bu uygulamanın çokça sorun içermesi sebebiyle şeffaf ve adil yürütülmesi gerekiyor. Her yurttaşın, hak sahibinin haklarını gözeterek bütün yerel paydaşlarla birlikte hareket edilmesi için bizlerin yapacağı baskı ve uyarılar çok önemli.

Öncelikle ve sürekli ifade ettiğim gibi kent bütününe yönelik bilimsel, katılımcı ve şeffaf bir planlama çalışmasının yapılması elzemdir. Rezerv alan sınırları neye göre tespit edildi, belirsiz. Şuan yapılan ve alınan kararlar parçalı ve ilan edilen sınırların hiçbir bilimsel dayanağı yok. İlan edilen sınırın dışındaki alanlar ne olacak, o da belirsiz. Uyarılarımıza karşın hâlâ planlama tekniği yok sayılarak çalışmalar yapılmakta.

‘DEMOGRAFİYE AĞIR TEHDİT'

Örneğin birçok mahallede mülkiyetlerimiz maalesef miras malı oldu. Bu nedenle uygulama anında ciddi problemler yaşanacaktır. Bu nedenle merkezi yönetim tarafından gerekli yasal düzenlemeler ve müdahaleler yapılmalı. İktidarın bu kanun kapsamında günümüze kadar yaptığı doğru bir uygulama olmadığı için ciddi endişelerimiz var. En büyük kaygılarımızdan birisi de bu girişimin kent demografisine verebileceği zarar."


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler