EMO’dan seçimlere saatler kala uyarı: ‘Veri güvenliği önlemleri almadan giriyoruz’

Seçimlere saatler kaldı. GSM operatörlerinin, 14 Mayıs’ta yapılacak seçimlere günler kala plazalarında “teknik altyapı çalışmaları”nın yapılacağını duyurması ile seçim akşamı internet erişiminin nasıl sağlanacağına ilişkin tartışmalar başladı. Konuya dair Cumhuriyet TV’ye açıklamalarda bulunan TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mahir Ulutaş, seçimlere önemli önlemlerin alınmadan girildiğini anlatarak uyarılarda bulundu.

Yayınlanma: 13.05.2023 - 15:42
Abone Ol google-news

 

Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimlerine saatler kala Türk Mühendis ve Mimarlar Odaları Birliği (TMMOB) Elektrik Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mahir Ulutaş, Cumhuriyet TV’ye çarpıcı açıklamalarda bulundu. GSM operatörü Turkcell’in 12-15 Mayıs’ta İstanbul’daki merkez çalışanlarına ‘teknik altyapı çalışmalarını’ gerekçe göstererek ofis ve plazalara giriş yapılmayacağını belirtmesi tartışmalara yol açtı. Seçim akşamı internet erişimde aksama yaşanacağının iddia edilmesi üzerine konuşan Ulutaş, seçimlerde veri güvenliği konusunda önemli önlemlerin alınmadan girildiğini dile getirdi.

“YAPILAN AÇIKLAMA TATMİN EDİCİ DEĞİL”

Sözlerine Turkcell’in açıklamalarını değerlendirerek başlayan Ulutaş, “Seçim gibi veri güvenliğinin üst düzeyde sağlanması gereken bir dönemde Turkcell gibi kritik verilere sahip ve ülkenin en büyük operatörü olan işletmenin siber saldırı için önlemler alması kağıt üzerinde makul görünüyor. Bunun için de fiziksel ve uzaktan erişimi kısıtlamaya dönük bir önlem aldıklarını düşünebiliriz. Ancak yapılan açıklama bu değil, yapılan açıklamada ‘siber güvenlik, seçim güvenliği için bir önlem alıyoruz’ demiyorlar, ‘altyapı çalışması’ için kendi çalışanlarına böyle bir duyuru yapıyorlar. Bu da ‘Siz altyapı teknik çalışmanızı yılın 52 haftası varken neden seçim haftası yapıyorsunuz?’ sorusunu insanlarda uyandırıyor. Yapılan açıklama tatmin edici değil. Böylesine geniş bir networke sahip olan, kritik verilere erişimi olan bir şirketin, seçim öngününde ve seçim esnasında ‘belli önlemleri alıyorum’ demesi kamuoyu için daha açık ve doğru bir iletişim olurdu. Bunu yapmadıklarını görüyoruz” ifadelerini kullandı.

“VERİ GÜVENLİĞİ ÖNLEMLERİNİ ALMADAN SEÇİMLERE GİRİYORUZ”

Turkcell ve iktidar arasındaki ilişkiyi anlatarak veri güvenliğinin önemine dikkat çeken Ulutaş sözlerine şöyle devam etti:

“Turkcell özel şirket. Bu kadar kritik verilere bir özel şirketin sahip olmuş olması ve hatta en büyük hissedarının yüzde 21’inin varlık fonuna ait olduğunu ve siyasi iktidarın varlık fonu üzerinden Turkcell’deki etkisini düşündüğümüzde veri güvenliği açısından toplumda bir soru işareti yaratıyor. Biz şunu görüyoruz ki bu veriler böyle özel şirketlerin elinde tekel olarak kaldığı sürece veri güvenliğini garanti altına almak çok mümkün değil. Nasıl seçimlerde sandık güvenliği için siyasi partiler sandıkta müşahitler, her sandıkta gözlemciler atıyorlar, mutlaka seçimlerde veri güvenliği açısından da bu tarz kritik noktalara, veri ve telekom merkezlerine siyasi partilerin, uzmanların oralarda bir manipülasyon olmadığını takip ediyor olması lazım. Şu an ne yazık ki seçimlere bu önemli önlemi almayarak giriyor olacağız. Bu hizmetin bir kamu hizmeti olduğunu, dolayısıyla bir kamu hizmeti lazım ve bu kamusal denetimin seçim döneminde de siyasi partilerin bu merkezlerine uzmanlarının erişiminin olması gerektiğini ve burada bir manipülasyon yapılacağında böyle önleneceğini bilmemiz lazım.”

“BANT KISITLAMALARINI AŞMAK KOLAY DEĞİL”

Ulutaş, verilerin kısıtlanmasında durumunda yurttaşlara uyarılarda bulunarak “Seçim günü verilerin kısıtlamalarında VPN gibi uygulamalar etkili olabiliyorlar. Ancak bant daraltması ya da komple internetin kesilmesi gibi daha radikal aksiyonlar alındığı zaman bunları aşmak çok kolay değil. Tabii belli uluslararası dış merkezlere bağlı birtakım internet sistemleri var ancak bunlar çok kısıtlı. Dolayısıyla, ancak kamuoyu baskısıyla, bir bilinçlendirme ile gerçekleştirebiliriz” açıklamasında bulundu.

“TÜRKİYE’DE BÜTÜN KURUMLAR YENİDEN İNŞA OLMALI”

Veri güvenliğine ilişkin uygulamaların anti-demokratik olduğunu öne süren Ulutaş, sözlerini şöyle noktaladı:

“Hepimiz kamuoyunda gördük, maden katliamının, depremin olduğu anlarda ya da seçimlerde bant kısıtlaması, internetin komple kapatılması ya da belli sosyal medya sitelerinin kapatılması gibi uygulamaları oluyor. Bu da verinin ne kadar merkezi olduğunu, tek elden yürütüldüğünü, ne kadar demokrasi dışı olduğunu göz önüne seriyor. Şu an Türkiye çok büyük bir kriz içerisinde ve neredeyse bütün kurumlarıyla yeniden inşa olmak zorunda. Bu yeni dönemde telekomünikasyon, iletişim alanının da yeniden yapılanması gerektiği çok açık. Siyasi iktidarın günlük manipülasyonlarından ve özel şirketlerin kendi kâr hırslarından azade bir şekilde bu anlamda demokratik bir planlama ve kamusal bir anlayışla veri güvenliğini sağlayacak ve bütün toplumu tatmin edecek demokratik adımların atılması lazım.”


İlgili Haberler

Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler