Mehmet Ali Güller

ABD, Irak ve Suriye’den çekilir mi?

05 Şubat 2024 Pazartesi

7 Ekim, bölgemizde birden çok fayı hareketlendirmiş durumda: Kendisini direniş ekseni olarak tanımlayan örgütler, 7 Ekim sonrası şartları, ABD’nin Irak ve Suriye’deki askeri varlığından kurtulmak için fırsat görüyorlar. Pentagon’un açıklamasına göre 7 Ekim’den bu yana ABD üslerine yapılan saldırılar 150’yi aştı.

Irak hükümeti de ABD’nin askeri varlığını hedef almış durumda. Irak Başbakanı Muhammed Şiya el Sudani’nin ofisinden 5 Ocak’ta yapılan açıklamada, ABD öncülüğündeki IŞİD’e karşı uluslararası koalisyonun ülkedeki misyonunun sonlandırması amacıyla, Bağdat yönetiminin bir komisyon kuracağı duyurulmuştu.

Irak Başbakanı Sudani, o günden bu yana birkaç kez IŞİD’in Irak devleti için artık bir tehlike oluşturmadığını belirterek ABD koalisyonunun ülkeden ayrılması gerektiğini söyledi. (Suriye hükümeti zaten ABD’yi işgalci olarak tanımlıyor ve ülkeyi terk etmesini istiyor. Resmi olarak Irak’ta 2 bin 500, Suriye’de 900 ABD askeri var.)

PENTAGON VE DIŞİŞLERİNDEN ÇEKİLMEYE İTİRAZ

ABD’nin Irak ve Suriye’deki askeri varlığı konusu sadece bölgede değil, ABD içinde de tartışılıyor. Bu tartışmaları değerlendiren Virginia Senatörü Richard Black, ABD Başkanı Biden’ın asker çekmeyi istediğini ancak iki nedenle bu yönde bir adım atamadığını belirtiyor:

1) Yahudi lobisi engelliyor. (Çünkü İsrail, ABD’nin bölgedeki askeri varlığına muhtaç.)

2) “Dış politikada yerleşik olan müesses nizam” çekilmeye direniyor. (Sputnik, 2.2.2024).

Biden, Black’in söylediği gibi mi düşünüyor, bilmiyoruz ama bildiğimiz şu: Hem ABD Savunma Bakanlığı’ndan hem de ABD Dışişleri Bakanlığı’ndan bu konuda açıklamalar geldi. ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin, “asker çekme planının olmadığını” söylerken ABD Dışişleri Bakanlığı Siyasi İşler Müsteşarı Victoria Nuland da “Çekilme olmayacak” dedi.

IŞİD: ABD İÇİN KULLANIŞLI DÜŞMAN

ABD askerlerinin Irak ve Suriye’deki varlığının gerekçesi IŞİD. ABD bu örgüte karşı mücadele için hem bir uluslararası koalisyon kurmuş durumda, hem de bu örgüte karşı PKK’nin Suriye kolu PYD başta kimi örgütleri kullanarak onlara “meşruiyet” kazandırmaya çalışıyor. Ancak Bağdat yönetiminin de belirttiği üzere IŞİD artık Irak devleti için tehlike değil.

Ne hikmetse, IŞİD tam da bu tartışmalar sürecinde birden saldırılarını artırdı! Üstelik sadece Irak ve Suriye’de değil, İran ve Türkiye’de de terör eylemleri düzenliyor. İran’da Kasım Süleymani’nin ölüm yıldönümü törenlerini kana bularken, Türkiye’de de Santa Maria Kilisesi’ne saldırdı. (2014’te yazdığım IŞİD: Karar Terör kitabını okuyanlar bilecektir, bu örgüt ABD açısından tam bir “kullanışlı düşman” niteliğindedir. Bu, dün de böyleydi, bugün de böyle.)

Bölge ülkeleri “IŞİD tehlikesi yok, ABD askerleri çekilmeli” derken IŞİD, terör saldırıları düzenliyor. ABD Dışişleri Bakanlığı Siyasi İşler Müsteşarı Victoria Nuland da neden çekilmeyeceklerini açıklarken “IŞİD hâlâ pek çok yerde aktif. Bu dün İstanbul’da da görüldü” diyor (CNN Türk, 29.1.2024).

KISA VADEDE DEĞİL AMA UZUN VADEDE GİDİCİ

ABD’nin kısa vadede Irak ve Suriye’den çekilmesi pek olası değil. Irak yönetimi çekilmesi için baskıyı sürdürüyor ancak ABD, Irak’tan çekildiği anda Suriye’den de çekilmek zorunda kalacağını bildiği için çekilmeye direniyor.

Ancak uzun vadede ABD’nin Irak ve Suriye’den çekilmek zorunda kalacağı da ortada. Çünkü hem 3 bin 400 askerle yürütemeyeceği işlerin ağırlığı altında hem ek askere evet diyecek bir Amerikan kamuoyu yok ve imal etmesi zor hem de ABD askerleri çekilene kadar direniş ekseninin saldırılarını sürdüreceği anlaşılıyor.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Esad’ın analizi 25 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları