Mehmet Basutçu

Türk sinemasının Mostra’lıkları

27 Temmuz 2023 Perşembe

Uluslararası Venedik Film Festivali, bu güz 80. yaşını kutlamaya hazırlanıyor. Aslında, 101 yaşına basmış bulunan bir etkinlik “La Mostra”. Olduğundan daha genç görünmesinin temel nedeni verdiği savaşlar: Önce 2. Dünya Savaşı sırasında, ardından da 1968’te esen devrim rüzgârlarının körüklediği kültürel savaş sonrasında gelen duraksamalar...

Son 20 yıl içindeyse, hızla değişen küresel koşullara uyum sağlama çabaları ve yeni atılımlarla sağlanan denge, festivalin olgunlaşırken yaşlanmamasının bir diğer nedeni...

HER DÖNEMDE TÜRK SİNEMASI

Türk sinemasının tanıtımı açısından baktığımızda, Venedik Festivali her döneminde, halk deyimiyle “mostralık” filmlerinizi iyi seçmiş. Daha ikinci yılında, 1933’te Muhsin Ertuğrul “Leblebici Horhor Ağa” ile uluslararası bir festivale ilk kez seçilen Türk yönetmen sıfatını kazanıvermiş. Hatta, sinemamıza ilk kez uluslararası bir ödül kazandırdı demek bile mümkün. Çünkü, o ilk dönemde, seçilen filmler resmen ülkelerini temsil ettikleri gibi, hepsine de birer ödül veriliyormuş... 

Altın Aslan tanımlaması daha sonra, ikinci dönemde, 1950’lerde gündeme geliyor. 

“Mostra Internazionale d’Arte Cinematografica”nın 1970’li yıllarda yaşadığı “sanat sineması odaklı, ödülsüz devrimci festival” dönemi noktalandıktan birkaç yıl sonra, 1980’lerle birlikte başlayan ve bugüne dek evrilip değişerek aralıksız süren üçüncü evresinde, sinemamızın Venedik’teki varlığı istikrarlı bir çizgi izlemekte. Dönemlerinin en önemli yaratıcı yönetmenleri, ya “Altın Aslan” adayı oldular, ya da bugünkü adıyla “Ufuklar” (Orizzonti) olan, genç yönetmenlere ve yenilikçi sinema örneklerine ayrılan ikinci yarışmalı bölüme seçilerek ödüller aldılar. İlk ve ikinci filmlerin sunulduğu, bağımsız “Eleştirmenlerin Haftası” seçkisinde de birçok genç yönetmenimiz başarı kazandı. Liste uzun; Muhsin Ertuğrul’dan sonra kimler gelip geçmedi ki Lido Adası’ndan: Ömer Kavur, Ali Özgentürk, Erden Kıral, Yeşim Ustaoğlu, Reha Erdem, Derviş Zaim, Zeki Demirkubuz, Semih Kaplanoğlu, Mahmut Fazıl Coşkun, Tayfun Pirselimoğlu, Ferzan Özpetek Fatih Akın, Emin Alper, Kaan Müjdeci, Seren Yüce, Ali Aydın, Emre Yeksan, Azra Deniz Okyay ve diğerleri... Yılmaz Güney ile Nuri Bilge Ceylan’ın bu listedeki eksikliği, Cannes Festivali’ne sadık kalmalarının sonucu sadece...

Bu yıl, Altın Aslan olmasa da hem ayrı bir jürisi olan “Ufuklar” seçkisi ödüllerine, hem de ilk filmlere verilen Luigi De Laurentiis Ödülü’ne aday iki genç Türk yönetmen daha katılıyor kervana: Nehir Tuna “Yurt”,  Selman Nacar da “Tereddüt Çizgisi” adlı konulu ilk uzun filmleriyle “Orizzonti” seçkisinde birlikte yarışacaklar....

WOODY ALLEN VE  ROMAN POLANSKİ!

Altın Aslan yarışına katılacak olan Luc Besson, Stephane Brizé, Sofia Coppola, David Fincher, Michel Franco, Matteo Garrone, Ryusuke Hamaguchi, Agnieszka Holland, Yorgos Lanthimos, Pablo Larrain gibi adların yanı sıra bu ana seçkiye yarışma dışı katılan Liliana Cavani, Frederick Wiseman, Wes Anderson,  William Friedkin ve Cédric Kahn gibi 16 usta yönetmen arasında, Woody Allen ile Roman Polanski de beklenen son filmleriyle yer almaktalar...

Büyük platformların finanse ettiği filmlere yıllardır kapılarını açmaktan çekinmeyen Mostra, sinema dışı konulardaki polemiklere kulak asmamayı da sürdürüyor... 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları