İntihara yönlendirmek suçtur!

16 Haziran 2024 Pazar

Ankara doğumlu bir İstanbullu olarak, ilk on iki yılımı yaşadığım Keçiören’deki Kalaba Lisesi’ni bilirim. Kuşkusuz AKP zihniyetiyle adı Katip Çelebi olarak değiştirilen lisede, aydınlık Türkiye’nin yüreğini sızlatan bir intihar gerçekleşti.

Aydınlık Türkiye diyorum, çünkü intiharın “sevk” faili, karanlık Türkiye’nin temsilcisiydi: Yusuf Tekin’in tarikatların işbirliğiyle Mümin Eğitim Bakanlığı’na dönüştürdüğü MEB’in din kültürü öğretmenlerinden biri.

Gencecik bir kız, 10. sınıf öğrencisi E. arkadaşlarıyla “erik dalı” şarkısıyla dans ettiği videoyu, sosyal medyada paylaşmıştı.

Bırakın din, kültür vb., vasat bir insan vicdanı ve hatta hayvanların sevecenliğini bile taşımayan bu öğretmen; genç kızı okul bahçesinde, tüm öğrencilerin önünde ahlaksızlıkla suçladı, hakaretler yağdırdı, videoyu sildirdi ama kötücül öfkesi dinmek bilmiyordu. Genç kızı ailesine ihbarla tehdit etti. Yetmedi. Sildirdiği videoyu velilerine bire bin katarak aktardı.

ON BEŞ YAŞINDA ÖLMEYİ SEÇMEK

Öğrenci E., bir sonraki din kültürü dersinde sınıf penceresinden atlayarak intihar etti. Henüz 15 yaşındaydı.

Ölümünün ardından onun hakkını arayan; zalim öğretmeni yargıya teslim etmeyip olayı gizlemeye çalışan okul yönetimi ile tabii ki MEB’in peşine düşen kişi; Zafer Partisi Çocuk ve Aile Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Esmaül Hüsna Aslan oldu.

MEB öğretmen ve okul hakkında soruşturma açmak zorunda kaldı. Soruşturmanın olayı unutturmakla sonuçlanacağına ve milli eğitimi çağdışına taşımakla görevlendirilen MEB’in, öğretmene de okula da hiçbir yaptırım uygulamayacağına eminim. Zaten lise öğrencisi E’nin sözde “din kültürü” baskısıyla intiharı; AKP iktidarında ne ilk ne de sonuncu olacak. Tıpkı kadın cinayetleri gibi, bedensel ya da inançsal taciz sonucu genç insan intiharları dehşet verici bir ivmeyle artıyor.

Oysa...

HUKUK NE DİYOR?

Av. Deniz Ali İlkem Demir, “Türk Ceza Hukukunda İntihara Yönlendirme Suçu (TCK m.84)”* başlıklı bir yüksek lisans tezine imza attı ve çok başarılı çalışması, kitap olarak yayımlandı.

Av. Demir, kitabın önsözünde Türkiye için vahim boyutlara ulaşan acı olguyu, “İntihar olayının etkisi sadece intihar eden kişinin yakınlarını değil, oldukça geniş bir alanı kapsamaktadır. Nitekim günümüzde intihar en yaygın on ölüm arasındadır. Kanun koyucu, başkalarını intihara yönlendiren kişilerin cezasız kalmaması adına çoğu ülkede olduğu gibi 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nda ayrı ve bağımsız bir suç tipine yer vererek intihara yönlendirme suçunu tanzim etmiştir” sözleriyle açıklıyor.

Ülkemizde bilimsel anlamda gerektiği kadar incelenmeyen ve irdelenmeyen intihar olgusuna değgin Türkiye ve dünyadaki hukuk düzenlemelerini karşılaştırmalı olarak ele alan bu değerli çalışmayı ilgiyle okudum.

İNTİHARA YÖNLENDİRMEK SUÇTUR!

5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun dünyadaki benzerlerinden hiç de aşağı kalmayan 84. maddesini de yine Av. Demir’in kitabından öğrendim.

TCK’nin 84’üncü maddesi, bakın ne diyor:

“(1) Başkasını intihara azmettiren, teşvik eden, başkasının intihar kararını kuvvetlendiren ya da başkasının intiharına herhangi bir şekilde yardım eden kişi, iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

(2) İntiharın gerçekleşmesi durumunda, kişi dört yıldan on yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

(3) Başkalarını intihara alenen teşvik eden kişi, üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (Mülga ikinci cümle: 29.6.2005-5377/10 md.)

(4) İşlediği fiilin anlam ve sonuçlarını algılama yeteneği gelişmemiş olan veya ortadan kaldırılan kişileri intihara sevk edenlerle cebir veya tehdit kullanmak suretiyle kişileri intihara mecbur edenler, kasten öldürme suçundan sorumlu tutulurlar.”

EĞER ADALET VARSA...

Hukuka değer veren ve ömrü mahkemelerde geçtiği için yasaların dilini anlamaya zaman harcayan biri olarak söyleyebilirim ki Katip Çelebi Lisesi’nin adı özenle gizlenen din kültürü öğretmeni, on beş yıllık yaşamına son veren öğrencisi E’yi “tehditle intihara sevk suçu” işlemiştir. Yargılanmalıdır.

* Seçkin Hukuk Yayınevi, 2024



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Kurtuluşa doğru... 20 Ekim 2024

Günün Köşe Yazıları