Gururluyuz...

Türkiye Kadın Milli Voleybol Takımımız önce Milletler Kupası’nı aldı sonra Avrupa Şampiyonu oldu.

Bunalmış, gülümsemesini kaybetmiş, aydınlık yarınlara olan inancı kayba uğramış millete umut oldu kızlar.

İlçelerde, köylerde yaşayan kız çocuklarına bir kez daha Türk kadınının istediğinde neler yapabileceğini gösterdiler. Binlerce çocuk onları örnek alarak spor yapmaya başladı. Milyon dolarlar alan sözde sporcular gibi değiller. Giydikleri Ay Yıldızlı formanın ağırlığını ve o formanın temsiliyetinin önemini çok iyi bilerek mücadele ediyorlar. Öyle özel jetlerle, özel uçaklarla seyahat etmiyorlar. Bildiğiniz tarifeli uçaklar ile seyahat ediyorlar.

Kadınların başarısını bizler kutlarken hazmedemeyen gerici ve yobaz tayfasını gördünüz mü?

Kuduruyorlar!

Nasıl olur da kadınlar başarır! Bakmayın Ebrar’a takıldıklarına, özgür kadınlar onları delirtiyor. Yobaz ve gerici tayfa kızların başarılarına, giyimine de laf edemedikleri için Ebrar Karakurt’u hedef alıp kadrodan çıkarılmasını isteyecek kadar düşmanlıklarını sergiliyorlar.

Saldırmak için bahaneyi de buldular. Ebrar Karakurt kendisine “Müslüman Türk milleti olarak sana tahammül etmeye devam ediyoruz” diye yorum yapan Abdülhamit isimli bir sosyal medya kullanıcısına “Boş yapma Abdülhamit” demiş. Vay efendim aslında bu kişiye değil de aslında Osmanlı Padişahı Abdülhamit’e laf söylemiş!

Tüm yobaz tayfa özür dile, kadro dışı kalsın vs. gibi istekler ile günlerce linç ettiler. Onlar da biliyor meselenin Abdülhamit olmadığını. Aslında bu yeni değil. Daha önce de

Bu sanatçı şunu destekledi konseri iptal olsun,

Bu festivalde alkol satılıyor iptal edilsin,

Bu tiyatro oyununda şu var iptal edilsin,

Bu oyuncu şunu dedi TRT’den kovulsun,

Sahillerde içki içilmesin,

15 yaşındaki çocuk kime göre çocuk neye göre çocuk,

Durakta sevgililer öpüşmesin,

Benim abdestim bozuldu kadınlar şort giymesin,

Kız ve erkek çocukları aynı sınıfta okumasın,

İslami kurallara riayet edilerek kız ve erkek çocuklar ayrı sınıfta okusun,

Netflix kapatılsın,

İstanbul Sözleşmesi kaldırılsın,

6284 sayılı yasa kaldırılsın,

Kadın sokağa çıkmasın,

Kadın gülmesin,

Kadın sahiplendirilsin...

Örgütlü gericiliğin koro halinde seslendirdikleri bunlar. Milli takım kazanmasın diye dua eden çıktı. Kazandıkları başarıyı lanetleyen sözde üniversite görevlisi, belediye başkanı var.

İstiklal Marşı’nın tüm dünya tarafından dinlenmesi umurlarında değil. Yobazın vatanseverliği, gericiliğinin tehlikeye girdiği ana kadardır.

Bunlar Kurtuluş Savaşı’nda Kuvayı İnzibatiye saflarında savaşanlar. Bunlar Menemen’de Cumhuriyet öğretmeni Kubilay’ı şehit edenler. Bunlar Şeyh Sait’e göz kırpanlar.

Ulus olmak, millet olmak sevinçte, hüzünde bir arada durmayı gerektirir. Bu yobaz ve gerici siyasal İslamcılar tam bu bilincin reddidir.

İstedikleri düzeni kurabilmenin yegâne yolu uygar Türk kadınını baskı altına alabilmek. Kadınların başarılarının rol model olmasını engellemek istiyorlar. Tüm gericilere inat Türk kadını mücadeleyi bırakmıyor. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün çağdaş Türkiye’sinin aydınlık yarınları için çakılmış birer kıvılcım olarak direniyorlar.

Siyasetçilerin basiretsizlikleri ve beceriksizliklerine rağmen, her türlü yobaz, gerici saldırıya rağmen kadınlar direniyorlar.

Ebrar, Vargas, Eda, Gizem, Hande, Zehra, İlkin, Elif çıkar voleybolda başarıları ile konuşur.

Merve, Nafia, Hatice tekvandoda konuşur.

Hatice, Şennur, Ayşe, Buse, Busenaz boksta yumrukları ile konuşur.

Yasemin Adar minderde sırtını yere getirir.

Yasemin Dalkılıç metrelerce derinliğe dalar.

Velhasıl Türk kadınlarını yıldıramazsınız. Onlar pes etmezler.

Vazgeçmezler.