Çöküşe doğru

23 Aralık 2023 Cumartesi

Büyük Atatürk’ün cehalete karşı “en büyük savaşım” diyerek yürüttüğü mücadelesinin en önemli kurumu olan Milli Eğitim Bakanlığı’nın başına, Cumhuriyetimizin yüzüncü yılında gelen Yusuf Tekin, TBMM’deki 2024 yılı bütçe görüşmelerinde, uzun zamandır karnında tuttuğu düşünceyi açıkça telaffuz ederek “tarikatları okullara sokmaya devam edeceğini” bildirdi.

Böylece Cumhuriyetimizin taşıyıcı direği olarak kurulan kurumlardan birinin daha gözlerimiz önünde laik Cumhuriyet düşmanlarının eline esir düştüğünü inkâr edilemez şekilde gördük.

Daha önce Diyanet İşleri Başkanlığı düşmüş, Türk Silahlı Kuvvetleri ve mülki idare ağır bir yara almış, yargı, polis, neredeyse tanınmaz hale getirilmişti. 

Tayyip Erdoğan’ı kutlamak gerek, beş yıllık cumhurbaşkanlığı dönemi bitmeden amacını gerçekleştirme doğrultusunda muntazam adımlarla ilerliyor.

O arada okullarda öğretmenlerin yerini imamlar almış, Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı (PISA) ölçümlerinde Türkiye, Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı’na (OECD) üye 34 ülkenin 15 yaşındaki öğrencilerinin ortalama başarı düzeyinin altına düşmüş; öğrencilerin okuduğunu tam anlayamadığı ortaya çıkmış; kamu kurumları tarikatların işgali altına girmiş; adalet çürümüş; mülki idare Adalet ve KaIkınma Partisi’nin il ve ilçe örgütüne dönüşmüş; tarikatlar silahlı kuvvetlerde güç gösterilerine başlamış; yargı özellikle siyasi bir niteliği olan veya “Saray”ın ilgi duyacağından kuşkulanılan bir davada karar vermeden önce yukarılardan mesaj bekler olmuş hiç zararı yok (!).

Yusuf Tekin’in bu görevi üstlendiği zaman bu sütunda, “özel bir misyonla” milli eğitim bakanlığına getirildiğine işaret etmiştik.

Çok geçmeden marifetlerine tanık olmaya başladık. Kendisine sorarsanız başında bulunduğu bakanlık çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla tam 2 bin 709 adet protokol imzalamıştır. Bunlardan sadece 10 tanesi tarikat gibi dini yapılarla ilgilidir. Oysa pek çok tarikat son derece masum isimlerle kurdukları yüzlerce, binlerce -sözde- dernek ve vakıf eliyle eğitim düzenimiz üzerine çökmüş durumdadır. Yusuf Tekin eğer bunları “Kanarya Sevenler Derneği” türü STK’ler arsında görürse dediği 10 protokol doğrudur. Örneğin Hizbullah’a yakınlığıyla bilinen HÜDA PAR’a bağlı “Peygamber Sevdalıları” isimli vakıf ilk bakışta öyle masum bir STK gibi görünebilir. Ama bu vakıf, okullarda “Onu oku, onu yaşa” adıyla 81 ildeki tüm ilk ve orta okullarda bir yarışma düzenlemek için bakanlıktan izin istedi ve aldı. Yarışma ilkokul 4. sınıf ile lise 12. sınıf öğrencileri arasında olacak. Kazanan öğrenci eğer kız ise yanında bir ”mahremi” gidebilecek. Söz konusu yarışma anayasa ve Milli Eğitim Temel Kanunu hükümleri çerçevesinde yapılacakmış.

Milli eğitim bakanlığı makamında anayasayı ve Milli Eğitim Temel Kanunu’nu yok sayarak okulları imamlara teslim eden Yusuf Tekin otururken yasalara uyulacağına inanırsanız...



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları