Her yıl öğretmenler gününde her şeyimizi borçlu olduğumuz öğretmenlerimiz için bir şeyler yazmaya çalışırım. Çok defa bu yazıların birbirine benzer daha farklı ve güzel şeyler yazabilme kabiliyetim olsa diye düşünürüm. Öğretmenler günü nedeni; 24 Kasım’ın öğretmenler gününün seçilme nedeni 1928’de Mustafa Kemal’in başöğretmen sıfatının resmen aldığı günün yıldönümü olması.

Bir zamanlar Atatürk, Finlandiya’nın coşkulu yükselişini anlatan “Beyaz Zambaklar Ülkesinde” kitabını bütün okullara tavsiye etmişti. Biz de bu konuda yapılan en büyük devrim Tevhidi Tedrisat Kanunu’nun çıkarılması ile ivme kazanmış daha sonra Köy Enstitülerinin açılması ile parlak bir gelecek açılmıştı. Atatürk aramızdan ayrıldığından beri önce yavaş yavaş, sonra büyük bir hızla Atatürk Devrimleri neredeyse bitti. Okullar çoğaldı fakat öğretim kalitemiz yok oldu.

Okullardan mezun olan kişilerin zihinlerine faydasız fikirler sokuldu; binlerce kişi düşünmeyi eleştirmeyi, sorgulamayı bilmeyen bir nesil oldu. Son yıllarda yapılan üniversite sınavlarına bakalım; kaç öğrenci “sıfır çekmiş”. Bütün bunları görmeyip başımızı kuma sokarak öğretmenler gününün anlamını anlamak zor.

Biz yaştaki kişilerin çoğu Atatürk’ün açtığı Öğretim Birliği ve fırsat eşitliği sayesinde sayısız başarılara ulaştılar. Bizlere bu yolu açan rehberlik eden öğretmenlere minnet borçluyuz. Ben ve benim neslim tekrar söylüyorum, şanslı kişileriz. Öğretmenler gününün önemini bazılarına anlatmak çok zor. Yine de bizleri yetiştiren aydınlık, devrimci, Atatürkçü öğretmenlerimizi saygı ile anıyor, önlerinde eğiliyoruz.

PROF. DR. CENGİZ KUDAY