Olaylar Ve Görüşler

Jeopolitik akıl ve Türkiye - Nejat ESLEN

10 Nisan 2023 Pazartesi

Dünya ciddi bir değişimden geçmektedir. ABD, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra kurumları ve kuralları ile birlikte kurduğu ve “kurallara dayalı düzen” olarak tanımladığı düzeni sürdürmekte ve bu düzenin liderliğini korumakta kararlıdır.

Düzenin adı, kurallara dayalı düzen olsa bile, ABD bu düzenin kurallarını kendisi çiğnemekte, BM kararı olmadan askeri güç kullanmakta, liberal düzenin kurallarına aykırı olsa bile ticarette vergiler ve finansal yaptırımlar uygulamaktadır.

Aslında ABD’nin sorunu ekonomiktir; çünkü küresel üretimdeki payı giderek azalırken Çin’in payı artmaktadır. Bu durum geri döndürülmesi mümkün olmayan bir gerçeği oluşturmaktadır. ABD jeopolitik aklı, mevcut düzeni askeri tedbirlerle korumanın çaresini aramaktadır.

ÇOK KUTUPLU DÜNYA

Uğruna mücadele edilen düzen aslında yoktur. Çünkü dünya giderek derinleşen, düzensizlik, dengesizlik, küresel jeopolitik kaos sürecine girmiştir. Ukrayna savaşı, bu kaotik ortamın, küresel etkiler yapan bölgesel örneğidir. Bu kaotik ortam, ancak yeni küresel ve bölgesel jeopolitik dengeler kurulunca sona erebilecektir.

ABD, rakipleri Çin ve Rusya’yı “revizyonist, otoriter” devletler olarak tanımlamakta, dünyayı, “demokrat” ve “otoriter” güçler olarak iki bloka ayırmakta, dünya yeniden düzensiz, dengesiz iki kutuplu görüntü almaktadır.

Çin ve Rusya, ABD’nin dayatmalarına karşı çıkmakta, çok kutuplu dünya düzenini savunmakta ve yeni düzeni kurmaya çalışmaktadır. ABD, nasıl Ukrayna’da Slavlarla Slavları savaştırarak Rusya’yı tespit etmeyi başardı ise Asya-Pasifik’te de Tayvan sorunu üzerinden Çinlilerle Çinlileri savaştırmanın ve Çin’i zayıflatmanın çarelerini aramaktadır.

ABD jeopolitik aklı, Asya-Pasifik bölgesindeki savaşın, küresel ekonomiyi derinden sarsacağını hesaba katmamaktadır.

Bu mücadeleyi, “jeopolitik aklını doğru” kullanan taraf kazanacaktır.

Türkiye, coğrafyasının değeri nedeni ile bu güç mücadelesinin bütün aktörleri için önemli bir ülkedir. Türkiye, süregelen bu güç mücadelesinden etkilenmektedir ve etkilenmeye devam edecektir.

Türkiye’nin “jeopolitik aklı” ya başat dış gücün dayatmasına ya da siyasi liderin arzusuna göre oluşmaktadır. 

Türkiye’nin, küresel değişimin ortaya koyduğu, koyabileceği, riskleri ve fırsatları iyi değerlendirebilen “kurumsal jeopolitik akla” olan ihtiyacı giderek artmaktadır.

NEJAT ESLEN

EMEKLİ TUĞGENERAL



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları