Olaylar Ve Görüşler

Oppenheimer ve Hibakuşalar

09 Ağustos 2023 Çarşamba

6 Ağustos 2023 Hiroşima’ya atom bombası atılmasının 78. yıldönümünde vizyona girdi Oppenheimer filmi. Bir teorik fizikçinin, bir bilim insanının keşfinin acı sonuçlarını öngöremeyen, ABD Başkanı Truman’ın Manhattan Projesi’nin direktörü, ilk nükleer bombanın mucidi Julius Robert Oppenheimer’ın yaşamöyküsünün filmi. Filim Kai Bird ve Martin J. Sherwin’in yazdıkları, Pulitzer ödüllü “American Prometheus” adlı biyografiyi temel alıyor ve fim bu sekansla başlıyor: “American Prometheus”.

Manhattan Projesi

II. Dünya Savaşı yılları, tarih 1945 yazını gösteriyor. Müttefik güçler Almanya’yı yenilgiye uğratmış ve olanca dikkatlerini, sonuna kadar savaşmaya hazır 2 milyonu aşkın askerden oluşan birlikler ve intihar saldırısına hazır 9 bin uçağı olan Japonya’ya çevirmişler. Ancak ABD’li uzmanların Japonya’yı istila girişiminin, 500 bin Amerika askeri ile birkaç milyon Japonun ölümüyle sonuçlanabileceğini öngörmeleri böylesine inanılmaz kayıpları göze alamayacak olan Amerikalıları, atom bombasını kullanmaya yöneltir. Daha 1939’da, Albert Einstein ile bazı önemli bilimadamları, ABD başkanına bir atom bombası geliştirmek üzere özel bir araştırma programı önerirler. Japonya’nın1941’de Pearl Harbor’a saldırması ile ABD savaşa girer ve böyle bir kitle imha silahının geliştirilmesine bahane oluşur. 1942’de, ilk çalışmalar Manhattan’daki Columbia Üniversitesi’nde başladığı için “Manhattan Projesi” diye adlandırılan, son derece gizli bir atom bombası geliştirme programı başlar. Programın başına Oppenheimer getirilir.

Japonların Pearl Harbor baskını sonrası ABD Japonya’ya unutulmayacak bir ders vermek için sivillerin hedef alınacağı ve atom bombasının ilk kez kullanılacağı bir saldırı planlar. “Enola Gay” isimli uçağın taşıdığı 4 tonluk “Little Boy” 6 Ağustos 1945 sabahı saat 8.15 te Hiroşima kentinin üzerinde patlar. Patlamanın yakınındaki zeminin ısısının 9000 dereceyi aşması ile 70 bin kişi o anda yanarak can verir. Bombanın patlamasından sonraki 5 yıl içinde radyasyon yağmurlarından ölen insan sayısı 250 bini bulur. On binlercesi de radyasyonun uzun süreli etkileri ile yaşamları boyunca mücadele etmek zorunda kalır, bunlar “Hibakuşa”lardır. Japonca “patlamadan etkilenen kişi” anlamında kullanılan “hibakuşa”, Hiroşima ve Nagazaki’deki patlamalardan sağ kurtulmuş olan binlerce Japona verilen isimdir. Hibakuşalar sonraki yıllarda kanser ve lösemi gibi, bombayla ilişkili hastalıklardan ölmeye devam eder, tanınmayacak hale gelmiş olan başkalarıysa yıllar boyu acılar içinde yaşar ve işkence çeker.

Büyük trajedi

Robert Oppenheimer atom bombasını icat ederken öngörüsü, icadının masum insanlara karşı kullanılmaması, Hitler’e karşı caydırıcı olmasıydı. Ancak öngörüsü Truman’ın gerçeği ile örtüşmez, yüzbinlerce insanın ölümüne ve sakatlanmasına yol açarak onu derin bir depresyona sürükler. İlk atom bombası patladıktan sonra “Ben artık dünyaları yıkan ölümün ta kendisiyim” söylemi ile neden olduğu trajediyi özetler. 1950 yılında, bir toplantı için Japonya’ya gidip “Hibakuşaların” öyküleri ile yüzleşen Oppenheimer dönüşte tamamen içine kapanır. 1962 yılında gırtlak kanseri teşhisi konulur ve 18 şubat 1967 yılında 62 yaşında hayatını kaybeder.

Oppenheimer’ın ABD Başkanı Harry S. Truman ile yaptığı görüşme sırasında “eline kan bulaştığını” söylediğinde Truman’ın cevabı, “Bombaları atan bendim, siz değil” olur. Nükleer silah ne yazık ki Japon halkının yaşadığı bu unutulmaz drama karşın günümüzde hâlâ, insanlığın sonunu getirebilecek bir tehdit olarak devam etmektedir.

PROF. DR. ÜLKÜ SARITAŞ



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları