Olaylar Ve Görüşler

Yönetim bunalımı - Kadir Serkan SELÇUK

08 Aralık 2023 Cuma

Türkiye, özellikle son üç yılda ciddi bir ekonomik bunalımla karşı karşıya kaldı. Halen sürmekte olan bu krizde en büyük pay, gerçek dışı politikalarla sorunları çözme amacı taşıyan iktidara aittir. 

Mayıs 2023 seçimlerine kadar ısrarla sürdürülen faizleri düşürme politikası, her geçen gün enflasyonu daha da yükseltti, para değer kaybetti ve halkın geçim sıkıntısını artırdı. Bütün bunlara rağmen bu anlayıştan vazgeçilmedi. İzlenen politika, ekonomik krizin daha fazla derinleşmesine sebebiyet vermekle kalmadı, iktidarın ülkeyi yönetemez hale geldiğini de açıkça ortaya koymuş oldu.

Buna rağmen muhalefetin de hatalarıyla seçimleri kazanan Erdoğan, adeta zorlayarak göreve getirdiği Mehmet Şimşek’in etkisiyle faizleri düşürme ısrarından vazgeçti. Seçim meydanlarında politika faizini tek haneli sayılara indirmekle övünen cumhurbaşkanı, çoğu zaman yaptığı gibi kısa süre önce savunduğu görüşlerden vazgeçiyor ve 180 derecelik bir değişim sergiliyordu. Öyle ki seçimlere gidildiğinde yüzde 8.5 olan politika faizi, seçimden sadece altı ay sonra yüzde 35’e yükseltildi. Geçmişe dair herhangi bir özeleştiri de zaten beklendiği gibi yapılmadı.

EKONOMİK KRİZ

Ekonomi yönetiminde yıllar boyu yapılan yanlışların bedelini ödeyen ise sürekli geçim sıkıntısı ile yüz yüze olan orta ve düşük gelirli kesimler oldu. Ayrıca faizler tekrar yükseltilmesine rağmen bunun bu tabakalara olumlu bir yansıması da olmadı. Üstüne üstlük Ekonomi Bakanı Mehmet Şimşek, vergilerin tabana yayılacağını sık sık vurgulayarak Erdoğan ve kurmaylarının hatalarının bedelini toplumun ödemeye devam edeceğini açıkça beyan etti.

Türkiye işte bu şartlar altında yerel seçimlere gidiyor. Yukarıda belirtilen ve gittikçe belirgin hale gelen yönetim karmaşası ve bunalımı sebebiyle bu seçimlerin yerelden çok bir genel seçim havasına bürünmesi şaşırtıcı olmaz. Bunun yanında, yerel seçimlerde iktidar adına alınacak olumsuz bir sonucun ülkeyi beklenmeyecek derecede erken bir genel seçime götürmesi de göz ardı edilmemesi gereken bir ihtimal olarak önümüzde duruyor. 

Çünkü öncelikli olarak, bizzat iktidarın yanlışları sebebiyle başlayan ekonomik kriz bugün halen sürmektedir ve bütün çabalara rağmen işsizliğin, enflasyonun, geçim ve barınma sıkıntısının önüne geçilememektedir. En az bunun kadar vahim olan bir başka durum ise krizin önüne geçemeyen iktidarın bu panikle üst üste hatalar yaparak ülkeyi akılcı bir biçimde yönetemediğini defalarca kanıtlamasıdır. 

Seçimlerin üzerinden henüz bir yıl bile geçmemişken Erdoğan’ın 50+1’den vazgeçmekte ısrar etmesi ancak bu bağlamda değerlendirildiğinde gerçek anlamını bulur.

Muhalefet işte bu bilinçle yerel seçimlere hazırlanmalı ve bu seçimlerde alınacak başarılı bir neticenin kısa süre içinde iktidar kapısını açabileceğini unutmamalıdır.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları