Cumhuriyet dosyayı açıyor: Menzil cemaatine giden yol!

12 Eylül 1980 darbesiyle hızla büyüyen cemaat, 15 Temmuz sonrası devletin her kademesinde kadrolaştı. Her alanda faaliyet göstererek siyasal harekete dönüşen cemaat, ülkenin geleceğini de belirliyor.

Yayınlanma: 27.07.2023 - 03:00
Cumhuriyet dosyayı açıyor: Menzil cemaatine giden yol!
Abone Ol google-news

Menzil cemaati, Türkiye’nin son dönemde en çok konuştuğu yapıların başında geliyor. Cemaat dev bir holdinge dönüşürken bu dönüşüm kısa sürede meydana gelmedi, 12 Eylül 1980 darbesiyle birlikte Menzil’in de önü açıldı ancak asıl büyük atılım FETÖ’cü darbe girişiminden, 2016’dan sonra oldu. FETÖ’nün kamu kadrolarında boşalttığı alanlar Menzilcilerle dolduruldu. Cumhuriyet Türkiye’nin aydınlık ve çağdaş değerlerine düşmanlık üzerinden kendini var eden Menzil’in dünden bugüne hikâyesine odaklanıyor.

Menzil cemaati 12 Eylül’den sonra hızla büyüdü. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İBB Başkanlığı sürecinde 1997’de Semerkand medyası kuruldu. Sermekand medya şirketi ardı ardına sermaye artırımlarına giderken bir yandan da yeni şirketler için başvurular yapılıyordu. Kısa sürede holdingleşildi. 2012 yılında cemaatin merkezi Durak köyüne resmi olarak Menzil ismi verildi. 15 Temmuz’la birlikte devletin tüm kapıları açıldı.

ADIM ADIM BÜYÜTÜLDÜ

Nakşibendilik, Türkiye için tehdit olmaya devam ediyor. Süleymancılar, İsmailağa, İskenderpaşa ve Menzil gibi devlette kadrolaşan, kitleler üzerinde etkiye sahip Nakşibendi tarikatları ülkenin geleceğini de belirliyor. Son günlerde Menzil kamuoyu gündeminde öne çıktı. Müritlerinin peygamber olarak gördüğü şeyh Abdülbaki Erol ölünce de yapılan cenaze töreninde ortaya çıkan görüntüler endişe yarattı. Hem kalabalık olması hem devlet erkanının cenazeye olan ilgisi hem de THY uçaklarının adeta cenaze için seferber edilmesi dikkat çekti. Ancak Menzil birden bire büyümedi. Adım adım büyümesine izin verildi.

KÖYÜN ADI DEĞİŞTİRİLDİ

Menzil, Adıyaman’ın Kahta ilçesine bağlı Menzil köyünde kuruldu. tarikatın ilk şeyhi sayılabilecek Abdülhakim El Hüseyni nüfuzlu bir şeyh ailesinden geliyordu. Bitlis’te 1905’te doğan Abdulhakim el Hüseyni aynı zamanda nüfuzlu bir aşiretin de oğluydu. Birçok il dolaştıktan sonra eşleri ve çocuklarıyla Menzil köyüne yerleşti. Burada uzun yıllar geçirdi. Nakşibendilik öğretisini yaydı ve müritleri hem yurtiçinde hem de yurtdışında faaliyet gösterdi. Şeyh ve ailesi ağırlıklı olarak tarlalarda ücretsiz çalışan müritlerin emeği ile zenginleşti. cemaatin köy ismiyle anılması ve hızla büyümesiyle Menzil köyünün adı 1960’lı yıllarda Durak olarak değiştirildi.

EN GÖRKEMLİ DÖNEM

Abdulhakim el Hüseyni 1972 yılında öldü. Şeyhin ölümünün ardından yerine oğlu Muhammed Raşid el Hüseyni geçti. Cemaatin çalışmaları daha da hız kazandı. 12 Eylül 1980 yılından sonra ise tarikatın faaliyetleri kamuoyunun dikkatini çekmeye başlayınca Raşid el Hüseyni, Gökçeada ve Ankara gibi zorunlu yerlerde ikamet ettirildi. Ancak sağlık sorunları gerekçe gösterilerek köyüne dönmesine izin verildi. Bu süreçte cemaat siyasiler içinde de örgütlendi. Eski Büyük Birlik Partisi başkanı Muhsin Yazıcıoğlu tarikat üyeliğini gizlemedi. Muahmmed Raşid el Hüseyni 1993 yılında yaşamını yitirdi. Yerine kardeşi Abdulbaki el Hüseyni geldi. Menzil en görkemli dönemini de bu ismin şeyhliği döneminde yaşadı. Menzil siyasetle iyice yakınlaştı, devlet kadrolarında holdingleşti.

(Menzil’in lideri Abdulbaki Erol için Adıyaman Kahta’da 13 Temmuz’da cenaze töreni düzenlendi. Cenaze binlerce çakarlı araçla ilçeye götürüldü. Erdoğan, şeyh için “ülkemizin manevi rehberi” derken Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ve beraberindeki heyet de Adıyaman’a taziyeye gitti. Türk Hava Yolları’nın seferber olduğu tören için 15 kilometrelik araç kuyruğu oluştu.)

CEMAATTEN HOLDİNGE

Abdulbaki el Hüseyni şeyh olduktan sonra cemaat adeta bir siyasal harekete dönüştü. Vakıflar, şirketler, dernekler ardı ardına kurulurken birçok sektörde ve eğitimden sağlığa birçok alanda faaliyet yürüttü. Gavs olarak da bilinen Abdulbaki el Hüseyni şey olduktan sadece iki yıl sonra 1995 yılında Semerkand Vakfı’nı kurdu. İstanbul merkezli vakıf daha sonra cemaatin omurgası haline dönüşecekti. Abdulbaki el Hüseyni şeyhlik kariyerine hızlı başlamıştı. Aynı yıl günümüzde de faaliyet gösteren ve AKP döneminde kamudan aldığı ihalelerle dikkat çeken Nakış Grup kuruldu. 

HIZLA BÜYÜDÜ

Semerkand Vakfı’nın destekçilerinden olan Nakış Grup, müritlerin ucuz işgücüyle hızla büyüdü. Şirket yeni müritler kazanmak için de oldukça elverişliydi. İşsiz gençlere istihdam sağlayarak büyümeye devam etti. Nakış Grup kendi açıkladığı şirket bilgilerine göre günümüzde 246 merkezi noktada faaliyet gösterirken 48 farklı markaya sahip. Ayrıca 600’den fazla ürün çeşitliliği bulunuyor.

TASAVVUFTAN İDEOLOJİYE

Vakfın kurulmasında 2 sene sonra ise 1997 yılında Semerkand Gıda şirketi ve Semerkand Basım Yayın Grubu kuruldu. Gıda şirketi ile zenginleşmeye devam ederlerken Semerkand Basın Grubu cemaatin toplum arasında yayılmasını sağladı. Menzil cemaatinin daha sonra holdingleşecek olan basın şirketinin sermayesi dönemin parasıyla 1 milyar liraydı. Başlangıçta şirketin 40 hissesi vardı. Ancak Semerkand 5 yıl içerisinde sermayesini 10’a katlayarak 10 milyar liralık 400 hisseli büyük bir şirkete dönüştü. Şirket daha sonra defalarca sermaye artırımına gitti. Bu şirket altında aktüel dergiler, çocuk dergileri çıkardılar. Adını Bosna Hersek’te bulunan köprüden alan Mostar dergisini 2005 yılında kurdular. Bu dergi tarikat öğretisinin artık siyasal İslamcı ideolojik mücadelesinin sembollerinden birisi oldu.

ERDOĞAN’A BAĞLILIK

Menzil, adım adım yükselişini sürdürürken sıçrama noktasını ise AKP iktidarı ile yaşadı. Devlet kadrolarında yer bulurken açtıkları yurtlar ve okullarla örgütlenmelerini hızlandırdı. Dolayısıyla Menzil siyaset yapmaktan da çekinmedi. Seçim süreçlerinde AKP ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’a bağlılıklarını açıkladılar. Haberimizin bir sonraki bölümünde Menzil’in AKP iktidarı dönemindeki yükselişini, derneklerini ve ekonomik işbirliklerini aktaracağız. 

(Abdulbaki el Hüseyni) 

LİDERLER GÜÇ OLARAK İLAHİ KONUMDA

Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından geçen aylarda hazırlanan tarikat/cemaatlere ilişkin raporda Menzil de yer aldı. Raporda Menzil cemaatinin sakıncalı, şeyhlerini peygamber gibi gördükleri ve kendilerinden olmayan Müslümanları kolaylıkla mürted ve “münafık” gibi ifadelerle ötekileştirdiğine yer verildi. 

OLAĞANÜSTÜ...

Şeyhin cemaat içerisindeki gücüne dikkat çekilen raporda şu ifadeler yer aldı: “Mürşid yani tarikatın lideri olağanüstü, hatta bir anlamda yarı ilahi bir konumdadır. Nimetin yaratanı Allah ise de sebebi mürşiddir. Her mümin kişi, ona yapılacak hürmetin aslında Allah ve resulüne yapılan bir hürmet olduğuna inanmalıdır. Allah; yeri, karayı, havayı, denizi, hayvanları, dostu olan mürşidin emrine verir. O mürşid, bunları dilediği zaman istediği gibi kullanır. Şeyhin, dini ilimleri tahsil etmiş olması şart değil. Fatiha’yı bilmeyen ümmi bir kişi, mürşidlik mertebesine ulaşabilir.”

ÖZERK BİR LÜKS YAŞAM 

Cumhuriyet, 15 Temmuz darbe girişimi sonrası devletin kadrolarında kendisine yer bulan Menzil cemaatinin merkezinde bir gün geçirmişti... İktidarın desteğiyle devletin önemli kadrolarında kendisine yer bulan Menzil, Adıyaman’da “özerk” bir yaşam sürdürüyor. Çalışmalar belediyeler yerine cemaat mensupları tarafından yapılıyor. Sokakta tek bir kadına rastlamak mümkün değil. Köy ifadesi oldukça mütevazı. Çünkü buranın içerisinde lüks siteler, villalar, devasa türbeler camiler, çarşı, AVM’ler hatta benzin istasyonu bulunuyor.

(Şahin Filiz)

‘BİRBİRLERİNDEN FARKLARI YOK’

İlahiyatçı Prof. Dr. Şahin Filiz, Menzil cemaatinin devletle ilişkisine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Şahin Filiz, tarikatların çağdaş yaşamı doğrudan hedef aldığını belirterek “Menzil Tarikat’ının sosyal, ekonomik ve siyasi olarak büyümesine yol açan iktidar  Türkiye’yi 15 Temmuz darbe girişimine maruz bırakan FETÖ felaketinden ders almamıştır. Menzil de tıpkı FETÖ gibi paralel din uydurmuştur. Menzil ile FETÖ, aynı kökten türediği için aynı yol ve yöntemi kullanmaktadır. Bu yol ve yöntem, FETÖ’yü nereye ulaştırmışsa Menzil’i de o noktaya kadar getirebilir. Bir tarikatın diğerinden hiçbir farkı yoktur” değerlendirmesinde bulundu.


YARIN: AKP DÖNEMİNDE MENZİL


İlgili Haberler

Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler