CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Zeybek: 'Türkiye’yi kucaklıyoruz'

Partinin yerel yönetim kadrolarına dikkat çeken Gökhan Zeybek, “Türkiye’yi dayanışma belediyeciliğiyle adil ve yaşanabilir hale getireceğiz” diye konuştu.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Zeybek: 'Türkiye’yi kucaklıyoruz'
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 21.03.2024 - 12:52

Cumhuriyetimizin 100 yıllık çınarı, geçmişin mirası, geleceğin ışığı olarak konumlandırdığımız Cumhuriyet gazetesinin değerli okurlarını sevgiyle selamlıyorum.

31 Mart’ta yeni belediye başkanlarımızı seçeceğiz. 2019 yerel seçimlerinde başkanlığını kazandığımız tüm yerleşim yerlerinde başarıyla uyguladığımız halkçı belediyeciliği geliştirerek sürdürmek, CHP belediyeciliğini başka şehirlere taşımak için 31 Mart’ı sabırsızlıkla bekliyoruz. CHP yüzlerce yıllık devlet geleneğimizi, ulu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk ve Cumhuriyetimizin kurucu kadrolarından miras aldığı değerleri, aklın, bilimin ve istişarenin imkânlarıyla birleştirerek Türkiye’nin bütün şehirlerini yönetmeye hazırdır.

‘ÖNCELİK DEPREM’

31 Mart 2024 yerel seçim çalışmalarımızda başlangıç noktamız, odağımız ve ana başlığımız kentlerimizi dirençli ve konforlu kılmak oldu. Cumhuriyet Halk Partisi olarak güçlü, eğitimli kadrolarımızla halkçı belediyeciliği büyütmek, geliştirmek ve genişletmek üzere yola çıktık. Yerelde göreve gelecek olan CHP kadroları şehirlerimizi kalkınma belediyeciliğiyle dirençli ve güvenli, refah belediyeciliğiyle huzurlu ve konforlu, dayanışma belediyeciliğiyle adil ve yaşanabilir hale getirecektir. Bunlar bizim olmazsa olmazımızdır. Göreceksiniz CHP belediyeleri bölgelerini birer marka haline getirecektir. CHP belediyeleri esnafı, iş insanlarını, girişimcileri üniversitelerle, yeni fikirleri olanlarla buluşturacak ve bölgenin kendine has imkân ve fırsatlarını kullanmanın etkin yollarını bulacaktır. CHP belediyeleri önceliği depreme ve her türlü afete karşı dayanıklı, dirençli ve güvenli olmaya verecektir. Deprem ya da bir afet durumunda ulaşılamayan tek bir sokak, tek bir bina kalmayacaktır. CHP belediyelerinde tüm çalışmalar insana, doğaya, tarihe ve kültüre saygı çerçevesinde yürütülecektir. CHP belediyeleri kimseyi yaşadığı topraklardan uzaklaştırmadan uzlaşma ve ortaklaşma esasına göre çalışacaktır. CHP belediyeleri kentin tarihine, kültürüne, dokusuna, ruhuna ve atalarımızın mirasına sahip çıkacaktır. CHP belediyeleri kimlikli semtler, kimlikli kentler imar edecek, var olanı koruyacak, tahrip olanı onaracaktır. CHP belediyeleri bölgenin kaynaklarını bölgenin insanları için kullanacak, rant odaklarına alan açmayacaktır. Özetle; motivasyonumuz insanımızdır. Motivasyonumuz daha yaşanabilir yerleşim alanlarıdır.

Tam da bu noktada “Türkiye İttifakı”na bir parantez açmamız gerekmektedir. Mevcut merkezi yönetimin uyguladığı yanlış politikalar sonucunda ekonomiden eğitime, güvenlikten sağlığa kadar Türkiye’mizin tüm çarkları yavaşlamış, işlevsizleşmiş, kalitesizleşmiş ve neredeyse çıkmaza sürüklenmiş durumdadır. Ekonomide iktidarın bilerek ve açık siyasi tercihleri ile attığı akıl ve bilimdışı adımlar yüzünden enflasyon çığırından çıkmış durumdadır. Çarşı pazarda fiyatlar, kiralar el yakmaktadır. Yapılan yetersiz ücret ve maaş artışları kimsenin derdine derman olmamaktadır. Öyle ki kadınlar, emekliler, gençler masraf olur korkusuyla sokağa adım atmaktan çekinmekte, çok sayıda çocuğumuz yeterli gıdaya erişememekte, okula aç gidip okuldan aç dönmektedir. Bir avuç imtiyazlı grup haricinde neredeyse vatandaşlarımızın hepsi bir önceki güne göre daha yoksul durumdadır. Gençlerimiz geleceklerinden umutsuz, çoğu olanak bulursa başka ülkede yaşamak istemektedir. Demokrasinin ve hukuk devletinin en temel ilkeleri yok edilmektedir. Emeğiyle geçinenler yoksulluğa mahküm edilmektedir. Üzülerek ve büyük bir kızgınlıkla söylüyorum ki, memleketin içine son sürat sürüklendiği bu kötü şartların sorumlusu şahsi kazanç güden, tercihlerini halktan ve üretimden yana değil de yandaşından ve ranttan yana kullanan Saray rejimidir. İşte tam da bu nedenlerle “Türkiye İttifakı” diyoruz. “Türkiye İttifakı”nı önemsiyoruz. Türkiye’yi içinde bulunduğu karanlık tünelden çıkaracak ilk adım 31 Mart 2024’te bir yıldız gibi parlayacak “Türkiye İttifakı”dır. “Türkiye İttifakı”nın vereceği büyük destek ve güç ile CHP’nin belediye başkan adayları Türkiye’nin bu içinde bulunduğu kötü şartları değiştirmeye hazırdır.

‘HALKÇI BELEDİYECİLİK’

31 Mart 2024 sonrasında insanı odağına almayan AKP zihniyetine sahip ve benzeri yapıların hızla tasfiye olacağı bir döneme gireceğimizi özellikle belirtmek istiyorum. CHP’li yerel yönetimler olarak insanı odağına alan, eşit hizmet veren, adil paylaşan, şeffaf ve hesap verebilir olan, planlama yapan, ortak akılla yöneten, risk yönetimi olan, güvenli yaşam alanları oluşturan, dayanıklı kentler inşa eden, dijital dönüşüme ayak uydurabilen, sosyal adaleti sağlayan, yerindeliği önceliğine alan, saygılı, sevgili bir yönetim anlayışını benimsiyoruz. Yani, halkçı belediyeciliği önemsiyoruz. Dirençli ve güvenli kentler oluşturacağımızın garantisini veriyoruz. Sağlam bir altyapı inşa edeceğiz. Hızlı ulaşımı yaşama geçireceğiz. Teknolojiye önem vereceğiz. Öğrenen belediyecilik icra edeceğiz. Demokratik ve katılımcı belediyeciliği benimseyeceğiz. Şeffaf ve hesap verebilir olacağız. Üretken ve üretici olacağız. Ortak yaşamı güçlendirecek ve çevreci olacağız. Adil ve paylaşımcı belediyecilik anlayışını merkezimize koyacağız. Çocuklarımıza özen göstereceğiz. Kadınları yaşamın merkezinde tutacağız. Engellilere hayatı kolaylaştıracağız. İnsanı önemsiyoruz ve önemseyeceğiz.

Vatandaşlarımız, 2019 yılından itibaren başta İstanbul, Ankara olmak üzere CHP’li tüm yerel yönetimlerin kalkınma belediyeciliğiyle dirençli ve güvenli, refah belediyeciliğiyle huzurlu, dayanışma belediyeciliğiyle adil ve yaşanabilir bir yaşama adım attılar. Şimdi zaman, CHP’li yerel yönetimlerin kalkınma belediyeciliğiyle tüm Türkiye’yi tanıştırma zamanıdır. Biz “Türkiye İttifakı”yız. Biz Türkiye’yi kucaklıyoruz. Sizden bunun için destek istiyoruz.

'KÖTÜ ŞARTLARIN SONU YAKLAŞACAK'

CHP olarak bizim tek hedefimiz başta İstanbul, Ankara gibi şehirlerimizde beş senede ortaya koyduğumuz halkçı belediyeciliği Türkiye’deki her yerleşim bölgesine ulaştırmak olacak. Buradan geleceğe yönelik bir çıkış yolu inşa etmek zorundayız. Bu çıkış yolunu inşa etmek, ülkemizin içinde bulunduğu zorlu yaşam şartlarının yurttaşlar üzerindeki yükünü hafifletmek için 31 Mart yerel seçimleri önemli bir fırsat. 31 Mart seçimlerinde CHP’nin kazanacağı her belediye bu çıkış yolunun, hafiflemenin güçlü bir ilk adımı olacak. Halkçı belediyecilik büyüdükçe mevcut kötü şartların sonu yaklaşacak. Halkçı belediyecilik büyüdükçe vatandaşlarımızı çaresiz hissettiren bu şartlar değişecek.


İlgili Haberler

Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon