Yolsuzlar hancı, fareler yolcu

11 Mayıs 2024 Cumartesi

Mikronezya istibdatının kalesi Betonit Saray’ı, fareler istila etmişti. Hem de koca koca, lağım fareleri...

Her yandan fışkırıyor, küçük kabileler halinde gezerken görüldükleri oluyor; koridorlarda fink atarken, saray mutfağında ejder meyveli smoothie tadarken yakalanıyorlardı!

Ne var ki sorun herkesten çok Ulu Çoban’ın baş kuzusu, resmi zevcesi, on çocuğunun anası ve sarayın hanım ağası Kemire Makropiç’i geriyor, hatta kemiriyordu.

Fare görünce düşüp bayılacak kadar ürken Kemire, organik yaşama özen gösterdiği için istilaya karşı önce doğal yöntemlerle savaş açıldı. Saraya çok sayıda kedi salındı. Ama her biri kol kadar lağım farelerinin, kedileri önlerine katıp kovaladığı görülünce yöntem iflas ve mırnav ordusu lağvedildi.

Kemire Makropiç, yatağında bir fare ailesinin mışıl mışıl uyuduğunu gördüğü gece doğallıktan çığlık çığlığa caydı ve istilaya karşı gerçekçi çözüm arayışı başladı.

Mikronezya istibdadının en akıllı yolsuz kodamanları, Muktedir Makropiç’in CIA’sal danışmanı Efraim Gordo, İmaniyet İşleri Reisi Alyoşa Ersaltz ve sarayın girdisini çıktısını ezbere bilen müteahhit Mikron Mikropiç, kafa kafaya verip beyin fırtınası başlattılar.

Efraim Gordo, “Fareleri en sevdikleri saptanan yiyecekleri zehirleyerek öldürelim!” önerisinde bulundu.

Müteahhit Mikron Makropiç, “Bence saraydaki her deliğe, kanalizasyon borularına falan duman basalım, öksüre tıksıra kaçar giderler” dedi. “Tarlalardaki kemirgenlere öyle yapıyorlar.”

Alyoşa Ersaltz, papaz takkesini uzun uzun kaşıdı. Sonra, “Kesin garanti, şaşmaz çözüm bende” diye içini çekti: “Fareleri Tanrı Ol’a imana çağıralım, sarayı Yol ayetlerini okuya okuya gezelim; hepsi kaçar ve hiçbiri bir daha uğramaz!”



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları