Gerçek

08 Aralık 2014 Pazartesi

29 futbolcu transfer edeceksiniz. Onur’un sakatlanacağını hesap edip arkasına ikinci iyi bir kaleci almayacaksınız. Şampiyonluk sloganlarıyla taraftarı umutlandıracaksınız. Sonra da final gibi bir karşılaşmaya çıkacaksınız. Kalecinizin hatalı pasıyla maça 1-0 yenik başlayacaksınız. Sadece kaleci mi ? Waris, Yatabare ve Constant’a milyonlarca Avro ödeyeceksiniz. Bourceanu’yu göndereceksiniz. Orta alana bir ön libero almayacaksınız. Beşiktaş’a karşı iki çakma ön libero Özer ve Medjani’yle mücadele edeceksiniz. Küme düşen takımların oyuncularıyla (Sefa-Musa Nizam) yerli seçeneği oluşturacaksınız. İlk 45 dakikayı bir gol pozisyonuna girmeden tamamlayacaksınız. Sonra da galibiyet bekleyeceksiniz.
Başarıda tesadüfe yer yoktur. Ciddi bir planlama gerektirir. Önüne çıkan her oyuncuyu alarak şampiyon olacağına inanmak, futbolun cahiliye dönemlerinden kalma bir kandırmacadır. Hele hele alacağınız bir teknik adamın sihirli dokunuşuyla bütün eksikleri kapatacağını düşünmek, sadece kendini değil taraftarı da aldatmaktır. Beşiktaş, bugünkü noktaya taş taş üstüne koyarak planlı geldi. Birbirini tamamlayan dengeli bir takım yarattı. Trabzonspor ise bankadan faize aldığı krediyle kadroyu sil baştan plansız yeniledi. Birbirini tamamlayamayan dengesiz bir takım yarattı. Planlı transfere güzel bir örnek: Demba Ba çıkıyor, Mustafa Pektemek giriyor. Mustafa Pektemek sakatlanıp çıkıyor Cenk giriyor. Korkarım ki iki takım arasındaki fark, sadece tabelaya yansıyan skorla sınırlı kalmaz. Kurumsal anlamda geleceğe de yansır. Son dakikalarda Trabzonspor hücum oynamaya çalıştı. Ancak oyunu bütün oynamakta sıkıntı çekince kalesinde sayısız pozisyon verdi. Beşiktaş forvet oyuncuları cömert olmasa fark daha da büyürdü.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Trabzonspor vurgun yedi 22 Haziran 2020

Günün Köşe Yazıları