İstanbul Barosu'nun Kadın Başkan Adayı...

23 Ekim 2008 Perşembe

Hukuka en çok ihtiyaç duyduğumuz dönemlerden birini yaşıyoruz. Ancak aynı dönem ne yazık ki insanların adalet duygusunun zedelendiği, yargının siyasi kamplaşmanın maşası gibi kullanılmaya çalışıldığı günler... 86 sanığın yargılandığı 2 bin 500 sayfa iddianameli ve asıl gündemin telefon konuşmaları ile dolu dosyalar arasında kaybolduğu bir Ergenekon davası; hâlâ dosyası Türkiye tarafından Alman hükümetinden istenememiş bir Deniz Feneri davası; suçu dergi dağıtmak olan ve Metris Cezaevinde işkenceden ölen Engin Çeber olayı, sürekli üstü kapatılmaya çalışılan Hrant Dink cinayeti davası; 30 yıldır sonuçlanamayan ve sonunda önceki gün zamanaşımı yüzünden düşürülen 16 Mart Katliamının davası...

İşte tüm bunlar yüzünden bu pazar yapılacak olan İstanbul Barosu seçimleri daha bir önemli... Daha adil bir yargı için yapılması gerekenlerlistesi ise çok çok uzun... İstanbul Barosu dünyanın 3. büyük barosu. 24 bin avukat baroya kayıtlı. Baronun bu yıl bir kadın başkan adayı var: Avukat Mebuse Tekay. Güleryüzlü, şık ve güçlü...

Katılımcı Avukatların adayı olan Tekay, baronun 130 yıllık tarihinde beşinci kadın başkan adayı. Şayet Tekay diğer 5 adaydan daha fazla oy alıp seçilirse, İstanbul Barosu Başkanı ilk kez bir kadın olacak.

Siyasetin gündemindeki hukuksuzlukkötülüğü yüreklendiriyor diyor Mebuse Tekay ve ekliyor:

Türkiyede iktidarlar uzun yıllardır güçlü bir yargı sistemi ve güçlü hukukçular istemediler. Yargıya ayrılan pay yüzde 1in üstüne çıkmıyor. Bu payla yargı sorunlarının çözülmesi olanaksız. Hâkim ve savcı açığı var, avukatlar saatlerce duruşma kapılarında bekliyor, Yargıtayda 10 binlerce bekleyen dosya var. Hükümet, açıkca Danıştayın yürütmeyi durdurma kararlarına uymuyor. Büyük bir direnç var.

Mebuse Tekaya aday olmaya nasıl karar verdiği sorusunu yöneltiyorum. Tekay Ülkenin ve siyasetin gündeminde hukuk ve hukuksuzluk var. Hukuk, hayatın her alanını ilgilendiren önemli bir parçası. Hayatın üzerine hukukun ışığı da vurabilir, bizde olduğu gibi gölgesi de. Hukukta meydana gelen iyileşmeler bütün hayatımızı olumlu etkileyecektir. Hukuka en çok ihtiyaç duyduğumuz böyle bir dönemde İstanbul Barosunun sesinin hiç çıkmamasını içime sindiremediğim için çok güçlü bir ekiple birlikte adaylığımı koydum. Ne ülkede ne baroda bu duruma tesadüfen gelinmedi. Nedenleri biliyoruz. Sorun varsa çözümü de vardır...diye anlatıyor.

Tekaya göre İstanbul Barosunu güçlü bir kadro ile daha etkin çalışır hale getirmek şart. Diğer barolarla güç birliği yapıp bir baskı grubu gibi çalışabilirizdiyor. Katılımcı Avukatlar Grubunun oluşturduğu iki de Bilim Kurulu var. Biri Hukuk Bilimleri Kurulu, diğeri Toplum Bilimleri Kurulu. TekayTürkiyede yargı hiçbir zaman bağımsız olmadı ama hiçbir zaman bu kadar bağımlı hale getirilme çabası da olmadı. YARSAV kapatılmak isteniyor, hükümet bütün yargıç ve savcıların üye olmak zorunda olduğu bir birlik kurmak girişiminde. İşte hem bilim kurulumuz hem izleme kurulları ile takipte olacağız. Hukuk temelli muhalefet de diyebiliriz yapmak istediğimize...diyor. Yönetim kurulu adayları arasında Bahri Belen, Ergin Cinmen, Nihal Saban gibi isimler de bulunuyor.

8 ciltlik Bireysel ve Toplu İş Hukuku Çalışma Mevzuatının 4 yazarından biri olan Mebuse Tekay, hukukçu kimliğinin ötesinde çok yönlü bir kişilik. Susurluk kazası sonrasında,Aydınlık İçin 1 Dakika Karanlık eylemini başlatan beş kişilik ekibin bir üyesi. Anayasamı İstiyorumkampanyasında sivil anayasa girişiminin koordinatörü; Deprem İçin Sivil Koordinasyonun kurucuları ve yürütücülerinden biri. Barış Girişiminin ve Irakta Savaşa Hayır Koordinasyonunun da bir üyesi...

Ayrıca Annem gibi Olamadım adlı bir öykü ve Batı Doğudan Başlar adlı bir gezi ve deneme kitabı da var.

[email protected]



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Biz modern insanlar... 12 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları