Üzüm üzüme razaki notları

16 Temmuz 2023 Pazar

“Birbirlerinin mütemmim cüzüdür.” demiştik.

Eskiler “teşbihte hata olmaz!” derlerdi. 

İkisi de parti lideri. 

Seçimden  önce Yargıtay Cumhuriyet Savcılığı'na kayıtlı 125 siyasi parti vardı. 

Dün itibariyle 10  tane daha kurulmuş, 135 olmuş.!

Önemli olan da zaten partiye  lider olmak .

Ve koltukta sittin sene oturabilmek.

Nazar değmesin,  Tayyip Bey 21. seneyi de devirdi. 

Kemal Bey henüz 13. yılında. Maşallah

Olağanı, olağanüstüsü farketmiyor. Girdiği her Kurultay'ı kazanıyor. 

Tüm oyları silip süpürüyor. Tek aday giriyor.

Çok gerekirse, rakibini kendisi belirliyor. 

Tayyip Bey de öyle yapıyor.   

Üzüm üzüme baka baka, yani..

Kim kimi karartıyor Allah biliyor. 

Buna da kullar yani, delegeler, sonra da seçmenler karar veriyor.

Seçim kaybetmek demek, Tayyip Bey için “dünyanın sonu” demek. 

Ama Kemal Bey  çok rahat. Geçen gün ilan etti zaten:  

“Seçim kaybetmek dünyanın sonu değil!” 

Eski Yunan'dan beri, “karakter kaderdir” denir.

Karakteri 657 sayılı Memurin Kanunu ile yoğurulduğu için içi rahat.

Arkasında da şimdi 25 milyon vatandaş..

13 yılda da tam  8 tane  Kurultay zaferi!

Her 19 aya  1 zafer, daha n'Olsun?!

DEĞİŞİM DEĞİŞTİ

Değişim aşındı. 

Şimdi “yenilenme zamanı” !

Dün de aynen böyle  dedi. 

Siyaset sözcüklerle oynama sanatı.

AKP 2001'den beri  bu sanatı icra ediyor.

Üzüm üzüme, baka baka demiştik..

Siyaset aynı zamanda  “vitrin düzenleme” sanatı.

Reyiz  2001'den beri vitrinin en önünde oturuyor.

Arkasını, yanını, altını, üstünü değiştirip duruyor

Abdullah Gül'ü, Cumhurbaşkanı, Dışışleri Bakanı, Başbakan, yapıyor. Dönüyor, Davutoğlu'nu...

Asrın Lideri olmak boş laf değil. 

2002’den beri iki gözü görmez her tür engellilerden, şeyhlere şıhlara, futbolculara ve ağır sıklet pehlivanlara dek “vitrine” koymadığı kimse kalmıyor.

“Benim 75 tane Kürt milletvekilim var!” övünmesi hâlâ belleklerde.

“En çok çocuk bizim parti grubunda!” kampanyası bile açıyor.

Parti parti dolanıp duran “Ergenekonzede” emekli teğmenin kulağına kar suyu kaçırıyor.

“Tek çocuk olur mu? O ne ya? “

Vekiller taş atıp kollarını yormuyor.

Doğan her çocuğun hastane ve  25 yaşına kadar da tüm sağlık giderlerini TBMM – yani millet ödüyor.

Reyiz'in cömertliğine bereket!

ETKİNLER LİSTESİ!

Eski MİT Başkanı, yeni Dışişleri Bakanımız Hakan Fidan dün  

Endonezya'da 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü Anma Töreni’ne katıldı. 

Hain darbe girişiminin organizatörü FETÖ'yü ve terörü usulünce lanetledi. 

Bu açıklamalar akıllara  Hürriyet gazetesinin 12 yıl önceki bir manşetini getirdi. 

Basının Amiral Gemisi, kapsamlı bir araştırma ve oylama yapmış 

“Türkiye’nin 10 etkili ismi”ni seçmişti. (4.Ksım 2011)

1- Tayyip Erdoğan,

2- Fethullah Gülen,

3- Abdullah Gül, 

4- Ahmet Davutoğlu, 

5- Kemal Kılıçdaroğlu, 

6- Yaşar Kemal, 

7- Ümit Boyner, 

8- Aziz Yıldırım, 

9- Nuri Bilge Ceylan, 

10- Abdullah Öcalan.

Türkiye'nin en etkin 1. şahsiyeti hala değişmedi. 

“Dünyanın sonu değil”cilik  sayesinde de değişecek gibi görünmüyor.  

2011 yılında da Öcalan'da, Fethullah da aynı Öcalan ve Fetullah'dı.  

Rahmetli Kamer Genç'in o tarihteki konuşmaları TBMM Tutanaklarında duruyor.

Doğan Grubu'nun haraç mezat  satılmasını bu tür densiz listelerler tetiklemiş olabilir mi?

GELELİM BUGÜNE

TV programlarından ve  sosyal medya yazışmalarından suç icat ediliyor.

Son kurban TELE 1 programcısı,  gazeteci  Merdan Yanardağ. 

Seçim döneminde gevşeyen korku iklimini daha da yoğunlaştırmak.

Öcalan on iki yıl önce de “terörist başı” idi. 

Her nasılsa  “etkin ve güçlü şahsiyet “ diye Erdoğan ile aynı listede yer alabiliyordu.

Nasıl oluyordu bu? 

USTA HER HUSUSTA 

"Babıâli büyük  bir konak.  Mesleğe iyi sarılmışsan

birlikte yola çıktıklarınla  ya da önce yola çıkanlarla 

karşılaşır durursun.."

Çetin Altan böyle demişti.

Artık ne pembe konak var, ne de babıali yokuşu.

Hayat baştan sona bir rastlantı.

1973 kasımında başlamıştı konaktaki macera.

Önce Oktay Ağabey (Ekşi), dün de Altan Abi (Öymen)'le yarım asır sonra  aynı çatı altında buluştuk.

müstesna bir rastlantı.

Bunda “Asrın Lideri” nin de elbette payı var!

Aynı zaman diliminde yaşamış olmak zaten her türk yurttaşı için zaten başlıbaşına bir macera.

İkisi de aynı kuşağın, aynı kültürel ve siyasal çizginin insanı.

Fırtınalara, hapisliklere rağmen, deneyimlerini ve gözlemlerini kalemlerinin ve kelamlarının gücü ile  + 70 yıldan beri okurlarıyla paylaşmayı sürdürüyorlar. 

Onlarla yaşıt  gazetecilikte de siyasette de sağ cenahtan zikre değer kimse  yok.

Mesleğe girişte genç gazetecinin yazgısını usta meslektaşlar belirlerdi.

Şimdi değil gazeteciliği, tüm mesleklerin kaderini malum usta belirliyor..



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Gerçeğin demine Hu 28 Nisan 2024
Erdoğannâme... 14 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları