‘Amma ciddiye aldılar yahu!’

15 Ekim 2023 Pazar

Sevgili,

Yıl 1960, 27 Mayıs’ın lideri Cemal Gürsel Ankara’da gazetecilerle toplanmış. 

Menderes-Bayar iktidarının çok kötü davrandığı, hapislerde süründürdüğü gazetecilerle ilk tanışma toplantısı bu.

Tarafların birbirleri üzerindeki ilk etkileri çok önemli.

İyi olumlu giden toplantının sorular, dilekler bölümünde gazeteciler arasından bir el kalkıyor, elin sahibi beklemeden konuşmaya başlıyor: 

- Hop Dedik! Şinasi Nahit Berker.

Hemen dahili mikrofondan bir anons duyuluyor:

- Sayın Şinasi Nahit Berker acele telefona çağrılıyorsunuz.

Sonra resmi giyimli iki görevli Şinasi Nahit Berker’e refakat ediyor, salondan çıkıyorlar.

Neyse, askerler öyle “hop dedik” diye söze girilmesine alışkın olmadıkları halde bir olay çıkmadan, suhuletle halledilmiştir her şey.

Olayın iç yüzü daha sonra anlaşılacaktır. Gazetecinin “hop dedik” diye söze girmesi doğaldır. Toplantıya katılan gazetecilere önceden tembih edilmiştir: Söz almak istediklerinde önce mensubu oldukları yayın organını, sonra kendi adını söyleyerek lafa gireceklerdir.

Şinasi Nahit de öyle yapmış önce sahibi ve yöneticisi olduğu mizah dergisinin adını söyleyerek söze başlamıştır. Mizah dergisinin adı “Hop Dedik”tir.

***

Tam Şinasi Nahit Berker’e uygun, hani “Böylesi de olsa olsa onun başına gelir” dedirtecek cinsten bir olay.

Gerçekten de dendiği gibi, en kısa yazan ve en uzun düşündüren yazar olan Şinasi Nahit garip bir adamdır. Yükseköğrenimini yarıda bırakarak, gazetecilik mesleğini seçen ve de ne yazık ki, bugünkü kuşağın yeterince tanımadığı Şinasi Nahit, Ulus, Yeni Ulus ve bir süre aradan sonra Güneş ve Cumhuriyet gazetelerinde yazmıştır. Artık basınımızda başarılı örneklerine pek rastlamadığımız, bir zamanlar en parlak iki temsilcisinin, Doğan Nadi ile Şinasi Nahit’in oluşturduğu bu türün geçmişte özel meraklıları vardı. Şinasi Nahit, günlük yaşamında da kısa yazılarındaki kadar kıvrak zekâlıydı. Adnan Menderes’i yalnız yazılarıyla değil, aynı zamanda davranışlarıyla da çileden çıkarırdı. Dönemin en hazırcevap politikacısı olan Osman Bölükbaşı Adnan Menderes’in tahammül edemediği kişilerden bir diğeriydi. Menderes’in Bölükbaşı nefreti o kerteye varmıştı ki kendisine oy vermemekte direnen, sandıkta Bölükbaşı’nı tercih etmekten vazgeçmeyen Kırşehirlileri cezalandırmak için burayı il iken ilçe yapmış, sonra da Bölükbaşı’nı parlamentoda yaptığı bir konuşmada, Meclis’in manevi şahsına hakaretten hapse attırmıştı. 

Şinasi Nahit bir zamanlar Ankara Hilton denen Ankara Merkez Cezaevi’nde Bölükbaşı’nı ziyarete gidince gülerek şunu söylemiş :

- Aşk olsun üstadım, ben de sizi zeki bir adam sanırdım.

Bölükbaşı sormuş:

- Neden ne oldu?

- Bunlara manevi şahsiyete hakaretten de içeri mi girilirmiş, siz zeki adamsınız, çıkacaktınız kürsüye ve “Yüce Meclis’inizi tenzih eder, hepinizin teker teker ...” diyecektiniz hiçbir mesele kalmayacaktı.

Zaman içinde gazeteci olunmayacağını, bu işin ancak gazeteci doğmakla olabileceğini ileri süren Şinasi Nahit Berker sık sık bu ülkenin uzun sözden battığını söyleyen garip bir adamdı.

Mizahi kısa yazılarından birinden dolayı 29 ay hapis cezasına çarptırılan yazarımız sık sık söylenerek volta atarmış içeride: “Amma ciddiye aldılar yahu!”

Kendisi ile aynı koğuşta olan ve onun davranışlarını taklit eden, sırtında iki cinayeti olan bir adi mahkûm da bir süre sonra Şinasi Nahit gibi volta atmaya başlamış: “Amma ciddiye aldılar yahu!”

Evet Sevgili, devletin yine yalnız gazetecileri değil bütün vatandaşlarını çok ciddiye aldığı bir dönem yaşıyoruz.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

İyi insan 19 Mart 2024
Laiklik nedir? 6 Mart 2024
Yıldönümü 3 Mart 2024

Günün Köşe Yazıları