Aynen Öyle!..

08 Nisan 2014 Salı

Siyah zemin üzerine sarı ışık verildiğinde hissedilen kasveti çağrıştıran, güneşin ısıtmayıp ısırdığı, tehditkâr aralıklı bulutların sırıttığı bir mart günüydü.
Bilmem kaç yüzüncü kez Beyoğlu’nda eski İnci Pastanesi’nin olduğu binanın karşısında kafamı kaldırıp baktım. Sonra kendi kendime sordum:
- Acaba başkaları şu benim gördüğüm binayı hangi gözle görür?
Kişioğlu, karşısındakiyle ilgili bu soruyu kendine sıkça sormuştur:
- Acaba nasıl görüyor?
Bu sorunun ardına “beni, ailemi, yaptığım işi, ya da ülkemi” nesnesini takmak mümkündür.
Bunlar arasında, en çok sorulan ise “acaba biz Türkleri nasıl görüyorlar?”sorusudur.
Malum biz Türkler nasıl göründüğümüz konusunda çok meraklıyızdır.

***

Bu konuda çok meraklı değildim, ta benim gördüğüm, algıladığım yönetim ile dünyanın algıladığı arasında, şimdilerde kapanmış, uçurum kadar fark olana dek.
Nasıl göründüğümüz konusunda ipucu oluşturacak olayı ise geçen hafta öğrendim.
Pakistan’da geçen olayın baş kahramanı kendisi henüz bir şeyin farkında olmayan Muhammed Musa.
Muhammed Musa şu anda, borçlarını ödemedikleri doğalgaz hattını kesmek için evlerine gelen görevlileri taş yağmuruna tutan Musa ailesinin bir ferdi olarak hakkında polis memuru Kaşif Muhammed tarafından tutulmuş zapta dayanılarak ağır ceza mahkemesinde, adam öldürmeye teşebbüs suçundan 12 yıl hapis istemiyle yargılanıyor.
Ne var ki, Muhammed Musa daha konuşmayı bile beceremeyen 9 aylık bir bebek. Duruşmaya çıktığında yargıçların durumu görmelerine avukatlarca savunması yapılmasına, aileye verilecek cezadan muaf tutulmasının istenmesine karşın mahkeme, kararını soruşturmanın sonunda vereceğini söylüyor ve kefaletle serbest bırakılmasına karar veriyorlar, ama bebek Muhammed’in bu hafta içinde yapılacak ikinci duruşmada da hazır bulunmasına karar veriliyor.
Mahkemenin bu akıl sır almaz kararının bir de gerekçesi var: Suçun vasfı. Her ne kadar Pakistan’da cezai ehliyetin başlangıç yaşı 7’den 12’ye çıkarılmışsa da Muhammed Musa terör sanığı olduğu için bundan yararlanamıyor.

***

Velhasıl dostlar, Pakistan’da dokuz aylık bir bebek, biberonuyla mahkeme huzuruna çıkarılıp terör suçundan yargılanabiliyor; bebeği karşılarında gören hâkimler saçmalığa son verecek yerde, yargılamayı sürdürüp bebeği ancak kefaletle, o da bir sonraki duruşmada hazır olması şartıyla serbest bırakabiliyor.
Değerli okurlarım söyler misiniz bana, bu olayı öğrenen insanlar, Pakistan hakkında ne düşünürler?
Çağdaş dünyadan bir insanın bu olayı öğrendikten sonra Pakistan’a ve Pakistanlılara saygı duyması mümkün müdür?
Kuşkusuz bütün Pakistanlılar o mahkemenin yargıçları, ülkenin yöneticileri kadar angıt değillerdir. Kuşkusuz Pakistanlılar arasında ince, demokrat, kültürlü, hünerli, herkesin örnek alacağı, benzemek isteyeceği insanlar vardır.
Kuşkusuz genellemelerle bir ulusu, bir toplumu suçlamak aptallıktır.
Ama bütün bunlar yine de demokratik ülkelerin insanlarının, Pakistan hakkındaki küçümseyici, hor görücü düşüncelere kapılmasını engelleyemez.
Bırakın o demokrasileri, siz bu haber üzerine, dost ve kardeş Pakistan’a nasıl bakıyorsunuz?
Dışarıdan bizi nasıl görüyorlar diye sorarsanız.
Ekmek almaya çıkan çocuğunu terörist diye polisine vurdurtup öldürten, tasfiye etmek istediği Genelkurmay başkanını teröristlikle ömür boyu hapis cezasına çarptıran, bedava eğitim isteyen çocuğu terörist diye tutuklayan, seçim ortamında Facebook ve Twitter’ı yasaklatan, 3.5 yaşında bir bebeğin havuzda boğulması üzerine dehşet derece iğrenç tepkiler koyanların yaşadığı bu Türkiye’ye bakınca insanlar ne gibi bir görüntü algılarlar?
9 aylık çocuğu terörist diye yargılayan Pakistan ile aynı görüntüyü, değil mi?Aynen öyle!
Bu eylem ile başka nasıl bir görüntü bekleyip isteyebilirsiniz ki?..  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

İyi insan 19 Mart 2024
Laiklik nedir? 6 Mart 2024
Yıldönümü 3 Mart 2024

Günün Köşe Yazıları