Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Emek Düşmanlığı
Dün, 1 Mayıs 2013 İstanbul’da yer yer afet, yer yer savaş görüntüleri vardı. Bütün vapur, metro, otobüs seferleri durdurulmuş, köprüler kesilmiş, kimi yerlerde yaya trafiği de engellenmiş durumdaydı.
\nBuna karşılık, kentin çeşitli kesimlerinde polis ve jandarma el ele vermiş, nerede bir topluluk görseler, veriyorlardı gazı, basıyorlardı ilaçlı suyu...
\nTarihimizde her 1 Mayıs’ın kendine özgü sloganları olmuştu. Dünkününki şuydu:
\n“Jandarma polis emeğe karşı el ele!”
\nAmaç emekçilerin Taksim Meydanı’na çıkışlarını önlemekti.
\nGeçmişte yaşanmışları bilmeyenler rahatlıkla şunu söyleyebilirlerdi:
\n- Neden onarım çalışmalarına sahne olan Taksim Meydanı için direniyorlar ki?..
\nTaksim Meydanı için direniyordu emekçi, çünkü orada onca şehit vermişti. 1 Mayıs 1977’de orada öldürülenlerin katilleri hâlâ bulunmuş, kanlı olayın sorumluları ortaya çıkarılmış değildi.
\nBunun hesabını veremeyenler, daha doğrusu sormaya bile tenezzül etmeyenler, iktidara geldiklerinden bu yana çeşitli bahanelerle Taksim’i emekçiye kapatmak istiyorlardı.
\nTaksim, avantaya açıktı. Taksim, kamunun elinden alınan yeşilinin talanına açıktı. Taksim AVM ve rezidans rantiyesinin yağmasına açıktı. Taksim, PKK aktivistine açıktı. Ama Taksim emekçiye kapalıydı.
\nEmekçiyi çileden çıkaran da buydu işte.
\n***
\nDevletin, tüm güvenlik birimleriyle el ele emekçilere karşı olması boşuna değildi. Emekçilerin 1 Mayıs 1977’de orada yitirdiği yoldaşlarını anmak için Taksim’e gitme istemini Başbakan AKP’ye ve kendisine karşıtlık olarak yorumluyordu.
\nFormel mantık çerçevesinden bakıldığında haksız da değildi. Şöyle düşünmüş olmalı:
\n- Ben onlara karşıt olduğuma göre, onlar da bana karşıt olsalar gerek.
\nAslında, İstanbul’un dünyanın 1 Mayıs gösterisinin yasaklandığı tek yer olmasının başka izahı yoktu.
\nEskiden, kimi çevrelerce ustaca beslenen ve yaşatılan bir emekçi, daha doğrusu işçi sınıfı korkusu vardı ki, kimi hallerde emekçiler arasında bile yaygınlaştırılmıştı.
\nArtık o da yok, olması için de şu anda neden de bulunmuyor.
\nİşçiler bütün dünyada iktidara uzak, işçiler bütün dünyada eskisine göre örgütsüz.
\nToplum içinde önemlerini, örgütlenmişliklerini yitirmiş durumdalar.
\nTürkiye için durum daha da acınası. Türkiye’de kayıtlı işçi sayısı 11 milyon. Bunların ancak yüzde 9’u yani 1 milyonu sendikalı bu 11 milyon işçi kötü çalışma koşulları yüzünden son 11 yılda 12 bin kayıp vermiş, 36 bin kişi de ölmüş, iktidarın bunlara yaklaşımı ise maden kazasında ölenler için Bakan’ın ağzından “Güzel öldüler” demek şeklinde olmuş. Ölen öldüğüyle, söyleyen söylediğiyle kalmış, bir şey olmamış.
\nEmek işte böylesine çaresiz ve etkisiz konumda günümüz Türkiye’sinde.
\n***
\nDün, İstanbul’da olanlar, bu iktidarın emek karşıtlığının simgesidir.
\nDikkat buyurunuz, “bu iktidar işçi sınıfına karşı” demiyorum, çok daha ötesinde, emek karşıtlığıdır söz konusu olan.
\nNormaldir.
\nEkonomisini talan yağma, avanta rüşvet ve sadakaya bağlamış olan üretimi yaşamın temeli haline getirmekten kaçınan bir iktidarın emek karşıtı olmaması düşünülemez.
\nBöyle olunca da rantiyeye, yağmacıya, “aktivist”e açılan Taksim Meydanı emekçiye kapanır.
\nDemokrasiler, üretimin üzerine bina edilmediği, emek kutsal kavramlardan biri olarak kabul edilmediği sürece toplumlar bunun bedelini acı sonuçları yaşayarak öderler.
\nDaha emek sömürüsüne bile varamamış olan toplumlar, kendi kaynaklarını tüketerek kendi zenginliklerini geliştirmek yerine yağmalayarak, yok ederek, bir kaosun içine yuvarlanırlar.
\nO toplumlar için, sağlıklı bir demokrasinin temelini oluşturan sürdürülebilir bir kalkınma imkânsızdır. Sürdürülebilir kalkınmanın olmadığı yerde sürdürülebilir bir demokrasi de hayaldir.
\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Milli Eğitim Bakanı Tekin'den 'mülakat' açıklaması
- Besin alerjisi nasıl tedavi ediliyor?
- 10-16 Mayıs Engelliler Haftası
- Cumhuriyet Vakfı Başkanı Alev Coşkun konuşma
- Özgür Özel'den 'atama' çıkışı
- Özgür Özel kutlama programında
- CHP'li vekilden Soma için flaş çağrı...
- Mine Esen'den anlamlı konuşma...
- Serra Menekay yazdı, Aysim Dolgun Ildız besteledi
- İşte Cumhuriyet'in tarihi
En Çok Okunan Haberler
- 'Sakın 'Bizim burada fay yok' diye düşünmeyin'
- Erdoğan, Kalın ve Tunç'u Saray'a çağırdı
- ORC anketinde AKP'ye büyük şok!
- Bakan Ali Yerlikaya'dan flaş açıklama
- 14 Mayıs'ta AKP diyenlerde kararsızlık 'havası'
- ATV muhabirinin sorusuna sert yanıt
- 'Enflasyon zirveyi görecek'
- Erdoğan'dan krizle ilgili ilk sözler
- Saray'da 'Ayhan Bora Kaplan' zirvesi...
- Al Nassr'dan Cristiano Ronaldo kararı!