Arif Kızılyalın

Bilim Kurulu’ndaki sahipsiz camia: Futbol

19 Mart 2020 Perşembe

Koronavirüs, belli ki milenyumun en büyük felaketlerinden biri.

Çin'de başlayıp İtalya üzerinden Avrupa'ya sıçrayan ve bir iki hafta içinde de 7 kıtayı vuran hastalık nedense Türk sporunda fazla önemsenmiyor.

Öyle ki, FIFA, UEFA, CONCACAF gibi dünya futbolunu idare eden konfederasyonlar bıçak keser gibi organizasyonları durdurur, İspanya, İtalya, Almanya, Brezilya, Arjantin tüm yurttaşları ile birlikte futbolcularına da "Evinizden çıkmayın talimatı verirken, sağ olsun bizim Cumhurbaşkanlığı Bilim Kurulu, Prof. Dr. Recep Öztürk'ün de 'itelemesi'yle "Seyircisiz maç oynama" gibi bir garabete imza attı.

Süper Lig, TFF 1,2, 3 ve BAL (Bölgesel Amatör Lig) ile basketbol ve hentbol ligleri normal seyrinde oynayacaktı.

Hiçbir şey olmamışçasına futbolcular,basketçiler maçlara çıkacak, seyir alanları kapalı olduğu için seyirci koronavirüsten korunacaktı.

Gelgelim, futbolcunun, teknik direktörün, antrenörün, hakemin, top toplayıcı gariban çocuğun, günde 50 TL'ye çalışan stat güvenlikçisinin, gazetecinin önemi yoktu Bilim Kurulu'nun (!) nazarında.

Onları kimse savunmadı.

Hatta TFF Başkanı, "Liglere devam" kararını ikinci kez açıklarken, sosyal mesafeyi korumak için gazetecileri kendisinden en az 5 metreye oturturken, Bilim Kurulu'nun değerli üyeleri ile kabine 2'şer koltuk ara ile Cumhurbaşkanı'nın açıklamalarını dinlerken, futbolculara, basketçilere, hiçbir şey olmamışçasına sahaya çıkıp, oynamaları emredildi.

Yani ülkeyi yöneten grup kendini korurken, futbolu 'güya' idare eden Nihat Özdemir araya hastalık mesafesi korken, futbolcuya,a "Çık adam adama savunmanı da yap, beden, soluk, ter temasından kaçınma" dedi.

Malum spor yapanlar bilir bizde devam eden branşların hepsi temaşa sporu olduğu kadar mücadelenin ön plana çıktığı uğraşlar.

Üstelik soyunma odasına ineniniz var mı bilmem, oralarda her tür insan sıvısı mevcuttur, ülkedeki tüm dezenfektanları getirsen engelleyemezsin sıvının (yani olası virüsün) sirayetini.

Hadi diyelim ki Nihat Özdemir Bey futbol oynamadı, peki ya Servet Yardımcı Başkan o ortamı bilmiyor mu?

Kendisi şu sıralar futbolcu olsa örneğin Rizespor'da değerli aile büyüklerinden, izin alabilir miydi acaba sahaya çıkarken?

Ya da Servet Beyi karıştırmıyorlar bu işe, oynama kararı tamamen Nihat Belin yetkisinde!

İşin kötüsü sadece futbolcular sporcular değil hastalık riskine atılan. Bu işler mahrem içerir, ama ben size en az 15-20 tane kanser hastası, KOAH tedavisi gören futbolcu, antrenör, hakem yakını sayarım.

Acaba bizde futbola devam kararı veren ulemanın, bu kanser hastalarına da mı saygısı yok!

O virüs, o kanser hastasına bulaşırsa bunun hesabını kim verecek?

***

İşin vicdani boyutu böyle. Bir de futbolun sahipsizliği var.

Cumhurbaşkanlığı Bilim Kurulu'nun Çankaya Köşkü'ndeki toplantısına dikkat ettiniz mi bilmem!

Her kesimden uzman vardı, futbol hariç, hakemler hariç, antrenörler hariç!

Hadi diyelim Nihat Bey, "Ben bilmem, siz karar verin" diyor; bari UEFA'nın yıllarca Asbaşkanlığını yapan Şenes Erzik'i davet etseydiniz!

"Başkan anlat bu UEFA, FIFA niye erteledi, biz ne yapalım" deseydiniz!

Ama nerede!

Türkiye'de 'seçimle' değil de 'seçin'le iş başı yapan TFF, ne yazık ki derdini anlatmaktan yoksundur Bilim Kurulu'na.

Belli ki korkmaktadırlar, "Kurul ne karar alırsa kabulüm" görüşü hakimdir.

Elbette bir kaç kişi hariç. Erdal Bahçıvan'ın ve birkaç eski futbolcu kökenli ismin, "Erteleyelim" dediğini biliyoruz, ama onlar da anlaşılan Nihat Özdemir bariyerini aşamıyor.

Futbolcu derneği, hakem derneği, antrenör derneği için söyleyecek söz bulamıyorum.

Ve özellikle de Süper Lig Kulüpler Birliği için!

Maşallah 17 başkan sus pus, kurulun Göztepeli Başkanı Mehmet Sepil, hepten sessiz!

Bir tek Kayseri Başkanı Berna Hanım (Gözbaşı) tepki verdi. Sanırım, gizli ajandası yok onun, o yüzden çok rahat. Ve erkek egemen toplumda, erkek başkanların yapamadığını bir kadın yaptı. Teşekkürler Berna Gözbaşı...

Son söz  TFFHGD Başkanı Dr. Abdurrahman Arıcı'ya; siz tababet uzmanısınız, TFF koridorunda söylemediğiniz, "Maçların ertelenmesi gerek" sözünü lütfen şu TFF yönetiminin yüzüne haykırın; merak etmeyin bunların sizi görevden alacak gücü yok!



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

25 Nisan! 24 Nisan 2024
Yeni TFF Başkanı! 20 Nisan 2024
Ekmek yoksa ıstakoz ye! 17 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları