Aydın Engin

O Toroslar artık ak Toros oldu…

12 Kasım 2015 Perşembe

Gün geçtikçe bir “gaf ustası”na dönüşen Ahmet Davutoğlu’nun seçim kampanyası sırasında Van’da savurduğu “AK Parti iktidardan indirilirse buralarda terör çeteleri dolaşacak, beyaz Toroslar dolaşacak” tehdidi üstüne tek satır yazmadım. Çevremden gelen “Abi bu da tırmıklanmazsa ne tırmıklanır” yollu kışkırtmalara kapılmadım.
“Değmez” dedim geçtim.
Yanılmışım. Meğer “değer”miş…
Davutoğlu o beyaz Toros tehdidini seçimden 10 gün önce dillendirdi.
Seçimden sadece 5 gün sonra ise beyaz Toroslar ak Toros’lara dönüştü ve Kürt ellerinde 90’lı yıllarda “beyaz Toros” dendiğinde ilk akla gelen ünlü jandarma albayı Cemal Temizöz ve JİTEM’ci takımının tümü 21 yurttaşımızın yok edilmesi başta olmak üzere adam kaçırma, işkence, gasp, zorla kaybetme, yargısız infaz suçlarından dolayı yargılandıkları davada delil yetersizliğinden(!) beraat ettiler…
Böylece Cemaat’a bağlı polis şeflerinin, savcıların gerçek suçluların arasına kör bir intikam güdüsüyle suç işlememiş, suç işlemeye de kalkışmamış ideolojik düşmanlarını katarak berbat ettikleri Ergenekon davalarının en anlamlılarından biri daha AKP-Ergenekon nikâhının nur topu gibi yavrusu olarak beraatla noktalandı…
Albay Temizöz ve ekibinin 1993- 1995 arasındaki o kanlı, karanlık yıllarda Cizre’de “beyaz Toroslar”a bindirip öldürerek, işkence ederek, sonra da yok ederek “kaybettikleri” 21 Kürt (aslında 20’si Kürt, biri Arap) yurttaşımızla ilgili son dönemde açılan “Cemal Temizöz Suçsuz ise #21İnsanıKimÖldürdü?” başlıklı Twitter hesabına cevap, Cizre, Şırnak, Diyarbakır duraklarından geçtikten sonra mağdurların, yok edilenlerin yakınlarının, hatta avukatların bile ulaşmakta zorlanacakları Eskişehir’deki mahkemeden geldi: Beraat… Bütün sanıklar için beraat…

***

Temizöz ve takımının davası, romancılar için birkaç ciltte ancak anlatılabilecek bir tragedyadır. 21 yoksul ve Kürt yurttaşımızın bazen güpegündüz, bazen sabaha karşı, köylülerinin gözü önünde, saklamaya, delil karartmaya gerek bile duymayacak bir pervasızlıkla beyaz Toroslara bindirilip, alıp götürülüp kaybedildiği bir tragedya. 21 insanın inanılması güç, kabullenilmesi olanaksız tragedyası…
Hukukçular için, ceza hukuku ve cezasızlık gerçeği üstüne yıllarca okutulmaya değer bir ders konusudur. 21 yurttaşın katillerinin aynı davada hem sanık, hem tanık, hem mağdur, hem bilirkişi olabildikleri (İnanmayanlar için not: Ciddiyim) ve bunun hukuk eğitimi görmüş yargıçları yadırgatmadığı bir hukuk dersi…
Siyaset bilimciler için MGK zihniyeti ile AKP zihniyetinin bir süre nikâhsız yaşadıktan sonra nihayet nikâh kıymışlıklarının somutlanışıdır. Öyle “Paralelciler kahraman subaylarımıza kumpas kurmuşlar… Paralel yapı ve dış güçler hükümetle ordu arasına nifak sokmak istediler” filan gibi yuvarlak sözlerle geçiştirilmeyen, somut, elle tutulur, gözle görülür bir siyasal nikâh olarak ele alınmaya değer bir Türkiye gerçeğidir…
Gazeteciler içinse…
MGK devleti nasıl AKP devletine dönüştü” ya da Beyaz Toroslar nasıl ak Toroslara dönüştü başlıklı çok heyecanlı bir dizi yazı konusudur…



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

25 ay 13 gün sonra 16 Ağustos 2018

Günün Köşe Yazıları