Aydın Engin

Pazar keyfi için…

13 Eylül 2015 Pazar

Bu satırlar yazılırken AKP kongresi başladı ama henüz bitmedi. Bundan sonraki AKP’yi tanımamızda yararlı olacak bilgiler Merkez Karar ve Yönetim Kurulu listesinde bulacağız. Ama o listenin belli olmasına da birkaç saat var. Oysa bu Tırmık’ı Cumhuriyet yazıişlerine yollamak için birkaç dakika kaldı.
O yüzden siyasal bir yazı yerine bir “Pazar keyfi Tırmık’ı yazacağım.
Üstelik işim kolay. Tam tembel gazeteci işi bir Tırmık olacak. Bana gelen bir e-mektubu aynen, satırına, harfine, noktalama işaretine dokunmadan aktaracağım.
Böyle e-mektuplardan bol bol alırız. Ama bu defakinin Türkçe tadı ve “düşünsel derinliği” bir harika. Tam bir pazar keyfi…
Adam adını filan gizlemeden yazmış. Eh o gizlemediyse ben niye gizli tutayım ki. Sadece mektubunu değil bu yiğit Türk milliyetçisinin adını sanını da tanıyın ki pazar keyfiniz tam olsun.
Buyrun ve bana hak verin.

***

Veysel Dinler adlı zat yazıp yollamış:
Sakın bir kanser hücresi kolonisi olmasın saçları ve bilcümle yerlerinin kılları ağarmış, aynı ölçüde beyni de bir türlü büyük ulus olmanın erdemine ulaşmamış Aydın Engin Beyefendi! Yirmisinde solcu olmayanın kalbi yoktur, otuzunda ulusçu olmayanın aklı yoktur. Peki altmışlarında yüzen kafanın kim bilir neleri eksik ki hâlâ yirmili yaşlarının ütopyalarıyla yaşıyorsun... Üstelik bunu da Kürt milliyetçiliğinin başlatıcılarından sesi dahi erkekleşmiş bir kadını örnek göstererek yapıyorsun. Düğmesine basınca çalan bir alet gibisin. Ağzın laf yapıyor ancak özgül ağırlıktan yoksun konuşuyorsun. Çünkü solculuk sende ebedi bir rüya olarak uyku halinin sürmesini sağlıyor. Narkoz almış gibisin. Aydın Engin Beyefendi, elimde yetki olsa ben dikensiz gül bahçesi yaparım bu ülkede. Ancak hayat gerçekliği tam da işlediği gibidir. Sen neden hâlâ şu saat itibariyle düş alemini bir gerçeklikmiş gibi yazıyorsun, zaman zaman tv.lerde dile getiriyorsun?
Senin bu ütopya kirliliğini ne paklar acaba?
Kürt ile PKK’nın iç içe girdiğini uzaktaki Sağır Sultan duymuş olmasına karşın senin kulakların da mı artık işlevsiz kaldı?
Burada Almanya’nın, İran’ın, ABD’nın, Fransa’nın, İngiltere’nin kullandığı bir cinayet şebekesini çökertmek için yapılabilecek pek çok hareketin çevreye de zarar verebileceğini görmediğin belli oluyor. Peki senin gözlerin de mi işlevsiz kaldı?
Kürtçü hareketin meşruluğunu anlıyorsun da Türkçü olunca neden faşist diyorsun? Sende ahlak, izan ve bilcümle ölçüm aygıtı bütünüyle devre dışı mı kaldı?
Cumhuriyet gazetesinin her tarafına çöreklenip pislediniz. Şimdiye dek 90 yıllık Cumhuriyet tarihinde solculuk adına elde ettiğiniz bir mevzi var mı? Yok. Onun için mi PKK cinayetlerine çanak tutuyorsunuz?
Yani bir türlü gerçekleştiremediğiniz solculuk ideallerinizi PKK’nın mı gerçekleştirdiğini sanıyorsunuz?
Filistinli Arafat’tan geriye ne kaldı? Aptal bir İslamcılık değil mi? Sen İslamcılıkla emperyalizmin bir adım geriye çekildiğini hiç gördün mü?
Kürt milliyetçisi bir kadını özgürlük kahramanı olarak sunmak için arsız uğursuz olmak gerekir. Kabul etmesen de böyle bir yere sürüklenmiyor musun?
Sen hiç Türk kapitalizminin kimliği hakkında araştırma yaptın mı? Acaba büyük üreticiler dışında (sözgelimi Koçlar, Sabancılar, İstikbal, Yataş, Pınar gibi markaların dışında, ikincil kapital faaliyetlerini, sömürge eylemini gerçekleştirenlerin kimlikleri hakkında bilgin var mı?
Örneğin bütün Efes ürünlerinin dağıtımının Tuncelilerin yaptığını, bütün meyve sebze hallerinin Kürtlerin elinde bulunduğunu, bütün birahaneleri kütlerin işlettiğini, bütün otelleri, turistik tesisleri, her türlü gayrimeşru işleri... Halen uyuşturucu kaçakçılığının Iğdır üzerinden Avrupa’ya sevkini yapanın Kürtler olduğunu..... Saymakla bitmez. Biraz aydınlanmak, biraz gönlüne biraz engin ol çağrısı yapmak için daha ne bekliyorsun. BU YAZI KİŞİSEL BİR HAKARET İÇERMEMEKTEDİR. ANCAK GÖRÜŞ, İDEOLOJİ, APTALLIK gibi olumsuz değerler AŞAĞILANMADIĞI SÜRECE DOĞRU SANILIRLAR”.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

25 ay 13 gün sonra 16 Ağustos 2018

Günün Köşe Yazıları