Ey Almanya sen önce…

10 Haziran 2016 Cuma

Cumhurbaşkanı Almanya’ya karşı haklı olarak öfkeli; “Ey Almanya!” diye başlayarak esip gürlüyor. Ne var ki öfkesine yenik düşüp gerçeklerden sapıyor. Örneğin, “Ey Almanya, sen önce holokaustun hesabını ver” derken yanlışa düşüyor. Çünkü Almanya Yahudi soykırımı ile yüzleşmiş, hesabını vermiş bir ülke. Bilindiği gibi Naziler döneminde işlenen suçların failleri müttefikler tarafından kurulan ve 20.11.1945-14.4.1949 arasında süren Nürnberg Mahkemeleri’nde 12 ayrı davada yargılandılar ve mahkûm edildiler. Nürnberg Mahkemeleri’nde 24 Alman ve Avusturyalı üst düzey Nazi yargılanmış, 22’si suçlu bulunmuş, 12’si idam cezasına çarptırılmış, bunların cezaları infaz edilmiştir: Dışişleri Bakanı Joachim von Ribbentrop, İçişleri Bakanı Wilhelm Frick, Nazi devletinin en yüksek polis yetkilisi Ernst Kaltenbrunner, Devlet Bakanı Martin Bormann. “Kasap” namıyla ünlü Polonya Genel Valisi Hans Frank, Alman Hava Kuvvetleri Komutanı, Mareşal Hermann Göring, Mareşal Alfred Jodl, Genelkurmay Başkanı Wilhelm Keitel, Nazi kuramcısı ve işgal edilen Doğu bölgelerinden sorumlu devlet bakanı Alfred Rosenberg, Thüringen bölgesi Nazi örgütü başkanı Fritz Sauckel. Avusturyalı Nazi hukukçusu Arthur Seyss-Inquart ve ırkçı savaş propaganda dergisi Der Stürmer’in sahibi Julius Steiner. Başta Adolf Hitler olmak üzere diğer önemli Nazi liderleri intihar etmişlerdi: Hitler (30.4.1945), Heinrich Himmler (23.5.1945), Joseph Goebbels (30.4.1945), Robert Ley (25.10.1945).
Bu ana davaların ardından başta Almanya Federal Cumhuriyeti, Alman Demokratik Cumhuriyeti ve Avusturya olmak üzere Bulgaristan, Fransa, Yunanistan, Büyük Britanya, Yugoslavya, Hollanda, Norveç, Polonya, Romanya, Sovyetler Birliği, Çekoslovakya ile Macaristan’da toplu yargılama süreçleri başladı. Önemli bir soykırım suçlusu olan Adolf Eichmann ise İsrail’de yargılanarak 1962 yılında idam edildi. Daha sonraki davalarda Almanya ile birlikte çeşitli ülkelerde yaklaşık 60 bin Nazi suçlusu cezaya çarptırılmıştır. Almanya’nın Batı İşgal Bölgesi’nde Müttefik Askeri Mahkemesi tarafından 5 bin 25 Alman cezaya çarptırılmış, 806’sı için ölüm cezasına verilmiş, bunlardan 486’sının cezası infaz edilmiştir.
Alman mahkemelerinde 8.5.1945’ten başlayarak 2005 yılı sonuna kadar görülen davalara bakacak olursak… Bu sürede açılan 36 bin 393 davada 172 bin 294 zanlı yargılanmış, 16 bin 740 sanıktan 6 bin 656’sı mahkûm olmuştur. 16 kişi idam cezası almış, 4’ünün cezası infaz edilmiştir. 166 kişi müebbet hapse mahkûm olmuş, 6 bin 297 kişi çeşitli hapis cezasına çarptırılmıştır. 130 kişi para cezasıyla kurtulmuştur. 47 kişiye verilen ceza ise bilinmemektedir.
Alman Demokratik Cumhuriyeti’nde (ADC) (Sovyet İşgal Bölgesi) ise 1949 sonuna kadar 8 bin 55 kişi Nazi suçlusu bulunarak cezaya çarptırılmıştır. Ayrıca 3 bin 115 kişi “kitlesel suç işlemekten”, 2 bin 426 kişi “Nazilere muhbirlik yapmaktan”, 901 kişi “Nazi örgütlerine üye olmaktan” mahkûm olmuşlardır. 1950 yılında toplama kamplarında bulunan 3 bin 400 sanık Sovyet İşgal Yetkilileri tarafından ADC makamlarına teslim edilmiş bunlardan 24’ü idam edilmiştir.
Bulgaristan’da 11 bin 122 kişi yargılanmış, 2 bin 730’u idama mahkûm olmuştur. Danimarka’da 14 bin 49 Nazi işbirlikçisi yargılanmış, yaklaşık 13 bin 500’ü “vatana ihanetten” mahkûm olmuş, idam cezasına çarptırılan 78 kişiden 46’sının cezası infaz edilmiştir. Fransa’da aynı suçtan 4 bin 783 kişi idam cezasına çarptırılmış, yaklaşık 2 bin kişinin cezası infaz edilmiştir. Norveç’te hemen savaş sonrasında 92 bin 805 kişi hakkında dava açılmış, 17 bin 136 kişi hapis, 30 kişi idam cezasına çarptırılmıştır. 30 kişiden 25’inin cezaları infaz edilmiştir. Avusturya’da 13 bin 625 Avusturyalı, Polonya’da 5 bin 385 Alman ve Avusturyalı çeşitli hapis cezasına çarptırılmıştır. Görüldüğü gibi Nasyonal Sosyalizm ve Yahudi soykırımıyla Almanya ile birlikte birçok Avrupa ülkesi de hesaplaşmıştır.
Almanların soykırımla yüzleşmesinin somut belgelerinden biri de Alman Şansölyesi Willy Brandt’ın 7.12.1970 günü Polonya ziyaretinde Varşova gettosundaki “kurbanlar” anıtının önünde diz çökerek soykırım kurbanlarına özür duası etmesidir. Bir önemli belge de Devlet Başkanı Richard von Weizaecker’in II. Dünya Savaşı’nın sona ermesinin 40. yılında 8.5.1985 günü Federal Meclis’te yaptığı tarihi konuşmadır. Devlet Başkanı bu konuşmasında Nasyonal Sosyalizmin neden olduğu tüm yıkımları lanetlemiş, soykırım kurbanlarından Alman halkı adına özür dilemiştir.
Kısacası Alman Federal Meclisi’nin son soykırım kararını gereksiz, hükümsüz, yanlış bulabiliriz fakat bu Almanya’ya yapılan “Sen önce holokaustun hesabını ver!” çağrısını haklı çıkarmaz.
Ayrıca Almanya şayet bu hesabı vermemiş olsaydı herhalde bugün İsrail’in en yakın dostlarından biri olmazdı.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Veda 28 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları