Bir portre

11 Aralık 2016 Pazar

O çok iyi bir insandır:
Herkesle sesini hiç yükseltmeden konuşur...

Büyük küçük herkese karşı dudaklarındaki saygılı bir tebessümü hiç eksik etmez.

***

O çok iyi bir uzmandır:
Bilgisayar teknolojisini çok iyi bilir...
Dünyadaki gelişmeleri çok yakından izler...
Her türlü bilgisayar, tablet ve akıllı telefonları tanır, eksiklerini ve üstünlüklerini karşılaştırmalı olarak anlatır, herkesin her sorununun çözümüne yardımcı olur.

***

O çok iyi bir gazetecidir:
Dünyadaki ve Türkiye’deki gündemi çok yakından izler, önemli haberleri derinliğine araştırır, ayrıntıları kaydeder...
Tam bir arşivcidir.

***

O bir müzikseverdir:
Özellikle Klasik Batı Müziği’ni çok iyi bilir...
Önemli icraları kaydeder...
Müthiş bir müzik arşivi vardır.

***

O tam bir demokrattır:
Sadece siyaset açısından değil...
Günlük yaşamında, iş hayatında, aile içinde, dost çevresinde de tam bir demokrattır...
Kimseyi kırdığı, incittiği, görülmemiş, duyulmamıştır...
Bırakın bir terör örgütünü, herhangi siyasal örgüte bile pek yakın değildir; zaten siyaset konuşmaktan da pek hoşlanmaz.

***

O çok iyi bir yazardır:
Her pazar Cumhuriyet’te, elektronik beyinler, dijital dünya, sosyal medya konularındaki son değişme ve gelişmeleri okurlarına aktarır...
Ben de her pazar onun çok şeyler öğrendiğim yazısını Sosyal Medya’da, onurla, gururla, zevkle paylaşırım.

***

O açık kalp ameliyatı geçirmiş bir hastadır:
Son derece riskli olan ameliyattan başarıyla çıkmış...
Fakat ameliyat sonrası komplikasyonlardan dolayı hayatını kaybetme tehlikesi yaşamış ve çok zor iyileşmişti.

***

Ve o şu anda, dört duvar arasında hapistedir:
Dudaklarında sönmeyen tebessümle, zulme, baskıya, haksızlığa, hukuksuzluğa, adaletsizliğe, hastalığa, ölüme direnmekte...
Sadece okuyacak kitap verilmemesinden yakınmaktadır.

***

Bu portre, Cumhuriyet’in hapisteki on yazar-çizer ve yöneticisinden sadece birinin, Hakan Kara’nın portresi...
Hiç kuşkunuz olmasın, bir iki sözcük değiştirerek hemen hemen hepsi için, “O ÇOK İYİ BİR İNSANDIR” başlığıyla böyle portreler yazılabilir:
Hakan Kara, Cumhuriyet açısından onda bir...
İçerideki gazeteci-yazarlar açısından yüz kırkta bir...
Kim bilir, doğru dürüst, gerekli özen gösterilerek (due diligence) yargılanmadan hapse atılanlar açısından binde, belki de on binde kaç?
Kaç Hakan Kara, kaç Musa Kart, kaç Mustafa Kemal Güngör, kaç Bülent Utku, kaç Önder Çelik, kaç Turhan Günay, kaç Güray Öz, kaç Kadri Gürsel, kaç Murat Sabuncu kaç Akın Atalay dört duvar arasında hapis?
Kaç Necmiye Alpay, kaç Aslı Erdoğan hapiste çile dolduruyor?

***

O insanları düşündükçe nefesim daralıyor...
Boğuluyorum!  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları