Gülengül Altınsay

Avrupa’nın ligi

16 Mart 2017 Perşembe

Saat değişikliğine uymamanın olumsuz sonuçlarını futbolda da görüyoruz. Beşiktaş deplasman maçlarını ta 23.00’ten sonra oynamak zorunda kaldı mesela. Futbolcuların hiç alışık olmadığı bir saatte yani. Kara Kartal bu akşam da 21.00’de Olimpiyakos’u konuk edecek. Bunun uzatmaları olabilir, penaltıları olabilir. Hiçbir anne çocuğunu maça yollamaz. Dahası ekranda da izletmez. Sonra ağlaşıyoruz; futbol sevilmiyor, statlar boş kalıyor. Bizim saatleri Avrupa’ya göre ayarlamıyor olmamızın sadece kendimize zararı var.
Avrupalıların bu konuda üzüldüklerini hiç sanmıyorum.
Bir yandan Avrupa’yla didişiyorsunuz. Batı düşmanlığını körükleyip lümpenlikte zirve yapıyorsunuz ama öte yandan Avrupa Şampiyonaları düzenlemeye talip olmalar, Avrupa’da başarılı olmak için yanıp tutuşmalar. Hani kendi gücünüze dayanarak Avrupa’da yarışsanız canım yanmayacak. Türkiye’de oynayan oyuncuların hatta Türkiye milli takımında oynayan oyuncuların birçoğu Avrupa altyapılarında yetişmiş.
Sonra da “Avrupa bize karşı önyargılı” diyorsunuz? Öyle olsa Oğuzhan’lara, Emre Mor’lara, Cenk Tosun’lara, Hakan Çalhanoğlularına neden emek harcasınlar ve de Türkiye’de oynamalarına müsaade etsinler?
Milliyetçi gazla şişip şişip hamaset parçalayanlara sormak gerek.
Üç milyondan fazla Türkiyeli ekmek parası için çareyi neden Avrupa ülkelerine gitmekte buldu?
En muhafazakâr insanlar bile çocuklarını Ortadoğu ülkelerine ya da bir Asya ülkesine göndermiyor da niye Avrupa’ya gönderiyor eğitim için?
Sonra da Avrupa’yla ilişkileri siyasi amaçlarla “siz kim oluyorsunuz” noktalarına getirmek, hiç gerçekçi değil. Yani Türkiye’yi Avrupa’dan ayrı bir yere koymaya çalışmak, hatta idamı getirerek uyanıklık yapıp Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nden kaçmak, Avrupa’yla bağları koparmak birtakım İslam düşmanı, ırkçı kesimlerin ekmeğine yağ sürmekten başka bir şeye yaramaz.
Sonra Avrupa’da yaşayan çok sayıda Türkiyelinin rahatını bozmaktan başka bir işe de yaramaz. Şimdiden çifte vatandaşlığın kaldırılmasını konuşmaya başladı bile.

Özgürlük esas…
Çünkü temel insan hak ve özgürlükleri kimsenin malı değil... Bir inanca, bölgeye, ülkeye, dine, etnisiteye ait de değil. Onun için evrensel. Sen daha demokrat daha özgürlükçü olacaksan Avrupa istediği için, takdir edeceği için değil kendin için ol. Bu ülke için, bu halk için ol. Çocukların rahatça geleceğe bakabilsin, istediklerini yapabilsin.
Bak o zaman kaç tane Avrupa Şampiyonası düzenliyorsun? Kaç tane Avrupa kupası ve madalyası kazanıyorsun.
Ayrıca siyasiler bugün çeşitli amaçlarla birbirlerine girer ama sonra menfaatleri örtüşür ve yine öpüşür ilişkilerine bıraktıkları yeren devam ederler. Olan biz sıradan insanlara olur.

Beşiktaş’ın maçı var
Nereden nereye? Maç saati dedik Avrupa ile gerginliklere kadar girdik. Oysa ki bu akşam çok önemli bir akşam; hem Beşiktaş için hem de Türkiye için. Tek temsilcimiz Beşiktaş sabırla, telaş etmeden kendi oyununu tutturarak Avrupa Ligi’nde çeyrek finale adını yazdırabilir. Taraftar da ırkçı ve düşmanca söylemlere itibar etmeden ama takımını sonuna kadar destekleyerek örnek taraftar modeli olabilir. Hem de siyasilerin Avrupa’yla gergin günler yaşadığı şu günlerde…
Beşiktaş seyircisi de akıllıdır değil mi?  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Beklenen sonuç 28 Nisan 2024
Ha hakem ha referee 25 Nisan 2024
Kim çürümüş? 18 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları