Hilmi Türkay

F.Bahçe Volkan'ın Heykelini Diksin

23 Nisan 2012 Pazartesi
\n

\n

Yıllar oldu spor yazarlığı yapıyorum. Bilmem daha ne kadar sürecek bu tutkum. 1980den günümüze derbilerin bütününe yakınını kaçırmadım. Gün oldu yıldızına, gün oldu fos çıkanına tanıklık ettim. Derbilerin keyfi diğer maçlara göre çok farklıdır. Kulüp yöneticileri bir hafta öncesinden başlarlardı konuşmalarına... Bu her birinde alışkanlık olmuştu. Hep iğneleyici sözler. Bazıları vardı ki ortamı germekte üzerlerine yoktu. Yönetici kıvılcımı çakarsa taraftar durur mu?.. Eline taşı alan, sopayı kapan doğruca koşuyordu stadın önüne... Sanki maça değil savaşa gidiyoruz. Hiçbir zaman kavga eksik olmadı. Maç içinde ev sahibi takım rakip oyuncuya attığı pet sularla, çakıyla, ayakkabıyla, çakmakla, küfürleriyle yapmadığını bırakmıyordu. Bunlar ne görmek istediğimiz ne de tasvip ettiğimiz görüntülerdi. Futbolun içinde futbolla değil daha çok şiddetle ön plana çıkar olduk. Suçlu kim?.. Çok uzaklara gitmeye hiç gerek yok. Suçlu; takımlarımızdaki çenelerini tutamayan yöneticilerimiz. Yahu sussanız ne olur. Medya önüne çıkıp reklamlarını yapacaklar ya!.. Söylediklerini yazmasak belki bir daha konuşmayacaklar ancak içimizde de reyting mücadelesi yapılıyor unutmayalım... Olaylar ayyuka çıkınca bana göre en sağlıklı karara başvuruldu. Hatta geç bile kalındı. Bu karar neydi?.. Karar; deplasman takımının taraftarının dış saha maçlarına gidemeyeceği şeklindeydi. Hemen karşı çıkanları gördüm ama böyle bir uygulama artık kaçınılmaz olmuştu. Düne kadar deplasman takımı (x) sahaya gittiğinde koltukları kırıyor, tuvaletteki lavaboları parçalıyor, muslukları yerinden söküyordu. Aklım ermiyor bunu yapanlara. Kadıköyde yakın zamanda oynanan Eskişehirspor-Medical Park Antalyaspor arasındaki kupa maçında Eskişehirsporlu taraftarlar maraton alt tribünde tam 170 koltuğu yerinden sökmüş!.. Koltuktan ne istiyorsunuz kardeşim? Zarar olsun da nasıl olursa olsun... Uygulanmakta olan karar tribünlere ders niteliğindedir. Ne zaman adam olunursa o zaman eski uygulamaya geçilecek. Olur mu?.. Ben buna hiç ama hiç inanmıyorum. \n

\n

Dün gündüz saatlerinde Kadıköyden vapurla Beşiktaşa geçtim. Güzel bir hava vardı İstanbulda. İnsanlar sokaklara dökülmüştü. F.Bahçe forması giymiş kızla erkek arkadaşı yürüyüşteydi. Barbaros Bulvarında bir grup Beşiktaşlı taraftar vardı. Sanıyorum Trabzondan yeni dönmüşlerdi. Çocuğu görür görmez koşarak üzerine çullandılar ve başladılar vurmaya. F.Bahçeli genç ne olduğunu anlayamadı. Sağdan soldan Vurmayın, yapmayın... sesleri... Kanım çekildi. Bir kişiye 15-20 kişi. Olmaz, yakışık almaz. Vay be, ülke olarak ne duruma gelmişiz. İnsanımız eğer tuttuğu takımın formasını giyip dolaşamıyorsa on kere vah, yüz kere vah, bin kere vah... Yok, yok biz adam olamayız.!.. Devriye polis geldi, sonra herkes dağıldı. \n

\n

Süper Final uygulamasıilk kez yapılıyor. Bundan sonra yapılır mı yapılmaz mı bilemem. İyi mi oldu, onu da bilemem. G.Saray şikâyetçi. Böyle bir uygulama olmamış olsaydı şampiyondular. Dün geceki G.Saray-F.Bahçe arasındaki derbi maç büyük önem taşıyordu. Sarı-Kırmızılıların kazanması demek kupanın bir kulbunu tutmak gibi bir şeydi. F.Bahçenin yenmesi ise mücadeleye yeniden heyecan getirecekti. Dikkatimi çeken böylesine kritik, heyecanı dorukta olan bir karşılaşma öncesi teknik direktörlerin, yöneticilerin, futbolcuların sessiz kalışlarıydı. Herkes sustu. Kötü mü oldu ?.. Elbette ki hayır. Tam anlamıyla örnek gösterim. Bir de Sadri başkan susmayı öğrenebilse!..\n

\n

Futbolun adaleti yok\n

\n

Derbinin ilkyarısında her iki tarafta olağanüstü hatalar yaptı. Olur normaldir. Futbol hata oyunudur. Tam oyuna hâkimken sahanın bütün yerinde baskı oluşturmuşken bir de bakarsınız ki golü kalenizde görmüşsünüzdür. İşte F.Bahçenin attığı gol böyle gerçekleşti. G.Saray rakip sahada pres koyduğu sıralarda F.Bahçe kaptığı ani topla çıktığı ilk kontratağını gol yaptı. Sonra mücadele yeniden eski duruma geldi. G.Saray baskıya devam etti, F.Bahçe de kapanmaya. Selçukun yaptığı hatalar yenilir yutulur değildi, sanki kendisine çık sürekli hata yap demişler. Zaman zaman Caner de Selçuk gibi önemli belki de affı olmayacak hatalar yaptı. Melonun erken sarı kart görmesi oynayacağı oyunu ister istemez engelledi. Baktım istatistiklere; G.Saray ilk 45 dakika içinde kaleye 11e 4, F.Bahçe ise 2de 2 isabetle oynamış. Sonrası yani ikinci bölüm: Hiç sormayın. Neresini anlatayım. Tek kale oynayan G.Saraya karşı izleme pozisyonda olan bir F.Bahçe takımı. Olacak iş değil ama öyle oldu. Volkan hariç. Öyle bir devleşti ki neler kurtardı neler. G.Sarayın Sarı - Lacivertli kaleye attıkları şutları inanın sayamadım. Açıkça söylemek gerekirse şut bombardımanına tuttular F.Bahçeyi. Ama bir kez daha gördüm ki futbolun adaleti yok. F.Bahçe bir hücum yaptı, bir gol daha attı ve maçı aldı götürdü. 90 dakikanın geneline baktığımızda G.Sarayın çok farklı kazanması gerekiyordu. Dış Haberler Servisinde çalışan arkadaşım Mustafa Kemal Erdemolun bitiş düdüğünden sonra söylediği söze katılmamak elde değil; Bu F.Bahçe Volkanın heykelini diksin...”\n

\n

\n\n



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Heba olan 1 yıl daha 13 Mayıs 2024
Bu iş bitti! 7 Mayıs 2024
Umut var mı? 28 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları