Beşiktaş Tüpraş Stadı’nda bir derbiyi daha geride bıraktık. Soğuk havaya rağmen tribünlerde boş yerin kalmaması güzel. Biz futbol ülkesiyiz futbolu çok seviyoruz. İki tarafın da hedefinde kazanmak vardı. Maç kadrolarına baktım Rıza Çalımbay’ın sahaya sürdüğü 11 şaşırttı. Beşiktaşlılar da benim gibi düşünmüş olmalılar. Örneğin Aboubakar’ı 11’e ilk isim olarak yazardım. İş işten geçmiş Beşiktaş oyunun sonlarına doğru neredeyse havlu atmış, kaleci Mert’in kurtardıklarını sayamadım, Rıza Çalımbay, Aboubakar’ı oyuna sokuyor. Şaka gibi. Biraz geç olmadı mı hocam? Eğer bu futbolcuyla herhangi bir sıkıntın varsa söyle yönetim çözsün. Değişimleri kısıtlı yaptın fark yemekten kurtuldun. Bu maç sana yazar. Sakatın ne kadar çok olursa olsun teknik, taktik açıdan bir şeyler vermeliydin. Biz bunu göremedik. 1-1’ken oyuna ortak olabilirdin. Ne sen başardın ne de futbolcuların. Dersine iyi çalışıp maçı kazansan bir umut zirvenin içinde yol alabilirdin. Şimdi böyle bir şey söz konusu değil. Skor 3-1 olduktan sonra ıslıklar, yuhalamalar başladı. Daha önce de ifade ettiğim gibi taraftar derbi kayıplarını kabullenemez. 1-1 berabere biten Ankaragücü maçı sonrası “Beşiktaş için bir puan iyi” demen camiada hoş karşılanmamıştı. İşin çok zorlaştı. Bu gelişinde dikkatimi çekti sana olan eski sevgi yok. Bir iki maç daha kaybedecek olursan “Rıza istifa” diye bağırırlar. Hazırlıklı ol. Yeni başkan Hasan Arat seninle devam etmeyecekmiş gibi görünüyor. Böyle duyumlar alıyorum. Sen de iyi bilirsin ki başarısızlıklarda hep teknik direktörler gider. Şenol Hoca’nın bıraktığı enkazı devraldın. Eski yönetim Burak Yılmaz’dan önce seni düşünebilirdi. Hatalar diz boyu. Umarım aldığın enkazı düzeltirsin. Ama iyi bir dostun olarak ben inanmıyorum.