CHP Kurultayı, Halkın Direnişine Katılmazsa...

04 Kasım 2023 Cumartesi

29 Ekim sürecinde Türk tipi bir toplumsal başkaldırı ve direnişe tanıklık ettik.

Kendiliğinden örgütlenen, içten gelen, barışçıl, her yaştan ve tabakadan yurttaşı kapsayan, coşkulu, aynı zamanda kararlı, iktidarından muhalefetine halkına sırtını dönmüş tüm siyaset yapanları soğukkanlılık, aynı zamanda gözü peklikle uyaran, ders veren bir karşı çıkış direnciydi yaşananlar. Halk egemenliğinin adı olan Cumhuriyetin kutlanmasını yasaklayan iktidar ile es geçmeye kalkan muhalefete yönelik çok anlamlı ve geniş katılımlı bir boyun eğmeyiş hareketiydi. 

İktidar ve muhalefetin başındakiler, bu direncin geç ayrımına vardılar. Koştura koştura halk selinin peşine takılmak zorunda kaldılar ancak iş işten geçmiş, ulusal uyarışın saati kurulmuştu.

Tarihin akışı, toplumsal tepkimelerin er ya da geç bir sonuca ulaşacağını gösterir.

İktidarın giderek ülkeyi çürüttüğü, halkı mutlu edemediği ortada. Benzer kanı, muhalefet için de geçerlidir. Özellikle gençler, şu anda işbaşında olan muhalefet önderliklerinden umudunu kesmiş gözükmektedir.

CHP kurultayı işte böylesi bir ortamda toplanmaktadır. Bu, CHP için büyük bir fırsattır.

Kurtuluş Savaşı öncesi yurdun her köşesinde kendiliğinden pıtrak veren direniş çabaları nasıl bir halk önderliği ve düzeni içinde derlenip toplandıysa CHP’nin bugün yapması gereken de bu tür bir kurtuluş, uyanış, dirilişe sancaktarlık yapmaktır.

Köhnemiş, Cumhuriyete yönelen karşıdevrim hareketine karşı sessiz kalan, hatta onun yarattığı yangına körükle giden, yönünden ve ilkesel benliğinden uzaklaşmış, yurttaşın yürek atışlarını duyumsamaktan çok günlük siyaset oyunları ile iş götüren bir kadro ve önderlik; ayağa kalkmış olan toplumsal bilincin ileriye dönük istek ve gizilgücünü karşılayamaz.

CHP kurultayı işte bu yüzden önemli bir dönüm noktasıdır. 

CHP, bu dönüm noktasında halkın isterlerine yönelmezse eğer, İsmet Paşa’nın “Yeni bir dünya kurulur, Türkiye de orada yerini alır” sözünden hareketle; halk, Cumhuriyetine ve egemenliğine sahip çıkmak üzere kendisine yeni bir dünya kurar ve orada yerini alır.

DEVLETE ÇÖREKLENME

AKP, kendisini milliyetçi olarak tanıtan MHP’nin desteğiyle bir parti devleti kurdu.

AKP’nin Cumhuriyet kutlamalarını yok saymak için uydurduğu “Türkiye’nin Yüzyılı” propagandasına karşı çıktığı gerekçesiyle bir öğretmen gözaltına alınabiliyor artık!

Dahası... Kulağımıza öyle bilgiler geliyor ki devlet için yeterlik, uygunluk ve en önemlisi tarafsızlık gerektiren en hassas yerlere AKP gençlik kolları üyeleri getiriliyormuş. Örneğin, devletin haber alma örgütlerine...

AKP’liler öylesine kurumlu hale geldiler ki her işe uygun olabileceklerini düşünüyorlar. 

Örneğin, eski Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan, kendisinin aslen Rizeli ve ilahiyat fakültesi bitirmiş olmasını, diplomat yapılabilmesi için yeterli görebiliyor. Bu yüzden, Saray’dan büyükelçi olarak atanmasını isteyebiliyor.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

IMF Defteri 27 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları