İki Sihirli Slogan: 'Değişim' ve 'Biz Yapabiliriz!'

10 Kasım 2008 Pazartesi

Yeğenimle o müthiş seçim gecesi, bütün dünyanın soluğunu tutmuş sonuçları beklediği anı ve ardından gelen büyük sevinç dalgasını izliyoruz. Ve Obama yüzbinleri aşan kalabalığa sesleniyor:Bunu siz yaptınız!

En çok ağlayan yaşlı bir zenci içimi burkuyor. O, 40 yıl önce öldürülen ünlü insan hakları savunucusu Martin Luther Kingin 1963 yılında Bir Hayalim Varbaşlıklı konuşmasını yaparken Kingin yanı başındaymış.. şimdi hayalin gerçekleştiği anı izliyor.

Yeğenim soruyor: Teyze sen hiç böyle bir an yaşadın mı?”,Böyle toplu bir sevinç?Onun sözleri beni geçmişe götürüyor ve aklıma dağlara taşlara adı Karaoğlan diye yazılan Ecevit geliyor. 12 Mart sonrası, Ecevit bizlere umut vermişti, 12 Martın ardından bu topraklarda işkencenin biteceğine, daha adil bir düzen kurulacağına ve hayatın daha güzel olabileceğine inanmıştık. Ve ilk kez sol rüzgârlar esmişti.

Şimdi, ister Amerikan sisteminin bir ürünüdeyin.. ister Demokratlar da gelse, Cumhuriyetçiler de gelse Amerikan dış politikası değişmezdeyin, Obama dünyanın tüm ezilenlerine bir umut aşıladı, bir şeylerin değişebileceğini gösterdi ve en önemlisi, Amerika ilk kez kocaman dev bir aynada kendini gördü. Aynadaki görüntüler hiç de hoş değildi ve o zaman ilk kez sorular başladı...

Aynaya bakmak her zaman iyidir. Belki de bütün dünya için, en çok da kendi ülkemiz için aynaya bakma zamanı gelmiştir. Çünkü artık iç karartan gerçekleri halının altına süpürmekle sorunlar çözülmüyor.

Devekuşu gibi kafayı kuma gömmek de vaziyeti kurtarmaya yetmiyor. Çünkü artık dünya bir küçük köy gibi.. her şey aynaya yansıyor.

Örneğin Sarah Fergusona kızmakla olmuyor. İngiltere bize tuzak kurdusözü çocukları bile güldürüyor. Siz görüntülere bakın, görüntüler yalan söylemiyor ve özür aramayalım. Şunu yapmayalım, İngilterede meslektaşıyla görüşen Dışişleri Bakanımız Babacan, televizyonlarda gösterilen belgesellerle ilgili soru yağmuruna tutulmuş. Babacanın verdiği yanıt: Hükümet konunun üstüne hemen gitmiştir. Görüntüler sanıldığı gibi kimsesizler yurdunda değil, zihinsel özürlüler merkezinde çekilmiştir. Görüntülerin insanlık dışı görüntüler değil, akli dengesi bozuk çocuklara ait olduğunu unutmamak lazım.Olur, bu lafın Türkçesi şu: Bunlar zaten zihinsel özürlü, ellerine pet şişesi geçirebiliriz, yataklarına bağlayabiliriz, altlarına edebilirler, pislikleri içinde yaşayabilirler.Bu sözler bana Nazi Almanyasında uygulanan soykırımı anımsattı. Hitler için zihinsel özürlülerin yaşama hakkı yoktu!

Gerçekten bizim de çok hızlı bir değişime ihtiyacımız var.

Neyse.. işler o kadar da karanlık görünmüyor; televizyon onları gösterdiğinde hem çok şaşırdım hem de bu ülke çok müthiş bir ülke diye düşündüm. Vanın Gürpınar İlçesi Çavuştepe Köyü sakinleri ABDnin 44üncü başkanı seçilen Obama için davul zurna eşliğinde tam 44 kurban kesip, halay çektiler. Ayrıca Obamanın fotoğrafları bulunan dev posterlerle fotoğraf çektirip posterdeki Obamanın alnına kurban kanını özenle sürdüler. Bu arada yavru bir Van kedisi de Obama ailesine doğru yola çıktı. Seçilirse kızlarına bir köpek yavrusu alacağına söz veren Obama ailesinin bir de Van kedisi olacak.

Olaya tanık olan muhabir soruyor: Amca sence bu Obama kimdir?Yanıt çok yalın: Bir iyi insandır.

Kenyadan Vana bir iyimserlik rüzgârı esiyor, dilerim çok uzun sürer.

Gerçekten bizim de çok hızlı bir değişime ihtiyacımız var dedim de Mustafabaşlıklı yazımdan sonra gelen e- postalar aklıma geldi. Yüreklendirici olanların yanı sıra hakarete varan suçlamalarla karşılaştım. Alışkınım, aynı durum CHPnin barajın altına düştüğü seçim öncesi yazdığım bir yazıdan dolayı da başıma gelmişti. Biraz çarşı pazar dolaşmış, birkaç taksiciyle görüşmüş, edindiğim bilgilerle CHPnin barajın altında kalacağını yazmıştım. İnanılmaz suçlamalarla karşılaşmıştım ama.. dediğim çıkmış, CHP barajın altına düşmüştü. Neyse, bir okurum da ısrarla soruyor Siz Atatürkçü müsünüz? Mustafa Kemalci mi?Yanıt vereyim, ben hâlâ Mustafa Kemalciyim. Ayrıca başaltının ne olduğunu soranlar da var; efendim başaltı, siyasi mahkûmlara cezaevine hoş geldin dayağının çekildiği yerdir.

isilozgenturk@gmail.com



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları