Deprem gölgesinde seçim...

11 Mart 2023 Cumartesi

Erdoğan’ın daha önce ilan ettiği “14 Mayıs’ta seçim” kararını deprem de değiştirmedi. 14 Mayıs Pazar günü cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimleri yapılacak.

Önümüzdeki günlerde yeni cumhurbaşkanı adayları çıkar mı, henüz net değil. Şu aşamada Millet İttifakı’nın adayı Kılıçdaroğlu, Cumhur İttifakı’nın adayı Erdoğan. Seçim bu iki eksende geçecek.

Millet İttifakı sancılı da olsa önemli ölçüde iç düzenini kurdu. Oy tabanı bir yana, toplumsal tabanı hayli geniş, yerel yönetim uzantıları da olan bir yelpaze oluşturdu. Kılıçdaroğlu fiilen kampanyayı da başlattı.

Şimdi Millet İttifakı’nı milletvekili listesindeki sıralama çalışması bekliyor. Listeye giremeyene söylenecek söz belli: 

- Seni iktidarımızda icracı bir yerde değerlendireceğiz!

Bunu kabul etmeyene yanıt da belli:

- Yoksa iktidara geleceğimize inanmıyor musun?

***

Cumhur İttifakı’nda ise Millet İttifakı’na koşut yeni hazırlıklar söz konusu. Her ne kadar 6’lı masaya “birbirine benzemezler”, “yamalı bohça” gibi yakıştırmalar yapsalar da burada bir enerji oluşturulduğunu görüyorlar. Buna karşı bir arayış içinde oldukları dikkati çekiyor.

Yakın gelecekte Cumhur İttifakı’na 4-5 yeni parti katılırsa şaşırmamak gerekir. Son 3 yılda 47 parti kuruldu. Bunların bir bölümü sadece iktidar endeksli, gerekirse devreye sokulacak partiler. Öncelikle Yeniden Refah ve Hüdapar’ın evet demeye hazır olduğu, benzer özelliklerde, farklı zeminlerde 2 partinin daha bunu izleyeceği konuşuluyor.

Bu arayışlar mevcut yapıda Cumhur’un kazanma zorluğundan kaynaklanıyor.

Yeri gelmişken vurgulayalım, partilerin tavanlarındaki anlaşmanın aynen tabana yansıyacağını söylemek mümkün değil. Kamuoyu araştırmaları örneğin, HDP ve İYİ Parti tabanında tavan ne derse desin dörtte üç oranında “değişim” isteminin baskın olduğunu gösteriyor. Bu anlamda “Tepedeki hesap tabana uymaz” demek mümkün.

Sandık güvenliği bu seçimin de konularından biri olacak. YSK, parmak boyasının yeniden getirilmesi için yapılan başvuruya olumsuz yanıt verdi. Bu sorun iki ucu isli değnek. Sandığa giren oyun aynen çıkmayacağını söylemek güvensizlik. Pek çok seçmen, “Oyum zaten sayılmayacak” kaygısıyla sandığa gitmeyebilir. Böyle bir sorunu görmezden gelmek de olamaz. Sağlıklı yol, iyi önlem almak.

***

Seçim, depremin gölgesinde yapılacak. Erdoğan, kampanyayı müziksiz yapmaktan milletvekili başvuru bedelini AFAD’a bağış olarak almaya kadar depremi olabildiğince lehine kullanmaya çalışacağını ilk günden gösterdi.

Deprem konutlarının temelini apar topar atıp “Biz başlattık, biz bitirelim” kampanyası da geliyor.

Ancak bütün bunlar 20 yıllık yıkımı tümüyle silemez.

Muhalefetin bu yıkım gerçeğini iyi anlatıp sağlıklı bir değişim güvencesi vermesi halinde toplum buna yanıt vermeye hazır.

Sonuç olarak her şey tamam görünüyor; Türkiye’de çok partili parlamenter yapıyı başlatan 14 Mayıs 1950 seçimlerinin yıldönümünde sandık var. YSK Başkanı Ahmet Yener de hazırlıkların başladığını resmen açıkladı. Ne var ki son anda “Koşullar tam oluşmadı” gerekçesiyle erteleme çıkarsa da şaşırmamak gerekir.

Başlıca dileğimiz hukuk zemininde, milli iradeyi tam yansıtan güvenli bir seçimin yapılması...



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

ABD gezisi iptal gibi! 25 Nisan 2024
ABD ile Hamas gerilimi! 24 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları