Küresel Eşitsizlik ve Gelir Paylaşımında Adaletsizlik

11 Aralık 2012 Salı

Küresel eşitsizlik ve yoksulluk hüküm sürerken adaletten, barıştan, vicdandan söz etmek mümkün değil.\n

\n

Dünyada 1 doların altında geçinenlerin sayısı 1987’de 1.2 milyar iken bugün 1.5 milyara ulaşmış, 2015 yılında ise 2 milyara ulaşacağı tahmin edilmektedir. Bugün dünya nüfusu 7 milyara yakın. Yoksul sayısının dünya nüfusuna oranı % 20. 2015’te dünya nüfusunun 8 milyar olacağı tahmin edilmektedir. Bu durumda yoksul nüfus oranı 25’e çıkacak.\n

\n

Dünyanın zengin ülkelerinde yaşayanların yüzde 20lik zengin kesiminin geliri, yoksul ülkelerde yaşayan yüzde 20lik kesimin gelirinden 1960ta 30 kat fazla iken 1997de bu 74 kat, bugün ise yaklaşık 100 kata ulaşmış durumda.\n

\n

Dolayısıyla bu denli yoksulluk varken toplumların sömürülmemesi, ucuz asker olmaması, savaşlara ve iç karışıklıklara düşmemesi mümkün değil.\n

\n

Dünyanın dengesi için umut bağladığımız Çinin bu büyüme hızını istikrarlı biçimde devam ettirdiği takdirde bir asır sonra ancak ABD gelirine ulaşacağı öngörülmektedir.\n

\n

Bu zenginlikte eşitsizlik ve yoksullukta çaresizlik ABDyi şımartmakta, dünyayı yöneten ve sömüren ülke olarak tarih sahnesinde kötü oyun oynamasına sebep olmaktadır.\n

\n

Ülkemizde durum ise hiç de iç açıcı değildir. 2011de günlük harcaması 4.3 doların altında bulunan nüfusun oranı yüzde 2.79’dur. Ağustos 2012 dönemi itibarıyla işsiz sayısı yaklaşık 2.5 milyondur. İşsizlik oranı ise yüzde 8.8dir. (Geçen yılın aynı dönemine göre binde 4lük bir azalış olması ile sevinmeyelim.)\n

\n

En zengin yüzde 20 toplam gelirin yüzde 46.4ünü alırken, en az gelir elde eden ilk yüzde 20 ise yüzde 5.8 pay alıyor. Nüfusun yüzde 60ı toplam gelirden ancak yüzde 31.7 pay almaktadır. Görüldüğü gibi en zengin yüzde 20, nüfusun yüzde 60ından yüzde 14.7 daha fazla gelir elde etmektedir. Aslında borçlanarak sağladığımız refahın neredeyse yarısını nüfusumuzun 1/5i alıyor.\n

\n

İnsan hakları tüm insanların yararlandığı hakları kapsar; bu haklarla insanın saygınlığının ve insanlar arasındaki eşitliğin tanınması sağlanır. Peki bu küresel eşitsizlikle ve yoksulların artmasıyla mı insan hakları sağlanacak? Hayır, insan hakları kâğıt üzerinde kalıyor. Zenginlerin yaratılan gelirden daha fazla pay almasını sağlamak için savaşlar yapılıyor, ajanlar o ülkeden bu ülkeye cirit atıyor, iç karışıklıklar yaratılıyor, insan hakları ayaklar altına alınıyor.\n

\n

ABD zenginliğine zenginlik katsın diye Ortadoğu perişan edilirken, bizim ülkemizde de milli refleks göstererek küresel eşitsizliği vurgulayan yurtseverleri hapishanelere atarak önündeki engelleri ortadan kaldırıyor. Bunun yapılmasına da yoksul, yaşam derdine düşmüş ve muhafazakâr halkımızın istismar edilen oyları ile iktidara gelenler en ateşli biçimde aracılık ediyor.\n

\n

Ancak unutulan bir şey var: Haksızlığa uğrayanların evrene gönderdikleri enerjinin nasıl bir maddeye dönüşeceği!\n

\n

Sevgi ve barıştan uzak bir yaşamı insanlık için reva gören Amerika ve de onun yörüngesinde olanlar evrendeki bu enerjiden nasiplerini almayacaklarını düşünmesinler!\n

\n

Aydınlık ve barış dolu bir evren yaratmak ve küresel eşitsizlikten kurtulmak için öncelikle bizim ülkemizde önemli adımlar atmalıyız. Bilim, akıl, sevgi ve vicdan için yatağımızdan kalkmalı, evreni kucaklamalıyız. Tüm insanlar için...

\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları