17 Ağustos 1999 depreminin ertesi günü, (henüz özeleştirilmesi/ peşkeşi yapılmamış olan) Türk Telekom’un ekipleri diğer illerden hızla gelerek devrede kalmış olan fiber optik şehirlerarası hat üzerinden, mobil donanımlı araçlarla acil haberleşme sistemini kurmuşlardı. Arama kurtarma ekiplerinin haberleşmeleri kısa sürede sağlanmıştı. Yıkıntılar altından çok can kurtarılabilmişti.

6 Şubat’taki büyük depremde, Antakya’da, Mümtaz Gövce’nin telefonuna sevgili kızının iletileri günler sonra düşüyor. İş işten geçtikten sonra... Binlerce canımızın “kurtarın” çığlıkları yakınlarına ulaşamadı. GSM’ler, internetler çalışmadığından! Yıkıntı altında iletilerini/ seslerini duyuramayan insanlarımız acı içinde, bir bölümü de donarak ölüme terk edildi! Yıkıntı başındaki aileleri de iletilerini, feryatlarını duyuramadılar. Yüreğimiz kanıyor!...

Günaydın!

Yıl 2005. Türk Telekom’un özelleştirilme (peşkeş) ihalesi. Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) olarak karşı çıktık. Dedik ki: Türk Telekom devlet tekelidir, satın alan firma özel tekel olur, kârını düşünür, soyar, halkı düşünmez, ülke güvenliği hiçe sayılacaktır. İhale şartnameleri, sözleşmesi “ticari sır” örtüsüyle gizli. İdari mahkemelere, Danıştay’a davalar açtık. Peşkeşi önleyemedik. Toplumsal kazanımımız, Danıştay kararıyla “21 yıl sonra Türk Telekom’un kamuya iadesi” olabildi. Türk Telekom, iktidar yandaşlarına iş aktaran, deneyimli uzmanları işten çıkaran, bir kurum haline getirildi. Konu derin. Sonuç ortada!

Güncel haberlerde, Ali Babacan’ın “Bugünkü aklımız olsaydı, tekel durumundaki işletmeleri özelleştirmezdik” dediği yazılı. “Günaydın” diyoruz. Umarız, altılı masa ülke yönetimine gelir de tekel durumundaki enerji, haberleşme ve doğalgaz tesis ve işletmelerini kamulaştırır.

Bilimden yoksunluk

2019’daki Silivri depreminden sonra Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay “3 ile 6 ay arasında, 5G teknolojisine geçeceğiz. GSM operatörleri ortak hat kuracaklar. Depremi yönetecek olanların aralarında kesintisiz telsiz sistemi kurulacak. Baz istasyonları sağlıklı binalara taşınacak. Toplam kapasiteyi 175 milyona çıkaracağız” dedi. Nerede?!

Aradan geçen 4 yıl içinde bunlar olabilseydi, binlerce can kurtarılabilirdi. 6 Şubat’ta depremin yıkımına uğramış illerimizde, yalnızca peşkeş kapsamı dışında tesis edilmiş olan şehirlerarası fiber optik ana bağlantılar devredeydi. Özelleştirmeler kapsamındaki şehiriçi haberleşme GSM ağları ise çöktü. Ne depremlere karşı önceden tesis edilmiş donanımlar/yazılımlar ne mobil anten taşıyıcı araçlar ne de acil durum enerji/ aydınlatma sistemleri... Kâr ve sömürü amaçlı kurulmuş, teknolojisi geri, şehiriçi GSM haberleşme tesisleri... Felaket önlemleri, yaptırımları, kamusal denetimleri olmayan!...

Geri bıraktırılmış, bilimden, akıldan, önlemden yoksun, yağma talan düzeninin hâkim olduğu bir ülkenin peşkeş çekilen varlıklarının can kıyımlarına yol açan hali! Mümtaz Gövce babaların, derin acılar çeken halkımızın feryadına yansıyan...