Olaylar Ve Görüşler

Mearsheimer ve dış politikada kuram eksikliği - Dr. Coşkun SOYSAL

13 Mart 2022 Pazar

Beklenen değil, korkulan oldu. Rusya Ukrayna’ya saldırdı. Ekranlar, sayfalar, her büyük olayda olduğu gibi, kerameti kendinden menkul “uzmanlarla” doldu taştı. Artık büyükelçilerimizin dahi Hariciye kökenli olmak zorunda olmadıkları bir zamanda, dış politika üzerine ahkâm kesmek de ağzı olanın ya da parmakları klavyeye basabilen herkesin harcı oldu. 

Tüm bu yazılıp konuşulanlar arasında biri, diğerlerinden ayrışmaktaydı. Ünlü uluslararası ilişkiler kuramcılarından, ABD’li Prof. Dr. John Mearsheimer’ın 1993’ten beri, fakat özellikle 2014 ve 2015’te öne sürdüğü, Ukrayna’nın tarafsız konumda tahkim edilmesi, aksinin Rusya’yı tahrik edeceği biçiminde özetlenebilecek görüşleri, Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısı sürerken, farklı bir ilgi yarattı. Uluslararası ilişkiler disiplininde gerçekçi okulun önde gelen temsilcilerinden Mearsheimer, öngörüleriyle takdir edildi, hayranlık uyandırdı. Rusya’nın diplomatik temsilcilikleri, Çin’in yetkilileri, Mearsheimer’ın ABD ve NATO’yu eleştiren açıklamalarını yayımladılar. 

Mearsheimer’ın eleştiri ve öngörüleri, en çok ABD ve/veya NATO karşıtı cenahın mensuplarınca takdir edildi, yaygın biçimde dolaşıma sokuldu. Oysa Mearsheimer’ın yaslandığı saldırgan gerçekçilik kavramsallaştırması, kabaca özetlenecek olursa, güvenlik ve ittifak ilişkilerine odaklanır. Kapitalizmi, kapitalist üretim ilişkilerini verili kabul eder, eleştirmez. Değiştirilmesini de önermez. Mearsheimer açısından bir sistem olarak emperyalizm sorun teşkil etmez. Uluslararası ilişkilere devlet merkezli bakar. Hegemon güç olma fırsatı karşısına çıkan devletin, bu fırsattan istifade etmesini savunur. Aksinin hata olacağını öne sürer. ABD ve NATO’ya eleştirileri, Irak’ın işgali gibi göreli kazanımlarını riske atan girişimlerine yöneliktir. Bu kazanımları makul biçimde artıracak, kanlı da olsa akıllıca girişimlere, ilkesel düzeyde karşı çıkmaz. Ne kapitalizmin yarattığı eşitsiz gelişmeyle ne de emperyalizmle doğrudan sorunu söz konusudur.

TEHLİKELİ YAKLAŞIM

Kapitalizmin eşitsizliklerine, emperyalizmin yaşattığı trajedilere karşı haklı ve ilkesel hassasiyetleri olan toplumsal kesimlerin ve onların temsilcilerinin, uluslararası ilişkiler ve dış politika gibi yaşamsal konularda modaya uyarak kendi pozisyonlarıyla taban tabana zıt yaklaşımlara sempati beslemeleri, yürüttükleri toplumsal mücadeleye, eşitlikçi, adil, barışçıl bir dünya arayışlarına zarar verme, bunları yozlaştırma, rayından çıkarma tehlikesi barındırır. Bu mücadele ve arayışlara uygun kuramsal gözlükler olmadıkça, uluslararası ilişkiler ve dış politika, başkalarının gözünden izlenir ve yanlış değerlendirilir. 

DR. COŞKUN SOYSAL 

SİYASET BİLİMCİ 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları