Kasetlerdeki Parmak İzleri

24 Mayıs 2011 Salı
\n

Düzeysiz tartışmaların ağır bastığı genel seçim kampanyasına şimdi de MHPyi içinden karıştıracak kaset senaryoları hâkim oldu.

\n

Birileri, Bahçelinin genel başkanı olduğu bu merkez sağdaki partisini, sindirmek; seçimlerde ezberlerini bozmak için çalışıyor. 12 Hazirana, üç haftadan az bir süre kala, Milliyetçi Hareketi hedef tahtasına oturtan gizli elin sahibi kim olabilir?

\n

Kızmak gücenmek yok. Ben bu salvolar için AKPyi işaret edenlere katılmayı düşünenler arasındayım. Çünkü, genel seçimler için başa güreşen iktidar ve ana muhalefet partilerinin hemen omuz başlarından onları izleyebilen örgütlü güç, Devlet Bahçelinin liderliğinde adam akıllı yenilenen ikinci bir merkez sağ partisi olarak adam akıllı mesafe aldı. Ondan sonra da bu yükselişin bedelini ödetme planı ortaya sürüldü.

\n

9 genel başkan yardımcısı ve MKYK üyesinin, hem partideki görevlerinden hem de milletvekilliği adaylıklarından ayrılmış olmaları, MHPnin, iktidar partisi ile kavgasına ara verdirtmek isteyenleri mutlu edecek bir gelişme değil midir?

\n

Benim bu doğrultudaki görüşlerimin daha kâğıda dökme fırsatı bulmadan yalanlandığını söylemek de, etik gazetecilik kuralına mesleğimin başlangıç yıllarından bu yana titizlikle uymuş olmamın yüklediği sorumluluğun gereği olmalıdır.

\n

O gereği yerine getirdikten yani Başbakanın kendisi ve partisinin kaset olaylarını düzenleyenlerle ilgileri olmadığını söylediğini yineledikten sonra, yine başa dönerek, MHPye bu karanlık senaryoyu yazmak isteyenlerin kim olduklarını perde önüne getirmenin baş sorumlusunun da elbette güvenlik güçlerini yöneten yürütme erki, yani Hü-kü-met olduğunu tekrarlayacağım...

\n

Yürütme erkinin en önemli kollarından belki de birincisi olan İçişleri Bakanlığının genel seçimlerde tarafsız bir Bakana bırakılmasına hükmeden anayasa, seçim ve siyasal partiler yasalarımız, elbette geçmiş dönemlerin birikimlerinin sonucu olan bir gereği yerine getirmek için hazırlanmıştır.

\n

Ne ki bu genel seçimi üstlenen AKP iktidarı ve onun başındaki Başbakan, o değişikliği yerine getirir gibi davranarak, üç tarafsız bakan yerine yıllardır kendi emirlerinde çalışan üç müsteşarı görevlendirmeyi yeterli bulduklarını göstermiştir.

\n

Böyle bir kompozisyon altında yapılacak seçimlerin ne ölçüde tarafsız ve adil olabileceğini tartışmaya açan DP Genel Başkan Vekili Salih Uzun, başta CHP, tüm partilerin bu şaibeli yarıştan çekilerek AKPyi BDP ile baş başa bırakmayı önermektedir.

\n

İktidar partisi, bu güçlü önerinin hayata geçmemesi için, uzmanların güçlü ve yetenekli bir kaynağın işi olarak gösterdiği kasetçilerin kimliklerini saptayarak sorumluları adalete teslim edecek midir? Yoksa tıpkı 19 Aralık 2009 günü öğleden sonra televizyonların yayınlarını keserek duyurduğu, Ankara Gölbaşında iki araç içinde şüpheli kişilerin bulunduğu ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınça suikast yapmak için sahte plaka taşıdıkları sanılan iki araç haberinde dinlediğimiz o masalın bir yenisi ile mi tanıştırılacağız?

\n

O sonu getirilmeyen masalın çıkış noktasının ABD olduğu ve uydu üzerinden ulaştırıldığını unutmuş olanlar için CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekinin dünkü uyarısına kulak verelim:

\n

Susmayın. Sustukça sıranın size geleceği sözünü unutmayın.”

\n

\n\n



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları