Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Kılıç'tan Doğrular ve Yanlışlar...
Anayasa Mahkemesi’nin kuruluşunun üzerinden 49 yıl geçmiş. Yüksek Mahkemenin Başkanı Haşim Kılıç, yıldönümü nedeniyle düzenlenen törende yaptığı konuşmada, yeni bir anayasa isterken haksız değildir. Sayın Kılıç, 1961 ve 1982 anayasalarını, halkın iradesini emanet etmediği odakların hazırladığını söylerken, 27 Mayıs 1960 ve 12 Eylül 1980 darbelerini gerçekleştiren güçlerden söz ediyor. Ancak 1961 Anayasası’nı oluşturan Kurucu Meclis’in 12 Eylül sonrasında beş generalin seçimi ile göreve çağrılan Danışma Meclisi’ne göre, çok daha demokrat bir korperasyon olduğunu ya bilmiyor ya da görmezden gelmeyi yeğliyor. Bu görüşlerini açıklarken, bugünkü Türkiye’nin, farklılıkların bilincinde, insan merkezli, kültürlere, inanç ve dillere, inançlara, dillere ve dünya görüşlerine saygı ekseninde kendi ortak paydasını üretmeye başlayan bir toplumu üreten ülke olduğunu gerekçe olarak gösterdiğini de söylüyor.
\nYüksek Mahkeme Başkanı’nın bu görüşlerine çok geniş bir kesimin hak vereceğini kabul edenler arasındayım. Yine Haşim Bey’in, yüzde 10 olan seçim barajını, siyasi partiler için yüksek görerek, hiç değilse yüzde 7’lik bir barajı işaret etmesini de, özellikle 12 Haziran seçimlerinde sadece üç partimizin o barajı geçebilecekleri gerçeği karşısında,demokrasimiz açısından acı bir teşhistir.
\nBaşkan bu olgular karşısında, parlamento dışındaki partilerle sıcak bir diyalog istediğini de söylüyor; ama ev sahipliğini yaptığı bir törene bırakınız parlamentoda temsil edilen siyasal partilerin tümünün temsilcilerini davet etmeyi, CHP Genel Başkanı’nı bile liste dışı bırakmış olmayı bile “uyduruk bir gerekçe” ile mazur göstermeye çalışıyor!
\nNiçin ‘CHP Genel Başkanı’ diyorum?
\nÇünkü bugün AKP iktidar partisi ise, CHP’de ana muhalefet partisidir. Ve bizim Siyasal Partiler Kanunumuza göre, “... siyasi partiler, ister iktidarda ister muhalefette olsunlar demokrasimizin vazgeçilmez”leri arasındadır.
\nHaşim Bey ise kanunda, mahkemenin kuruluş yıldönümüne, partilerin temsilcilerinin çağrılacağını gösteren bir ayrıntı olmadığı gerekçesine can simidine sarılır gibi sarılarak, kasıtlı ve bilinçli amacını gizleyebileceğini sanıyor.
\nGerçek bir Yüksek Mahkeme yargıcı, her durum ve konumda tarafsız olduğunun hesabını kamuoyuna vermenin kaçınılmazlığını sergilemekle görevlidir.
\nBunu yerine getirmeyen bir yargıcın, dahası bir Mahkeme Başkanı’nın, başkalarına öğüt vermeye kalkması ise, lafügüzaftır. Anayasa Mahkemesi Başkanı, öncelikle kendi makamının önünü süpürüp temizlemelidir.
\n* Devlet Bakanı Sayın Zafer Çağlayan’dan 22 Nisan günü yayımlanan, “Libya’daki İç Savaş Bizi Nasıl Etkiliyor” başlıklı yazım için bir yanıt aldım.
\nSayın Bakan’ın mektubunu Salı günü yayımlayacağım.
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Cumhuriyet Vakfı Başkanı Alev Coşkun konuşma
- Özgür Özel'den 'atama' çıkışı
- Özgür Özel kutlama programında
- CHP'li vekilden Soma için flaş çağrı...
- Mine Esen'den anlamlı konuşma...
- Serra Menekay yazdı, Aysim Dolgun Ildız besteledi
- İşte Cumhuriyet'in tarihi
- Ankara Emek ve Demokrasi Güçleri eylem yaptı
- Cumhuriyet 100 yaşında! İyi ki Cumhuriyet var
- Şişli'de Hıdırellez coşkuyla kutlandı
En Çok Okunan Haberler
- Ünlü oyuncu cinsiyet değiştiren oğlunu paylaştı
- 'Asıl hedef CHP’li belediyeler!'
- ‘Ülkü Ocakları Genel Başkan Yardımcısıyım’
- İşte 'kamuda tasarruf' paketinin ayrıntıları
- Cem Küçük’e ikinci operasyon!
- Canlı yayın çıkışında cinayeti itiraf etti!
- Çocuğa tecavüz için sıraya girdiler!
- Adeta zihin okuyan kişiler hangi burçlardan çıkıyor?
- 'Liste hazırlıyordu, darbe komisyonuna götürüyordu'
- Erdoğan Saray'dan taşınıyor mu?