Tünelin Öteki Ucunu Görmek...

29 Haziran 2011 Çarşamba
\n

24’ncü dönem TBMM dün ant içme töreni ile işbaşı yaptı. AKP ve MHPli milletvekillerinin ant içmek için kürsüye geldiklerini; CHPlilerin genel kurulda bulunmalarına karşın, İzmir Milletvekili Balbay ile Zonguldak Milletvekili Haberalın cezaevinden salıverilmesi sağlanamadığı için, ant içme görevlerini bu iki milletvekilinin serbest bırakılma koşuluna ertelediklerini herkes tören boyunca televizyonların canlı yayınlarından izlediği için, ben projektörümü, ilk toplantılarını 19 milletvekilinin katılımı ile Diyarbakırda gerçekleştiren BDP milletvekillerinin, bundan sonra da grup toplantıları için her hafta bu Güneydoğu kentinde bir araya gelecekleri yolunda yaptıkları açıklamaya çevireceğim.

\n

İlk grup toplantıları için BDP Eşbaşkanı Gültan Kışanak, Kürt sorununu barışçıl yöntemlerle çözmek, demokratik bir anayasa yapmak, demokratik cumhuriyeti ve demokratik özerkliği inşa etmek için halkımızdan onay aldıksözleri ile 24’ncü dönem parlamento çalışmalarında

\n

kendilerinin izleyeceği yol haritası ile ilgili kamuoyuna, o arada iktidar ve öteki muhalefet partilerine de bilgi vermiş oluyor.

\n

Demokratik Cumhuriyet kavramı büyük çoğunluğun katılmakta çekince göstermeyeceği bir tanımlamadır. Ancak BDPlilerin sürekli altını çizdiği

\n

demokratik özerklik sözü, dün milletvekillerinin içtikleri ant ile çelişen bir hedefi işaret ediyor.

\n

Şiddet ve silahtan arınmış olmak koşulu ile her düşüncenin ifade edilmesinden yana olan bir yurttaş olarak, BDPlilerin Niçin demokratik özerklik istiyorsunuz? diye yakalarına yapışmak elbette aklımızdan geçmez.

\n

Ancak, milletin bütünlüğü kavramı ile çelişen bir hedefi, parlamenterliğinin ana amacı olarak gören ve gösteren BDPli milletvekillerinin, bu doğrultuda somut yasa tekliflerinin iktidarın başını ağrıtacağını söyleyebiliriz. O yasa teklifi, elbette öncelikle bir siyasi affı içerecek; öylelikle başta Öcalan olmak üzere PKKlilerin özgürlükleri, her yurttaş gibi seçme ve seçilme haklarına sahip olmalarını öngörecektir.

\n

Bu istekler bir ateş topu olarak 60ıncı hükümetin kucağına gelecektir.

\n

Bu nedenle, iktidar partisi liderinin hâlâ haklarındaki iddialar, hüküm giymiş olmak şöyle dursun; yargılamalarında aşama alınmamış Balbay ve Haberal üstünde kuvvetler ayrılığı ilkesine bir can simidi olarak sarılma yöntemini ne yazık ki inandırıcı bulmak kolay olmayacaktır.

\n

Keşke ülkemiz yürütmenin yargı ile eşdeğer güçte olduğu bir ülke olmuş olsaydı. O zaman zaten Silivri zulümhanesinin içi böylesine tıka basa doldurulur muydu?

\n

***

\n

Dünkü yazıda, İstanbul Milletvekili Oktay Ekşiye düşen bir görevi hatırlatmıştım.

\n

Sevgili meslektaşımızın, verdiği söz doğrultusunda bir yasa teklifi hazırladığını öğrenmekten mutlu olduğumu söylemeliyim.

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları