12.Mart Ara ve Kara Rejiminden Bugüne...

19 Eylül 2015 Cumartesi

Yaşadığımız süreç daha çok 12.Mart 1971 “Ara ve Kara Rejim” sürecini anımsatıyor.
Çünkü o süreçte Türkiye Büyük Millet Meclisi kapatılmamıştı. Açıktı ama muktedirlerin ve siyasette onlar gibi düşünenlerin isteklerini yerine getiriyordu. En önemli görevi ise Türkiye’nin çok partili dönemde gördüğü 1961 Anayasası’nı tırpanlayıp 1982 Anayasası’nın yolunu açmak olmuştu.
O dönemde de ısmarlama bir başbakan atanmıştı. Çıktığı ABD gezisinde “ABD gençlerini korumak için kendi çiftçisine haşhaş ekimini nasıl yasaklayacağını” övünerek ve gururla anlatmıştı.
CHP’den istifa ederek bağımsız başbakan olan Nihat Erim partisinde de liderlik savaşına varan çatlağın başlamasına yol açmıştı.
Yardımcısı Sadi Koçaş ise solculara ve aydınlara yönelik “Balyoz” operasyonunun bulucusu ve geçmişe de geçerli (makable şamil) yasa yapmanın da öncüsü olmuştu. Emre Hoca’ya (Kongar) göre kendisi 12.Mart Muhtırası’nın da fikir babasıydı.

***

“Niye bugünü 12.Mart ara-kara rejimine benzettin?” derseniz rahatlıkla ilk söyleyeceğim, “Basına ve gazetecilere yönelik, tehdit, baskı ve suçlamalar o dönemde de tavan yapmıştı” yanıtı olur.
Basın daha medya olmamıştı. Yalnızca gazeteler vardı.
Her şeyi yazamıyorlardı. Yazabildiklerinin de bir bedeli vardı. İşkence ve hapis.
Gazeteci öldürmeye, Sabahattin Ali (1948) ve Abdi İpekçi (1979) arasındaki süreçte ara verilmişti. Ya tutuklanıp hapse atılıyor, hapiste de İlhan Selçuk gibi işkenceden geçiriliyordu.
Tosuncuklar ise gazeteleri basıp cam çerçeve kırıyor, gözdağı vermeye kalkıyordu.
Türkiye Gazeteciler Sendikası bu zor durum ve çıkmazdan kurtulmanın yolunu açmayı uluslararası üst örgütü Uluslararası Gazeteciler Federasyonu (FİJ/İFJ) Genel Kurulu’nu Türkiye’de toplamakta buldu. Çok zorlandı ama saygıyla andığımız ağabeyimiz, başkanımız Sadullah Usumi ile yönetim kurulu zorlukları aşmayı başardı.
Basın ve gazetecilerin sorunları uluslararası arenada yankı ve çözüm desteği buldu.

***

Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) ile Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin (TGC) ortaklaşa düzenlediği Uluslararası Gazeteciler Federasyonu ile Avrupa Gazeteciler Federasyonu’nun (EFJ) da katıldığı “Medya Özgürlüğü ve Gazeteci Hakları Uluslararası Konferansı”nı izlerken geçmişe döndüm.
“Yahu, biz bugün anlatılanların büyük bölümünü tam da bugünlerde, 11-16 Eylül 1972’de söylemiştik. 43 yılda demokrasimiz o denli ilerlemiş (!) ki yeni, hem de çok önemli sorunlarımız olmuş. Eskiler de ne yazık ki sorunluğunu sürdürüyor” demek zorunluluğunu duydum.

***

Bugünküler biraz daha gayret etseler, 12.Mart ara ve kara rejimini de geride bırakacaklar...



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları