Özdemir İnce

Kadim tarih

24 Eylül 2023 Pazar

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in 2023-2024 ders yılının başlaması dolayısıyla öğretmenlere hitaben yayımladığı açık mektubunun bir yerine takıldım. Şöyle diyor: 

“Kadim tarihimizi Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kuruculuğundaki Cumhuriyetimizin 100. yılıyla birleştiren bu süreç, Türkiye Yüzyılı’nda da söz konusu hususiyetleri inşa ederken bilgiyi, ahlak ve değer dünyamızı siz öğretmenlerimiz sayesinde yarınlarımızın teminatı çocuklarımıza aktararak daha sağlam temellere oturtacaktır.” 

Kadim tarih”teki “kadim” sözcüğü “Başlangıcı geçmişin derinliklerinde bulunan, pek çok eskiye uzanan, öncesiz” anlamına geliyor. Oysa 100. yılını kutladığımız Cumhuriyetin, kutlanmak için “kadim tarih”in tarihliğiyle hiçbir ilişkisi yok. Eğer “süreç” sözcüğünü kullanacaksak Cumhuriyet ile bu süreç bitmiş ve yeni bir süreç başlamıştır.

Bu AKP kadrosunun unvanları “Prof. Dr.” da olsa Türkçeleri ve tarih bilinçleri çok zayıf oluyor. Kafalarından çıkmayan Osmanlılık ve Müslüman Türklük, kadim tarih içinde 24 saatlik bir gün kadar yer tutmaz. Türklerin Müslüman olmadıkları zamanlar, öncesiz (kadim) bir zamandır. Kadınların erkeklerle eşit olduğu, erkeklerle güreş tuttuğu, kararların hakan ile ona eşit “hatun” tarafından alındığı bir zamandır. 

Bu nedenle günümüzün Türkiye Cumhuriyeti Milli Eğitim Bakanı “kadim tarih”i referans alıp referans vereceğine 100 yıllık Cumhuriyeti anlamak ve ona layık olmak zorundadır. 

Bay Yusuf Tekin’in Cumhuriyete layık ve uygun bir zihniyete sahip olmadığı kızlı erkekli karma sınıfları ve okulları hedef alan “Kız okuluna engel yok”, “Gerekirse kız okulları da açabilmeliyiz” açıklamasından anlaşılıyor. Meğer, Milli Eğitim Kanunu’nun “karma eğitim” maddesi kapsamında kız okullarının açılmasına herhangi bir engel yokmuş. İlgili madde şöyle: “Okullarda kız ve erkek karma eğitim yapılması esastır. Ancak eğitimin türüne, imkân ve zorunluluklara göre bazı okullar yalnızca kız veya yalnızca erkek öğrencilere ayrılabilir.” 

Yasa maddesinin “ancak”la başlayan bölümü önemli: Hangi neden ve zorunlulukla kız okulu açmayı gündeme getirmekteler? Bu sorunun yanıtını Bay Yusuf Tekin veremeyeceği için biz verelim: Başta HÜDA PAR olmak üzere tarikatların, cemaatlerin, İslamcı vakıf ve derneklerin baskısı yüzünden! 

Bu baskıya karşı biz de milli eğitimin temel ilkelerinden en önemlisini yazalım: “Eğitim sistemimizin her derece ve türü ile ilgili ders programlarının hazırlanıp uygulanmasında ve her türlü eğitim faaliyetlerinde Atatürk inkılap ve ilkeleri ve anayasada ifadesini bulmuş olan Atatürk milliyetçiliği temel olarak alınır. Milli ahlak ve milli kültürün bozulup yozlaşmadan kendimize has şekli ile evrensel kültür içinde korunup geliştirilmesine ve öğretilmesine önem verilir.” 

Selefi İslamın baskısına oy kaygısı ile boyun eğip kız okulları açarsanız yasal ve anayasal suç işlersiniz. Ama mevcut iktidarın yasal suçlara karşı şerbetli olduğunu kuşkusuz biliyoruz. 

Bitmedi! Bay Yusuf Tekin, “Gerekirse kız okulları da açabilmeliyiz, veli isterse çocuğunu kız okullarına gönderebilmeli, isterse erkeklerin gittiği okula gönderebilmeli” de diyor. (Cumhuriyet, 14.9.2023) 

Bay Yusuf Tekin kesinlikle Türkçe bilmiyor. Velinin keyfine göre bir seçim yapabilmesi için kız ve erkek okullarının “VAR OLMASI” gerekli. Böyle bir durum söz konusu değil. Cumhuriyetin okulları yasaya göre “karma”dır. Bay bakan, ayrıca milli eğitimin en önemli ilkesini yukarıya yazdım. Bunun dışında adım atamazsınız. Ha anayasa, babayasa, yasa-masa tanınmadığına göre Başyüce’nin bir kararnamesi ile şıp diye karma okulları cinsiyet ayrımlı iki okula bölebilirsiniz. “Yapamazsınız” diyen yok! 

Yasa ya da kanun anayasal hukuk sisteminde, yetkili organlarca meydana getirilen hukuk kurallarıdır. Yasalar, tüzükler, yönetmelikler birer hukuk kuralıdır. 

Mevcut milli eğitim bakanının niyet ve konuşmaları anayasanın milli eğitimle ilgili 42. maddesine (Madde 42- Kimse, eğitim ve öğrenim hakkından yoksun bırakılamaz. Öğrenim hakkının kapsamı kanunla tespit edilir ve düzenlenir. Eğitim ve öğretim, Atatürk ilkeleri ve inkılapları doğrultusunda, çağdaş bilim ve eğitim esaslarına göre, devletin gözetim ve denetimi altında yapılır), milli eğitimle ilgili yasa, tüzük ve yönetmeliklere aykırıdır. 

Bu yazıyı aralarında bay bakan da olmak üzere iktidar mensuplarını uyarmak için yazmadım çünkü anayasa ve yasalar umurlarında bile değil. Değerli okurları bilgilendirmek için yazdım.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Eskiye dönüş 28 Nisan 2024
Maçı hakem bitirir 26 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları