'Paris Yanıyor mu?'

15 Ocak 2013 Salı

\n

Yaklaşık yarım yüzyıl önce, Amerikan-Fransız yapımı Paris Yanıyor mu? adlı ilginç bir film izlemiştim. 2. Dünya Savaşında Almanların Paris’i işgalini anlatan filmde, Alain Delon, Jean-Paul Belmondo, Kirk Douglas, Orson Welles, Glenn Ford gibi ünlü sanatçılar oynuyordu. Adolf Hitlerden İşgal edemezsen Parisi yak! emrini alani Nazi generalinin çevresi ve Parislilerin işgale direnişleri acıklı bir öykü olarak anlatılıyordu.\n

\n

Geçen hafta yanmadı ama Pariste yer yerinden oynadı! \n

\n

Önce, aralarında PKKnin kurucularından biri de olmak üzere 3 Kürt kadını filmlerde rastlanacak biçimde, kafalarına sıkılan 10 kurşun ile infaz edildi. \n

\n

Sonra, 29 Ocakta Fransız meclisinde konuşulacak olan eşcinsellerin evlenmelerine ve evlat edinmelerine ilişkin yasa tasarısına karşı yüz binlerce insan Parisin ünlü alanlarında gösteriler düzenledi.\n

\n

Şimdi de Fransız ordusu Batı Afrika ülkesi Malide teröristleri bombalıyor! İkinciye göz attıktan sonra, birinci ve üçüncü olaylara geçebiliriz.\n

\n

Fransada 1999 yılından beri medeni yasa, Birlikte Yaşama Anlaşması (PACS) evlilik dışı birlikteliklerdeki yasal ve mülkiyet haklarını koruma altına alıyor. Evlenmek istemeyen kadın ve erkekler ve eşcinsellerin PACS ile birlikte yaşayabilmeleri olanaklı. Fransız yapımı Bir Kadın Bir Erkek TV dizisinin bizdeki uzantısı da bu kuralı yansıtıyor. \n

\n

Yeni tasarı daha da ileri giderek eşcinsellere evlilik ve çocuk edinme hakkını öngörünce, ana muhalefetteki Halk Hareketi Birliği, sağcı ve tutucu partiler, Katolik ve Müslüman dernekleri, kasım ayında Pariste 100 bin kişilik ilk gösterilerini düzenlemişlerdi.\n

\n

Bu gösterilere tepki Ukraynanın ünlü feminist (FEMEN) kadın örgütünden gelmişti. Pariste rahibe kılığında çıktıkları sokakta soyunarak aile, evlilik konularında, insanların seçimlerine ortaçağ düşünceleriyle karışılmamasını amaçlayan gösterilerine, eşcinsellerin evlilik tasarısına karşı çıkan Katoliklerce saldırılmıştı…\n

\n

Bir başka ilginç tepki ise kasım sonunda, Parisin doğusunda Avrupanın eşcinsellere açık ilk camisinin hizmete girmesi ile başladı. Cezayir asıllı 35 yaşındaki bir Fransız eşcinselin önayak olduğu cami-mescit, Budist tapınağının içindeki bir odada açıldı. Camide harem selamlık bulunmuyor! Camiye şimdilik 320 kadar eşcinsel Müslümanın geldiği bildiriliyor.\n

\n

29 Ocakın yaklaşması nedeniyle önceki gösteriyi düzenleyen karşıt gruplar, pazar günü Eyfel Kulesi çevresindeki alanlarında yine boy gösterdi. Bu kez basına göre 800 bin, polise göre 340 bin kişi gösterilere katılıp yasa tasarısına karşı çıkmakla kalmadı, son moda Gangnam dansını da topluca yaptı.\n

\n

Bu arada FEMEN de boş durmadı. Paristeki son gösteride Vatikanda Melekler Duası yapan Papa 16. Benediktin önünde soyunarak eşcinsellere inanıyoruz ve kapa çeneni söylemleriyle kınadılar.\n

\n

Kamuoyu araştırmasına göre, Fransızların yüzde 60a yakını eşcinsel evliliğe sıcak bakmakla birlikte, eşcinsellerin evlat edinme hakkını destekleyenlerin oranı yüzde 50nin altına iniyor. Bakalım 29 Ocakta Fransız meclisi neye karar verecek?

\n

Cansızın Canlı Hesapları!

\n

PKK, Almanyada 1993 yılından bu yana resmen yasaklı bir örgüt, 2002den bu yana da Avrupada terör örgütleri listesinde bulunuyor. Alman basını, PKKnin 3 Alman dağcıyı 2008’de kaçırmasından sonra gerilla yerine terörist deme lütfunda bulundu. Çünkü işin ucu onlara da dokunur olmuştu. \n

\n

Almanyada karargâh kuran PKKciler, üzerlerindeki baskıdan dolayı Fransa ve Belçikaya taşınmaya başladı. PKKnin kurucularından biri olan ve örgütün Avrupa saymanı olarak tanımlanan Sakine Cansız idi… \n

\n

Cansız, 2007de Almanyada gözaltına alındığında, Türkiyenin geri verilme istemi kabul edilmeyince, Parise taşınmakla kalmamış, Fransanın yeni Cumhurbaşkanı Francois Hollande ile bile görüşür olmuştu! Bunu bizzat Hollande açıkladı!\n

\n

Oysa, Uluslararası Polis Örgütü (Interpol), Cansızıkırmızı bülten ile arıyordu. İşin garibi Interpolün merkezi Fransanın Lyon kentindeydi. Bu karargâhta Cansız ve tayfası hakkında her türlü bilgi, izleme raporları vardı!\n

\n

Biraz gerilere gidip Interpole ev sahipliği yapan Fransanın başkenti Paristeki Türkiye bağlantılı öteki olayları anımsayalım…\n

\n

1975’te Paris Büyükelçisi İsmail Erez ve şoförü Talip Yener öldürüldü. Sorumluları yakalandı mı? Hayır…\n

\n

1979’da turizm danışmanı Yılmaz Çolpan öldürüldü. Sonuç: Sorumlular hâlâ yakalanacak!\n

\n

1981’de çalışma ataşesi Reşat Moralı ve din görevlisi Tecelli Arı öldürüldü. Katilleri bulundu mu? Henüz değil…\n

\n

Aynı yıl 4 ASALA teröristi Türk Başkonsolosluğunu bastı. Başkonsolos Kaya İnal yaralandı, güvenlik görevlisi Cemal Özen öldürüldü. Fransız yargıç teslim olan katilleri 7.5 yıl hapse çarptırmakla yetindi!\n

\n

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Fransız Cumhurbaşkanına Senden bu kişileri istedik, geri vermemekle kalmayıp sıkça görüşürmüşsün. Görüşmelerini açıkla…” diyor. Herhalde Hollande da Erdoğana Sen de 30 binin katili olan baş teröristle ne konuştuğunu açıkla! diyecektir.\n

\n

Interpol, ne yapıp edip Cansızın banka hesap hareketlerini Türkiyeye vermelidir. Vereceğini sanmıyorum! Çünkü bu hesaplarda, ne kadar paranın PKKye silah satan Fransız şirketlerine gittiği de ortaya çıkacaktır!\n

\n

Gelelim Fransanın bombaları ile yaktığı Maliye Fransa, Erdoğanın Batı Afrikada son durağı olan Senegalden ayrıldıktan sonra komşu ülke Maliye askeri müdahale başlattı.\n

\n

Kuzey Malinin köktenci İslamcıların denetimine geçmesi üzere Hollandeın emri ile savaş uçaklarının desteğinde 500 Fransız askeri Asıl hedef terörizmi sonlandırmak gerekçesiyle yöreye saldırdı. İslami odaklar bombalandı. Aralarında çocukların da bulunduğu birkaç yüz Malili öldürüldü. \n

\n

Fransa olayı hem suçlu hem güçlü olarak Birlemiş Milletler Güvenlik Konseyine taşıdı. Batının terörist kavramını algılamasına ilginç bir başka örneği daha yaşıyoruz!\n

\n

\n



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları