G üneydoğu’dan ayrılan 7.6 ve 7.7’lik “Deprem hazretleri” yorgun olarak dün İstanbul ve Bursa 4.8 derecelik dereceyle Türkiye’den şimdilik geçerken Ankara’ya da selam söylediler! 

***

Yörede A’dan Z’ye kadar sorunlar başladı. Lütfü Savaş “Büyük Hatay” valisi, halkla birlikte olarak “Çadır... Çadır” diye bağırırken kentin valisi olarak istifa edip, Sivas’tan adaylığını koydu!

İlçe başkanları “Konteynere razıyız ama çadırlar nerede?” diye feryat ediyorlar! Ya halk feryadını sokağa dökerse... İnsanların, soğuk gecelerde barınak bulamadıkları için açık havada yatmak zorunda kaldıklarını anımsayalım! 

Depremin acısı ve sıkıntısının üzerine bir de hafta başında alışılmışın dışında, bir yağmurda tüm çevreyi sel aldı! Sokakta yatan çoluk çocukları, depremzedeleri düşünüyor musunuz?

Ama bu Kızılay, depremzedelere çadır yardımı yapmazken bir özel kuruma 47 milyon liraya çadır satar! 

***

Musluklardan akan sular mikroplu! Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, “Musluk sularının içilmemesi” için halkı uyardı.

“Su, su” diye çığıranlar, çöl ortasında kalmış kazazedeler gibi susuzluktan ölsünler mi?

Bakan Koca “Tetanosla yakınlığı olan insanların hemen ‘tetanos aşısı’ olmalarını” öneriyor...  

***

14 Mayıs’ta iktidara kim gelirse gelsin ekonomik bir enkaz devralacak!

Bakın, her iki cumhurbaşkanı adayı bu konuda ne diyorlar:

AKP adayı Recep Tayyip Erdoğan: (Girişimcilere seslenerek: “Tüm imkânları depremzedelerimiz için seferber etmenizi bekliyoruz!”)

Yıllardır devlet çarkının başında her kaynaktan haberi olan yönetici değil mi? Ama taşeronlar bulacak galiba?

***

CHP adayı Kemal Kılıçdaroğlu ise aynı gün şu açıklamayı yaptı: “Depremzedelere evler vereceğiz. Beş kuruş bile almayacağız! Bütün depremzede kardeşlerime sözümdür. İktidar olunca anahtarlarınızı teslim edeceğim!”

***

Kim, günümüz koşullarında iktidar koltuğuna oturursa devlet çarkını kolay kolay yürütemeyecektir!

50 bin kişinin öldüğü deprem yöresinde 10 binlerce yaralı var. İktidar için en önemliler işlerini paşa paşa yürütenler... Yoğun işsizlik başta cumhurbaşkanı için sorun olacak!

Yörenin tarım ve hayvancılığı hemen hemen yok olduğu için, devletin bu alanda beklentisi de az olacak!

Durumu özetledim. Sayın Kılıçdaroğlu ise şu noktalara şöyle dikkat çekti: “Esnafın dükkânı yıkılmış. Çiftçi yem bulamıyor. Borçlarının silinmesi ve vergi alınmaması gerekir...”