Yaşamaktan vazgeçenler... Ve derin sessizlik
Özlem Yüzak
Son Köşe Yazıları

Yaşamaktan vazgeçenler... Ve derin sessizlik

07.06.2024 04:01
Güncellenme:
Takip Et:

15 yaşında bir kız öğrenci. Henüz çocuk. Okulda sınıf boşken kız arkadaşı ile Erik Dalı şarkısını açarak dans ediyor. İki öğrenci bu anları videoya kaydederek sosyal medyada paylaşıyorlar. Ancak masum bu olay büyüyor, din kültürü öğretmeni kızları azarlıyor, aileler aranıyor. Kızlardan biri N.E. bu baskıyı kaldıramıyor. Öğrenciler derse girdiklerinde 3. kattaki sınıfının penceresine çıkıyor ve aşağıya atlıyor.

Ronahi Satı 26 yaşında. Şanlıurfa Eğitim Araştırma Hastanesi’nde pratisyen hekim olarak görev yaparken çalışma koşullarının ağırlığı nedeniyle istifa ediyor. Ardından canına kıyıyor.

Mustafa Yalçın Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde görevli asistan doktor. Mustafa Yalçın’ın intihar mektubu da “İronik olan şu ki insanların birbirine tahammül edememesine tahammül edemez oldum” diye bir mektup yazarak canına kıyıyor.

Efe Demir uzun çalışma saatleri ve yönetici baskısının ardından hayatına son veren Yapı Kredi Teknoloji çalışanı.

Ve daha yüzlercesi...

Bireysel birer vaka olarak görülen, toplumsal bir sorun olarak irdelenmeyen ve halı altına süpürülerek kapatılan olaylar.

Oysa gerçek hiç de bu kadar basit değil. Bir insanın, özellikle de bir gencin önünde daha uzun bir gelecek varken yaşamaktan vazgeçmesi. Dehşet verici değil mi? 

Daha da dehşet verici olan Türkiye’deki intihar vakalarında endişe verici artış. Türkiye İstatistik Kurumu’nun iki yıl süzgeçten geçirerek ancak açıklayabildiği 2021 verilerine göre geride kalan 19 yılda intihar vakalarında yüzde 54 artış yaşandı. Doğruluk Payı’nın TÜİK verilerini kaynak göstererek hazırladığı rapora göre 2021 yılları arasında Türkiye’deki intihar oranlarında ciddi bir artış yaşandığı gözlemlenmiş. 100 bin nüfus başına düşen intihar sayısını ifade eden kaba intihar hızı 1975’te 1.97 iken 2022’de 4.88’e çıkmış. 

Yaşamaktan vazgeçen gençlerin sayısının endişe verici biçimde arttığını görüyoruz. 

Sınav baskısı, aile ya da çevre baskısı, akran zorbalığı, ekonomik sıkıntılar... Gerekçe ne olursa olsun hepsi de yeni vakaların yaşanmaması için tek tek ele alınmayı gerektirmiyor mu? Özellikle genç intiharları, genç nüfusun maruz kaldığı ekonomik ve toplumsal zorluklarla, baskılarla yakından ilişkili. Bu olayların ardında yatan sebepleri anlamak, gençlerin yaşadığı zorluklarla başa çıkmak ve toplumsal bir çözüm üretmek mümkün. Ekonomik krizin derinleşmesi, kronik hale gelen işsizlik ve öğretilmiş yoksulluk gibi kökleşen sosyal sorunlar intihar vakalarını artırdı. 

Örneğin doktorlar ve polisler arasında intihar vakalarının artış göstermesinin nedenlerine ilişkin çok geniş çaplı araştırmalar yapılması gerek. Kısa bir çaba ile İstanbul Üniversitesi’de yürütülen ve İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde görevli iken intihar eden veya intihara teşebbüs eden 24 örnek olayın ele alındığı araştırmanın sonuçlarına ulaştım. (İlgilenenler için http://nek.istanbul.edu.tr:4444/ekos/TEZ/42475.pdf).

Rapora göre polislerin geldikleri sosyoekonomik çevre ve kent dinamikleri arasındaki uçurumun tetiklediği kimlik bunalımı ilk sırada. Bu bile çözüm üretilmesi için açık bir ipucu değil mi?

Dünya Sağlık Örgütü’ne (WHO) göre dünya çapında her yıl 800 bin kişi intihar ederek hayatını kaybediyor. Bunun 20 katı ise ölümle sonuçlanmayan intihar girişimi yaşanıyor.

Örgütün hesaplamasına göre her 40 saniyede bir kişi yaşamına son veriyor.

WHO’ya göre bu, dünyada her yıl sıtma, göğüs kanseri, savaş veya kadın cinayeti nedeniyle yaşanan ölümlerden daha fazla.

İntihar, 15-29 yaş arasın gençlerin ölüm vakalarında ikinci ölüm nedeni.

İntiharların yüzde 70’ten fazlalık bir bölümü düşük ya da orta gelir seviyeli ülkelerde yaşanıyor.

Yazarın Son Yazıları

Demokrasinin 12 kırmızı alarmı... ABD... Türkiye...

ABD’nin saygın gazetelerinden New York Times’ın editör kurulu önceki gün ülkelerinin otokratik bir rejime savrulduğunu söyleyerek “demokratik erozyonun 12 kırmızı alarmını” yayımladı.

Devamını Oku
12.12.2025
Bir bilim insanının uzun yolculuğu: Ufuk Akçiğit

Koç Üniversitesi’nin onuncu kez verdiği Rahmi M. Koç Bilim Madalyası bu yıl Prof. Dr. Ufuk Akçiğit’e verildi.

Devamını Oku
28.11.2025
COP30... 46 yıl sonra hâlâ bir arpa boyu yol

Brezilya’nın tropik sıcaklığı altında toplanan COP30, dünya siyasetinin iklim krizine nasıl baktığını -daha doğrusu bakmadığını- tek karede özetleyen bir zirve oldu.

Devamını Oku
21.11.2025
Distopik dönemler...

“Az sayıda insanın yaşadığı küçücük bir ada...

Devamını Oku
14.11.2025
Mamdani, İmamoğlu... Küresel solun yeni sınavı

New York’un yeni belediye başkanı Zohran Mamdani, yalnızca Amerika’daki Demokratlar için değil, tüm dünya için bir mesaj verdi: “Değişim hâlâ mümkün.”

Devamını Oku
07.11.2025
103. yıl...

Buruk, öfkeli ama öte yandan coşkulu..

Devamını Oku
31.10.2025
Savaş uçakları yetmez: Türkiye’nin teknoloji egemenliği sınavı

Türkiye ara çözümlere sıkışırken dünya “neoprime” savunma çağına giriyor.

Devamını Oku
24.10.2025
Dünyanın yeni satranç tahtası: Nadir elementler

Nadir elementler konusu Türkiye’de kamuoyunun gündemine CHP tarafından Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Trump görüşmesinden hemen önce “Pazarlık konusu yapılacak” diye getirildi.

Devamını Oku
17.10.2025
Gazze... Küresel vicdanların da savaş

“Eğer ateşkes kalıcı bir barışa evrilemezse, bu savaş yalnızca Gazze’yi değil, Batı ittifakının meşruiyetini ve küresel düzeni de sarsmaya devam edecek...”

Devamını Oku
10.10.2025
Çare: Alışmamayı öğrenmek…

Şu son bir yıl içinde yaşadıklarımızı diyelim beş yıl önce yaşasaydık herhalde “Olağanüstü günlerden geçiyoruz” derdik.

Devamını Oku
03.10.2025
Kullanışlı piyon mu olacağız? Stratejik ortak mı? Beylikova...

Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ABD Başkanı Trump’ın New York’ta yaptığı görüşme, sadece ikili ilişkiler bağlamında değil, küresel dengeler açısından da kritik.

Devamını Oku
26.09.2025
Sıfır noktası...

Bir süredir gözüm Nepal’deki gelişmelerde...

Devamını Oku
19.09.2025
Kaç Türkiye? Kimin gündemi?

Moda Caddesi’nden Kadıköy Rıhtım’a doğru yürüyorum.

Devamını Oku
12.09.2025
Demokrasiler neden çöküyor (2)

Erdoğan AKP’si; karşısındaki tek önemli muhalefeti yani CHP’yi işlevsizleştirmek için elindeki tüm yetki ve yargı güçlerini kullanıyor.

Devamını Oku
05.09.2025
Demokrasiler nasıl çökertiliyor (1)

Önce şunu görmeliyiz...

Devamını Oku
29.08.2025
CHP’nin yükü, hepimizin yükü

"CHP’nin üzerindeki yük öyle ağır ki özgür; laik, demokratik bir ülke olma mücadelesini tek başına omuzladı."

Devamını Oku
22.08.2025
24 yıl...

Neredeyse çeyrek asır...

Devamını Oku
15.08.2025
Çürüme... Çözülme... Sahteliğin anatomisi

Sahte diplomalar, sahte ehliyetler, sahte sağlık raporları...

Devamını Oku
08.08.2025
Gazze... Açlık, sessizlik ve ahlaki felç

Seyrediyoruz. Kimi insanlığın geldiği noktadan utanarak, kimi umarsızca sanki bir film seyreder gibi...

Devamını Oku
01.08.2025
Yangın... Kuraklık... Rant: Türkiye’nin iklimle sınavı

Tam bitti derken yeniden başlıyor. Rüzgârın hızına göre şiddetleniyor; ortalığı yakıp kavuruyor.

Devamını Oku
25.07.2025
Şu zeytin ile derdiniz ne?

Şaşırdık mı? Hayır...

Devamını Oku
18.07.2025
TRT’den CHP duruşmaları mı?

CHP’li belediyelere yapılan operasyonların sonu gelmiyor. Belli ki yaz böyle geçecek.

Devamını Oku
11.07.2025
Toplumu germek, muhalefeti susturmak: AKP’nin elindeki yegâne kozu

Çünkü çözüm üretemiyor. Çünkü halkın sorunlarına yanıt veremiyor.

Devamını Oku
04.07.2025
Zeytin... Bir talanın jeopolitiği

“At izinin it izine karıştığı” günlerden geçiyoruz yine.

Devamını Oku
27.06.2025
İran’a saldırı hazırlığı mı? Neden?

Daha sular durulmadan Ortadoğu yeniden karıştırılmaya çalışılıyor...

Devamını Oku
13.06.2025
Bu bayram...

“Bizim bayram görecek halimiz yok arkadaşlar” dedi ve ekledi CHP lideri Özgür Özel...

Devamını Oku
06.06.2025
Nasıl bir eğitim?

Sadece anayasal hakkı olan barışçıl protesto hakkını kullandıkları için hapiste tutulan üniversite öğrencileri olan bir ülke...

Devamını Oku
30.05.2025
Sosyalist Enternasyonal İstanbul’da... Dünya solu ne yapmalı?

O kadar fazla sistematik saldırı altındayız ki... Kimi zaman büyük resmi görebilmek için yaşananları alt alta sıralamak önemli...

Devamını Oku
23.05.2025
‘Çözüm süreci’ ve sonrası

Barışı uzak bir hayal olmaktan çıkarmak hiç kolay değildir, en azından bizim coğrafyada.

Devamını Oku
16.05.2025
Karartma... Otokratik rejimde sıradan bir gün

Karartma... Otokratik rejimde sıradan bir gün

Devamını Oku
09.05.2025
Siz gidene kadar...

Siz gidene kadar...

Devamını Oku
02.05.2025
Deprem ensemizde: 40 milyar dolarlık sessizlik

Deprem ensemizde: 40 milyar A dolarlık sessizlik

Devamını Oku
25.04.2025
Yüzde 3.5 kuralı: Değişim kaç kişiyle başlar?

Yüzde 3.5 kuralı: Değişim kaç kişiyle başlar?

Devamını Oku
18.04.2025
Tarife savaşının şifreleri

Tarife savaşının şifreleri

Devamını Oku
11.04.2025
Uyanış...

Uyanış...

Devamını Oku
04.04.2025
Yeni bir siyaset... Ama nasıl?

Yeni bir siyaset... Ama nasıl?

Devamını Oku
28.03.2025
AKP’nin elinde 2 torba: Biri Gezi, diğeri ‘terör’

AKP’nin elinde 2 torba: Biri Gezi, diğeri ‘terör’

Devamını Oku
21.03.2025
Tehdit... Atlantik’in öte yakası

Tehdit... Atlantik’in öte yakası

Devamını Oku
14.03.2025
Kadın sorunu yok, erkek sorunu var

Kadın sorunu yok, erkek sorunu var

Devamını Oku
07.03.2025
Eskisi çöpe... ‘Yeni’ dünya düzeni

Eskisi çöpe... ‘Yeni’ dünya düzeni

Devamını Oku
28.02.2025