Çay üreticilerinden 'insanca yaşam' isyanı

Çay üreticileri; Hopa Çay Üreticileri Kooperatifi’nin düzenlediği “Artık yeter, çay üreticileri konuşuyor” programında iktidara, “ÇAYKUR tarafından uygulanan kota ve kontenajan kaldırılsın. Özel firmaların taban fiyatın altında yaş çay alımı yasaklansın. Gübre fiyatları düşürülsün. İnsanca yaşayacağımız bir yaş çay taban fiyatı açıklansın. 7 yıldan beri artırılmayan destekleme fiyatı 1 liraya çıkarılsın” çağrısı yaptı.

ANKA

Hopa Çay Üreticileri Kooperatifi, çay üreticilerinin yaşadığı sorunların tartışıldığı “Artık yeter, çay üreticileri konuşuyor” başlıklı bir toplantı düzenledi.

Çay üreticileri, toplantıda sorunlarını anlattı. Bir üretici, şöyle konuştu:

ENFLASYONDAKİ YÜZDE 150’YE VARANA ARTIŞ

“Dayanılmaz bir boyuta ulaştı. Şimdi devletin açıkladığı enflasyon yüzde 70 ama devletin açıkladığı her şey de hile olduğu gibi, gerçek olmadığı gibi, hiç inandırıcı değil. Bağımsız araştırmacılar -profesörlerin, bilim adamlarının oluşturduğu kurum- yüzde 150’nin üzerinde enflasyon, yani gerçek enflasyonun yüzde 150’nin üzerinde olduğu açıklanıyor. Şimdi o zaman arkadaşlar gübre fiyatlarındaki artışlar, çarşı pazardaki artışlar, zam yağmuru, elektrik fiyatlarındaki artış, akaryakıttaki artış enflasyondaki yüzde 150’ye varana artış dikkate alınarak bir taban fiyatın açıklanması gerekiyor.

“İNSANCA YAŞAYABİLECEĞİMİZ BİR TABAN FİYATININ AÇIKLANMASINI İSTİYORUZ”

Şimdi bazı üretici arkadaşlar 5 lira verseler iyidir falan diyorlar. Ya biz öyle demeyelim arkadaşlar. Biz en azından insanca yaşayabileceğimiz, üreticinin emeğini ve alın terini karşılayacak bir taban fiyatının açıklanmasını istiyoruz. Ben rakam demiyorum ama bu olanlar dikkate alındığında zaten bir rakam ortaya çıkıyor. Enflasyon yüzde 150 arkadaşlar. Gübre fiyatları yüzde 300 arttı. Girdi fiyatları yüzde 100’ün üzerinde arttı. O zaman çay taban fiyatının da bu derecede artış göstermesi falan gerekiyor.”   

“BURASI NEDEN DOLU DEĞİL, NEDEN HABER VERİLMEDİ”

Bir çay üreticisi kadın, toplantıya katılan kişi sayısının azlığına sitem ederek, “Burası neden dolu değil, neden haber verilmedi? Belediye niye anons etmemiş? Kimse bilmiyor, yanımdaki kadınları ben çağırdım; şimdi geldiler, hemen duyunca geldiler. Bir de şunu diyeceğim, biz mart ayından, şubat ayından hazırlık yapıyoruz, kooperatifimiz hazırlığını yapacak, fabrikamız çalışacak, üreticiye güvenilecek, üreticiye çayını verecek” diye konuştu.

Bir çay üreticisi de şöyle konuştu:  

“GEÇEN SENE BİR TON ÇAYA 1.5 TON GÜBRE ALABİLİYORDUK”

“İsteklerimizi satır başları ile belirtmek gerekirse, bizim şu an devletten beklediğimiz günün koşullarına göre çay fiyatının belirlenmesi. En azından geçen sene bir ton çaya 1.5 ton gübre alabiliyorduk. O seviyeyi yakalayacak bir rakamın açıklanmasını bekliyoruz.

Diğer beklentilerimiz siz de biliyorsunuz, ben tekrarlayayım: özel sektöre mahkûm olmadan, özel sektörün de ÇAYKUR standartları noktasında çay alımının sağlanması gibi bir düşüncemiz vardı, hepiniz biliyorsunuz. Ben buna bir örnek ile anlatmak istiyorum. Mesut Yılmaz Bey başbakanken, ilk defa Arpa Çay Fabrikası özel fabrika olarak o devreye girmişti. Pazar’daki toplantıda şöyle bir açıklaması oldu, pazarcılar itiraz ettiler Başbakan’a ‘Başbakanım bizi özel sektöre mahkûm etme, bizi koru’ deyince Başbakan, ‘özel sektör, devletin verdiği parayı verecek. Özel sektör, devletin verdiği çay parasını ne zaman verirse o zaman verecek, özel sektör devletin almış olduğu hesaplara göre çay alacak’ dedi.”   

Toplantının ardından ortak açıklama yapıldı. Çay üreticileri adına açıklamayı okuyan Berziye Hacımuratoğlu, şöyle dedi:

“ÇAYKUR HALKIN TALEPLERİNİ GÖRMEZDEN GELİYOR”

“Bölgenin temel geçim kaynağı olan çayın üreticileri zor bir süreçten geçiyor. Üreticilerimizin emeği ve alın teri ile bugünlere taşınan ÇAYKUR, Varlık Fonu’na devredilerek özelleştirme yoluna sokulmuştur. ÇAYKUR, üreticilerin ihtiyaçlarını karşılayacak kapasite artırımına ve yeni yatırımlara gitmiyor. ÇAYKUR artık halkın taleplerini ve ihtiyaçlarını görmezden geliyor. 2017 yılında Varlık Fonu’na devredildiğinden beri her yıl zarar açıklıyor. 2018 yılında 657 milyon; 2019 yılında 635 milyon; 2020 yılında 547 milyon lira zarar açıkladı. Hesapları denetlenemiyor; kota ve kontenjan uygulamaları ile çay üreticileri uluslararası tekellerin ve piyasa şirketlerinin insafsızlığına terkediliyor. Özel sektör üreticilerin çaresizliğini fırsata çevirerek taban fiyatların çok altında uzun vadeli yaş çay alımı yaparak üreticileri mağdur ediyor.

“ÜRETEN BİZ YÖNETENİN BİZ OLDUĞU KOOPERATİFLERE İHTİYAÇ VAR”

Bu süreçte ülkemizde yaşanan ekonomik kriz, bizi de çok derinden etkiledi. Enflasyonda gerçek artışın yüzde 150’ye ulaştığı, gübre fiyatlarının yüzde 300’ün üzerinde artış gösterdiği, akaryakıt ve temel gıda maddelerinin, iğneden ipliğe her şeye gelen fahiş zamlar dayanılmaz bir hal aldı. Çay üreticileri olarak, böylesine zor bir dönemden, üretenin biz yönetenin de biz olduğumuz, kendi öz örgütlenmemiz, kooperatifimizin bizim için ne denli hayati bir önem taşıdığını yaşayarak görmüş olduk. Uzun zamandan beri bacası tütmeyen fabrikamızın bütün zorluklara rağmen 2017 yılında dayanışma içinde, yeniden üretime başlayarak bir umut yarattık. Çay üreticilerinin emeğini ve alın terini savunan kooperatifimizi hep birlikte bugünlere taşıdık. Kooperatifimizin yaşatılması ve üretime devam etmesi için yeni sezonda yaş çay vererek destek olmaya, umudumuzu büyütmeye devam edeceğiz. Çay üreticileri olarak ‘artık Yeter’ diyoruz. Emeğimizin ve alın terimizin karşılığı verilsin diyoruz.

Taleplerimiz şunlardır: Bir, ÇAYKUR tarafından uygulanan kota ve kontenjan kaldırılsın. İki, özel firmaların taban fiyatın altında yaş çay alımı yasaklansın. Üç; gübre fiyatları düşürülsün, gübrede KDV sıfırlansın, devlet tarafından üreticiye gübre desteği verilsin. Dört; gübre, akaryakıt, elektrik ve temel gıda maddelerindeki artış oranları ile gerçek enflasyonda yüzde yüz elliye varan artış oranları baz alınarak emeğimizi ve alın terimizi karşılayacak insanca yaşayacağımız bir yaş çay taban fiyatı açıklansın. Beş, yedi yıldan beri arttırılmayan 13 kuruş olan destekleme fiyatı son yedi yılın enflasyon oranı dikkate alınarak en az 1 lira olacak şekilde arttırılsın.

Çay üreticileri olarak güzel günler göreceğimize ve insanca yaşayacağımız demokratik bir toplumsal düzen kuracağımıza dair umudumuzu hep birlikte büyütmeye devam edeceğiz.”