Çorlu tren kazasıyla ilgili karar duruşması yarın görülecek

Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde 2018’de meydana gelen ve 7’si çocuk 25 kişinin hayatını kaybettiği, 328 kişinin yaralandığı tren kazasıyla ilgili davanın karar duruşması yarın görülecek.

BBC Türkçe
Getty Images

Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde 2018’de meydana gelen ve 7’si çocuk 25 kişinin hayatını kaybettiği, 328 kişinin yaralandığı tren kazasıyla ilgili davanın karar duruşması yarın görülecek.

13 sanıklı davanın Şubat ayında görülen son duruşmasında karar çıkması beklenirken, sanıkların son savunmasının alınmadığı gerekçesiyle duruşma 25 Nisan'a ertelenmişti.

Dava, TSİ 09.30'da Çorlu Halk Eğitim Merkezi'nde görülecek.

Kazada oğlu Oğuz Arda Sel'i kaybeden ve davanın simge takipçilerinden biri olan Mısra Öz de BBC Türkçe'ye yaptığı açıklamada, "sorumlu kişilerin tutuklandıklarını görmek istediklerini" söyledi.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, bugün Meclis'te yaptığı grup toplantısında yaptığı konuşmada, yarınki duruşmaya katılacağını söyledi.

Özel, 29 Şubat'ta katıldığı davanın ardından verdiği "25 Nisan’da çok daha büyük bir kalabalıkla burada olacağım" sözünü hatırlatarak, "Yarın Çorlu’da Santral Park’ta buluşarak annelerin arkasında onların haykırışlarına eşlik etmek için barışçıl yürüyüş hakkını kullanarak onlarla birlikte mahkeme salonuna doğru belirlenen güzergahta yürüyeceğim. Yarın Çorlu annelerini yalnız bırakmayın, beni seven arkamdan gelsin" dedi.

Türkiye İşçi Partisi'nden (TİP) Hatay milletvekili seçilmesine rağmen hala tutuklu bulunan Can Atalay da sosyal medya hesabından paylaştığı mesajda "Bu dava, sadece hukuki bir süreç değil, aynı zamanda bir vicdan meselesidir" dedi.

Atalay, "2018 yılında gerçekleşen bu katliamda hayatını kaybedenlerin ailelerinin acılarını duymak ve adalet taleplerine destek vermek hepimizin yurttaşlık görevi olmalıdır. Ancak bir arada olursak sosyal cinayetlerin gerçek sorumlularının yargılanması ve benzer felaketlerin bir daha yaşanmaması mümkün" ifadesini kullandı.

MISRA ÖZ: SORUMLULARIN PEŞİNİ BIRAKMAYACAĞIZ

Kazada 9 yaşındaki oğlu Oğuz Arda Sel'i kaybeden Mısra Öz BBC Türkçe'ye yaptığı açıklamada, "6 yıldır yaptıkları göstermelik yargılamada, bizlerin zorlaması ile 13 sanık yargılanabildi. Bu sanıkların içinde sorumluluğu olanların artık bir ceza alıp, tutuklandıklarını görmek istiyoruz" dedi.

Mısra Öz, bundan sonrasında ise "Daha üst sorumluluğu olan ve hiç ifadesi dahi alınmayan dönemin genel müdürleri İsa Apaydın ve Veysi Kurt, Genel Müdür yardımcıları ve bürokratlarının peşini bırakmayacaklarını" söyledi.

Konuyu üst mahkemeye, hatta Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne kadar taşıyacaklarını belirten Öz, "Kamuoyu zaten gerçek sorumluları biliyor. Yargıdakiler de biliyor ama ne yazık ki gereğini yapmıyor" ifadesini kullandı.

Önceki gün X hesabından kazada ölen çocukların fotoğraflarını paylaşan Mısra Öz "Dün 23 Nisan’ı kutlayamayan bu çocukların, yarın 6 yıldan beri süren göstermelik davası var. Ölümlerine sebep olan üç beş sorumsuz adamı yargı karşısına çıkartıp, sorgulayamayan bir hukuk sistemi ile karşı karşıyayız. Elbet hesabı sorulacak" diye yazdı.

NE OLMUŞTU?

BBC

Edirne'nin Uzunköprü ilçesinden İstanbul Halkalı'ya gitmek için hareket eden, 362 yolcu ve 6 personelin bulunduğu tren, 8 Temmuz 2018'de Çorlu'da Sarılar Mahallesi yakınlarında raydan çıkarak devrilmişti.

Çorlu Cumhuriyet Başsavcılığı'nca kazanın meydana gelmesinde kusurlu bulunan TCDD 1'inci Bölge Müdürlüğü Halkalı 14'üncü Demiryolu Bakım Müdürlüğü'nde müdür olarak görev yapan Turgut Kurt, Çerkezköy Yol Bakım Şefliği'nde çalışan Yol Bakım ve Onarım Şefi Özkan Polat, Yol Bakım Şefliği'nde Hat Bakım ve Onarım Memuru Celaleddin Çabuk ile Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları (TCDD) bünyesinde çalışan ve Mayıs ayındaki yıllık umumi muayene raporunda imzası bulunan Köprüler Şefi Çetin Yıldırım hakkında 'taksirli ölüme ve yaralanmaya neden olmak' suçundan 2'şer yıldan 15'er yıla kadar hapis istemiyle Çorlu 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açılmıştı.

Daha sonra sanık sayısı 13'e çıkmış; davaya ilişkin esas hakkındaki mütalaasını veren savcı, kaza itibarıyla TCDD 1'inci Bölge Müdürlüğü'nde görevde olan Bölge Bakım Servis Müdürü Mümin Karasu, Halkalı 14. Demiryolu Bakım Müdürü Turgut Kurt ve Yol Bakım Şefi Özkan Polat'ın "bilinçli taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma" suçundan cezalandırılmalarını ve tutuklanmalarını talep etmişti.

Savcı, TCDD 1. Bölge Müdürü Nihat Aslan, 1. Bölge Müdür Yardımcısı Levent Muammer Meriçli, Üstyapıdan Sorumlu 1. Bölge Bakım Servis Müdür Yardımcısı Levent Kaytan, Altyapıdan Sorumlu 1. Bölge Bakım Servis Müdür Yardımcısı Nizamettin Aras, Hat Bakım Onarım Memuru Celaleddin Çabuk, Köprüler Şefi Çetin Yıldırım, Yol Kontrolörü Burhan Ortancıl, Mühendis Deniz Parlak, Kubilay Başkaya, Yüksek Mühendis Tevfik Baran Önder'in ise "basit taksir" suçundan cezalandırılmalarını istemişti.

Yakınlarını kaybeden aileler ve avukatları ise mütalaaya itiraz ederek TCDD üst yöneticileri ve Ulaştırma Bakanlığı'nın da yargılamaya dahil edilmesini istiyor.

Ailelerin avukatları, "sonucu engellemek yönünde bir eylemleri olmadığı için" mevcut sanıkların "olası kast" yönünden ceza almaları, cezada indirim yapılmaması ve üst düzey yöneticilerin de mutlaka yargılanmaları gerektiğini söylüyor.

Kazanın tek tutuklu sanığı Karasu, Kasım 2022’de tahliye edildi. Böylece davada tutuklu sanık kalmadı.

Dosya kapsamında alınan 2018 tarihli bilirkişi raporunda Turgut Kurt ve Özkan Polat'ın yanı sıra Köprüler Şefi Çetin Yıldırım ve Hat Bakım Onarım Memuru Celalettin Çubuk'un da gerekli denetim ve kontrolleri yapmadıkları gerekçesiyle asli kusurlu oldukları belirtilmişti.

Ailelerin ve avukatlarının mücadelesi sonrası, olay yerinde yeniden keşif işlemleri yapılmış ve yeni bilirkişi raporları alınmıştı.

2021 tarihli bilirkişi raporunda kaza bölgesinde yer alan menfezin hizmet ömrünü doldurduğuna işaret edilmiş, 2023 tarihli ek bilirkişi raporunda TCDD asli kusurlu bulunmuştu.