Türkiye, en değerli insanlarından birini kaybetti

Gezgin filozof Uluğ Nutku(1935-2014)'nun dün akşam gelen ölüm haberiyle tüm felsefe camiası sarsıldı. Dostları, Uluğ Nutku'nun örnek bir kişilik, sadece yazdıkları değil anılarıyla da ışık tutacak, kendini felsefeye adamış gerçek aydın ve filozof olduğunu sadece felsefe camiasının değil, Türkiye'nin en değerli insanlarından birisini kaybettiğini dile getirdiler.

Yayınlanma: 17.11.2014 - 22:51
Abone Ol google-news

"Uluğ Nutku benim elli yılı aşkın bir süredir tanıdığım kafa ve gönül bağıyla bağlandığım bir bilge kişidir. Öğrencilik yıllarımızda İstanbul Üniversitesi'nin Felsefe Bölümü'nde başlayan görüşmelerimiz yıllar sonra Adana'da ve Mersin'de sürdü, birbirimizi kırmadan uzun uzun tartıştığımız saatler oldu. Onu biz dostları her zaman arayacağız, ama bugünün toplumu onu daha çok arayacak. Gidenin yerine yenisini koymak artık hiç kolay olmuyor. Örnek bir kişilikti. Yalnız yazdıkları değil anıları da bize ışık tutuyor. O kendi aydınlığında sonsuzu uyurken varlığı bize bir armağan olmayı sürdürecek."
Afşar Timuçin

Uluğ Nutku aramızdan ayrıldı, ama o kitaplarındaki özgün düşünceleriyle Türk felsefesinde kendine kalıcı bir yer edindi. İnsan ve toplum ilişkilerine, doğayı ve bütün canlıları sakınmaya, dünya yurttaşlığına büyük önem veren ve özen gösteren Uluğ Nutku filozof olmayı haketmiş bir meslektaşımızdır. Son çalışmaları arasındaki "Felsefe ve Güncellik", "İnsan Felsefesi Çalışmaları", "Gezgin Felsefe" başlıklı yapıtları bu anlayışını kanıtlayan kitaplardır. Keşke kendisine mesai arkadaşları olarak daha yakın, sıcak ve paylaşımcı olabilseydik. Kendilerini felsefeye adamış gerçek felsefeciler seni hep anımsayacak ve savunduğun değerleri yaşatacak benim sevgili yoldaşım. Huzur içinde uyu.
Nejat Bozkurt

Uluğ Nutku’yu bundan iki yıl önce Assos’ta yıllardır düzenlediğim “Assos’ta Felsefe” adlı toplantımıza konuşmacı olarak davet etmiştim. Kendisini ilk kez o zaman tanıdım. Birincisi, son derece mütevazı ve nazik bir insandı. Ego sorunu olmayan, ukalalıkları ve kaprisleri olmayan, son derece doğal ve samimi bir insandı. İkincisi, ortama hemen uyum sağlamış, gençlerle, öğrencilerle hemen kaynaşmıştı, onlara tepeden bakmadan, ileri yaşına rağmen, gece geç saatlere kadar onlarla ilgilenmiş ve sohbet etmişti. Üçüncüsü, Uluğ Nutku, sadece bir felsefe uzmanı gibi değil, bir filozof gibi konuşmuştu. Hem son derece analitik bir zekaya, hem de felsefi yaratıcılığa sahipti. Antik Yunan’daki bilge filozoflar gibi birisiydi. Daha ilk tanışmamızda ondan çok etkilenmiş ve kendisini her yıl Assos’a davet etmeye karar vermiştim. Uluğ hoca da Assos’u, bizi ve bizim etkinliği çok sevdi ve her yıl seve seve geleceğini söyledi. Nitekim bu yıl da bazı sağlık sorunlarına rağmen toplantımıza geldi. Ne yazık ki Assos’ta bundan sonra onun yokluğunu çok hissedeceğiz. Hem felsefeci olarak, hem de insan olarak, Türkiye’deki felsefe camiasında onun gibi bir insan bulmak çok zordur. Bana göre sadece felsefe camiası değil, Türkiye, en değerli insanlarından birisini kaybetmiştir.
Örsan K. Öymen:


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler