Ebru Kılıçoğlu

Kader

14 Şubat 2016 Pazar

Mersin’e konuk olan G.Saray; ilk düdükle oyuna ağırlığını koyuyor, sahaya yerleşiyor, topa hâkim oluyor ama zayıf denemeler hariç etkili pozisyonlara giremiyor. Evet, çaba var ama o kadar! Rakibe gelince… Amaç lige tutunmak. Ellerinden geleni yapıyor ‘sana karşı boş değilim!..’ mesajını veriyor. Onları amaçlarına ulaştıransa Umut’un, Nakoulma’nın attığı gole sağladığı katkı oluyor. Böylece anlıyoruz ki savunma dediğin ‘bir kısım değil’, sahadaki her futbolcunun görevi ve G.Saray bunu inatla yapamıyor! Bu savı doğrulayan bir hadise de 54’te gerçekleşiyor. Becerisi rakibini durdurmaya yetmeyen ‘savunmacıSemih, onu kartlık hareketle deviriyor. Bu da ona ‘kıpkırmızı’ olarak dönüyor. Sonrasında zincir boşalıyor: 63’te Vederson’un kornerinde Güven’in kafa vuruşuyla ağlara kavuşuyor. İkinci golden sonra Mersin kendini yormadan oynamayı tercih ederken G.Saray, özellikle son 10 dakikada baskıyı iyice artırarak oyuna hâkim olmaya çalışıyor. 88’de bu çabalar Yasin’in asisti ve Podolski’nin golüyle sonuç veriyor, ama o kadar!
20 hafta, bir devre arası, 2 teknik direktör; sonra eğer hâlâ kanayan yaralara çare bulamıyorsa G.Saray, bu kader midir? Yoksa ‘kendin ettin mi’ denir?  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Koltukta rahat 22 Nisan 2024
Kazanç ve kayıp 16 Nisan 2024
Hamur 3 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları