Adnan Binyazar

Türk kimliği

16 Aralık 2022 Cuma

Bozkurt Güvenç dört yıl önce 10 Aralık’ta, kültürümüze her sözcüğü bilgi ışımalı kitaplar bırakarak aramızdan ayrılıp sonsuzluğa erdi. Türk Kimliği (Kültür Tarihinin Kaynakları) adlı yapıtı, onların arasında kültürümüzün tarihsel, geleneksel kaynaklarına varmasıyla ayrı bir değer taşıyor.

Türk Kimliği, kendilerini ayrıcalıklı kılma çabası içindeki insanların toplumu parçalayıcı anlayışlarını önleyici, toplumsal varlığımızı bütüncül kılan kılavuz bir kitaptır. Güvenç toplumsal kaynaşmayı, kimlik kavramını kültürel boyutlarıyla irdelemeye bağlıyor. 

KİMDİR TÜRKLER?

Güvenç, kitabın konusunu “Türkler kimdir?” sorusunu toplumsal yapıyı özetleyerek yanıtlıyor: 

“Günümüzün ‘kimlik sorunu veya bunalımı’ bu soruyu verdiğimiz çeşitli ve çelişik yanıtlardan kaynaklanır. Oysa Turanlısı, Müslümanı, Anadolulusu, Rumelilisi, Sünnisi, Alevisi, Doğulu, Batılısı, Atatürkçüsü ve şeriatçısı ile hepsi biziz. Ama kimliğimizi, yani kültür tarihimizi bilmiyoruz. Köklerimizi arayıp buldukça kendimizi tanıyacağız; kendimizi tanıdıkça, umuyorum ki karşıt gördüğümüz ötekileri bağışlamayı öğreneceğiz.”

Neden böyle bir kitap yazma gereksinimi duymasını da konunun sorunsallığına bağlıyor: 

“Tasarladığım Türk Kültür Tarihi, dünyada ‘kimlik bunalımı’nın yaygınlaştığı; ülkemizde ise ‘Türk-İslam Sentezi’ ideolojisinin tartışıldığı 1980’li yıllara rastladı ve adını çağından aldı. Kimlik kavramı, böylece Hitit’lerden ve Turan’dan günümüze, araştırmanın ortak paydasını oluşturdu.”

BİLİMSEL VERİLER

Bilimsel yapıtlar genellemelerle değil, bilimin ışığında ancak kanıtlayıcı verilerle inandırıcı kılınabilir. Güvenç, Türk Kimliği’ni yazarken atasözlerinden özdeyişlere, düşünürlerin, sanatçıların, tarihçilerin görüşlerini bilimsel veriler ışığında değerlendiriyor. Her bölümün girişine serpiştirdiği sözler ise Güvenç’in vardığı sonuçları genelleme olmaktan kurtarıyor. 

Örneğin birinci bölümün girişinde yer alan alıntılar, okuru yazarın varmak istediği sonuca yöneltiyor. Güvenç, tarihsel tabanı bu yöntemle sağlıyor: “Kimiz, kimlerdeniz, nereden gelmiş, nereye gideriz?” (Gauguin)

Arap kültürüne yerleşen kitaplar dolusu bilgilerle eş tutulması gereken şu sözde ise toplumlar arasındaki dayanışma duygusunun önemi vurgulanıyor: “Kardeşime karşı ben, yeğenimize karşı kardeşim ve ben, yabancıya karşı yeğenim, kardeşim ve ben!”

Bu örneklere göre kimlikli olmak, kişide güven duygusu da yaratıyor. 

KİMLİK BİLİNCİ

Kimlikli olmak, kişinin kendini ailesinde, içinde bulunduğu toplumda, dünyada nerede yer aldığı bilincine ermesini sağlar. Kimlikli olmak, insanın sırtını güçlü bir yere dayama duygusunun da kaynağıdır. Güvenç, Türk Kimliği araştırmasıyla, insanımıza kimlik bilinci aşılıyor. Bu bağlamda, bu kitap kimlik arayışına girmek amacıyla kendini bir yerlere yerleştirme çabasında olanlara inandırıcı bir kılavuzdur... 

Bir bölümün başında Fransız tarihçi Claude Cahen, “Gerçek ve güvenilir bir Türk tarihi hâlâ yazılmış değildir” diyor. Bozkurt Güvenç, kitabının içerdiği inandırıcı saptamalarla Cahen’in bu önyargı sayılması gereken görüşünü geçersiz kılıyor. 

Aynı sayfada, Salih Özbaran’ın “Eskiçağın Anadolu’su sunulmadan, Türkleşen ve İslamlaşan Anadolu verilmeden, Osmanlı’nın Ortadoğu’su ve Türkiye Cumhuriyeti’nin sosyoekonomik ve kültürel yapısı belirtilmeden, enginlere açılmak, dünya tarihinde gezinmek, şüphesiz, mantıksız(lık) olur.” Güvenç, eski çağın Anadolusu’ndan, İslam öncesi, İslamlaşan Türklerle ilgili yeni bilgilerle Özbaran’ı yanıtlıyor. 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Kent Enstitüleri 26 Nisan 2024
Benlik arayışları 19 Nisan 2024
Romeo ve Juliet 12 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları