Barbaros Talı

Cezmi Or

16 Haziran 2011 Perşembe
\n

Büyüklerimiz Her şey insanla kaim der. İnsanın eğitimi, bilgisi, tecrübesi, kültürü, görgüsü, beklentileri ve zaaflarının yarattığı katma değeri ya da verdiği zararı anlatırken. Özelliği veya içeriği ne olursa olsun her organizasyon insanla, insan için düzenleniyor. Başarı oranını, düzenleyenler kadar katılımcılar da etkiliyor. Geçen hafta sonu, yaşama 24 yaşında veda eden rekortmen sprinterimiz Cezmi Or anısına yapılan atletizm yarışlarının 66ncısını izledim. 28 ülkeden 136 atletin katılımıyla ENKA Sadi Gülçelik spor sitesinde organize edilen yarışmalar için her türlü hazırlık yapılmış; tartan pist ve çevresi uygun hale getirilmişti. Sporcuların yanı sıra hakemler ve görevlilerin oluşturduğu görüntüde ne iş yaptıkları belli olmayan, pistte ve çim alanda dolaşan birtakım insanların varlığı dikkatimizi çekti. Organizasyonun Avrupa Atletizm Birliği teknik delegesi Sırp Özren Karamata da fark etmiş olacak ki yanımıza gelip, o saatlerde yeni başlayan erkekler cirit atma yarışı nedeniyle kimsenin ölmemiş olmasına şaşırdığını itiraf etti.

\n

Günün trajikomik esprisinin ardından, İngiliz atlet Dwain Chambers ile Türk vatandaşlığına geçen Azeri Ramil Guliyevin koştuğu erkekler 100 metre yarışının başlamasına saniyeler kala, hallerinden sporcu ya da hakem olmadıkları anlaşılan iki kişinin 100 metre düzlüğünü enlemesine geçtiklerini gördük. Zaman zaman da iç kulvarda koşan atletleri çekmek için bir ayağını pistin üzerine koyan, vücudunun bir kısmını pist üzerine çıkaran foto muhabirlerini izledik. Bir ara, omuzunda profesyonel fotoğraf makinesi asılı genç bir kardeşimiz, yanımda oturan Avrupa Atletizm Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Münir Yaraşın önüne geldi. İzin isteyerek elindeki telefonu uzattı. Kısa süren görüşmeden sonra bir gazetenin spor müdürü ile konuştuğunu söyledi Yaraş. “Bizim oğlan anlamıyor demiş müdür bey. Erkekler 100 metre yarışı koşuldu mu? diye sormuş. Ramilin kaçıncı olduğunu merak etmiş. Şaşkınlık ve hayret duygularıyla izlediğimiz yarışmaların sohbet konularından biriydi Ramil Guliyev. Türk vatandaşlığına geçmesinin ardından bir sene sonra ülkemiz adına yarışabilmesi için Azeri yetkililerin izin vermeleri gerektiği konuşuldu. İzin için Cumhurbaşkanı Gülün ya da Başbakan Erdoğanın, Azerbaycan Devlet Başkanı İlham Aliyev ile konuşmasının süreci kolaylaştıracağı dile getirildi. Aksi halde halen Avrupanın en iyi sprinterinin üç yıl beklemesi gerekeceği belirtildi.

\n

Yarışmalar, Avrupa şampiyonumuz Nevin Yanıtın 13.50 ile dördüncü olarak bitirdiği bayanlar 100 metre engelli yarışıyla sona erdi. Yanıtın elde ettiği kötü derecenin üzerinde sezon başı olması nedeniyle pek durulmadı ancak bu noktada bir hatırlatma yapmakta yarar var. Avrupa şampiyonu olduktan sonra IAAFnin yarışma dışı doping testine tabi tutulan sporcular listesine alındı Nevin Yanıt. Artık antrenman döneminde de haberli veya habersiz teste tabi tutuluyor. Bu süreçte yapacağı tek yanlışın elde ettiği başarıyı çok kolay kirleteceğini, onun, antrenörünün ve de federasyon yetkililerinin unutmamaları gerekiyor.

\n

Tek yarışta parlayıp ardından yok olan sporcular pek hoş duygularla anılmıyorlar camiada. Doping cezası almış atletler, cezalarını çekmiş olsalar bile Avrupanın önemli yarışmalarına alınmıyorlar artık. En yakın örnek Cezmi Orda yarışan Chambers. Aldığı doping cezasını çekmesine, geçen yıl Dohada 6.48lik derecesi ile 60 metrenin dünya salon şampiyonu olmasına rağmen Diamond Ligde yarışamıyor İngiliz atlet. Kötü ama ders alınacak bir durum.

\n

\n\n



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Gazozuna Yarışma 14 Mart 2014
Merak Konusu 8 Mart 2014
Soçi’nin Ardından 2 Mart 2014

Günün Köşe Yazıları